BÖLÜM 7 | ÇİFTLİK PART 1

6.5K 645 411
                                    

Medya her zamanki gibi mitolojikbiri 'nin yaptığı ve benim her defasında düştüğüm çalışmalardan biri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya her zamanki gibi mitolojikbiri 'nin yaptığı ve benim her defasında düştüğüm çalışmalardan biri. 💜

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen 🙏

İstem dışı Kuzey'den bir adım geriye kaçtığımda tek kaşını kaldırıp bana ne yaptığımı sorgulayan bir bakış atmasını umursamadan Fatih'e döndüğümde nasıl bir açıklama yapacağımı bilmiyordum. Fatih benden bir cevap beklediğini belli edercesine gözlerini üzerimden ayırmazken ara sıra Kuzey'e kayan gözleri nefretle çerçeveleniyordu.

Söze "Ben şey..." diye kötü bir giriş yaptığımda kaşlarını çattı ve cümlemin devamını dinlemeden "Sana bir şey mi yapıyordu o?" dedi sanki bahsettiği kişi yanımızda değil gibi.

Yüzümü buruşturdum. "Hayır tabii ki. Sadece Alçinlerle içeride oturuyorduk ve Kuzey de bir şey sormak için gelmişti."

Açıklamam Fatih'e pek inandırıcı gelmemiş olacak ki şüpheyle yaklaşmaya devam ederek "Emin misin?" diye sordu.

"Evet. Sen burada ne yapıyorsun?" diye sorduğumda gözlerini halen Kuzey'den ayırmamıştı. Sert bir tonla "Beren'in etrafında ne işin var senin?" diye sorduğunda Kuzey tek kaşını kaldırıp ona döndü. "Ne diyorsun lan sen?"

Dişlerini sergileyerek samimiyetsiz bir biçimde sırıtan Fatih Kuzey'in damarına basmak ister gibi "Niye Beren'in yanındasın diyorum. Anlamıyor musun?" dediğinde Kuzey'den gelecek tepki beni ürkütmeye yetmişti.

Kuzey üzerindeki haki renkli kazağın kollarını sıyırıp "Ben sana hemen göstereyim anlayıp anlamadığımı," dediğinde yapacağı şeyi anlayarak hızla ortaya atıldım. Aynı zamanda Fatih'e ilerleyen Kuzey bana çarparken geriye sendelememek için zemine daha sert bastım.

"Göster hadi," diyen Fatih'i duyduğumda başımı hızla ona çevirdim ve öfkeli bir bakış attım. "Ne yapıyorsunuz siz ya?"

İkisi de sözlerimi takmadan öfkeli gözlerle birbirlerini süzmeye devam ederlerken Kuzey öne atılmak için bir hamle daha yaptı ancak bu defa da yanımıza doğru koşturan Atlas hamlesini engelledi. "Dur oğlum! Ne yapıyorsun?" derken bir yandan da Kuzeyi geriye doğru ittirdi.

Kuzey sinirli bir tınıyla "Çekil Atlas," deyip kolunu arkadaşından kurtarmaya çalıştı ancak Atlas daha sert tutup izin vermedi. "Fatih ile kavga etmenin ne yeri ne de zamanı. İçeri geçelim," deyip imalı bir bakış attığında Kuzey birkaç saniye sessiz kaldı ve aralarında sadece ikisinin anladığını tahmin ettiğim bakışma geçti. Atlas başını sallayıp Kuzey'i tutan ellerini serbest bıraktı ve ardından başını bana çevirdi. "Hadi Beren içeri geçelim."

Atlas'ın sözleriyle gözlerim Fatih'i bulurken öfkeyle Kuzey'i süzdüğünü fark ettim. Ona baktığımı sezdiği gibi gözlerini bana çevirdiğinde derin bir nefes aldım. Fatih'i burada bırakıp öylece gitmek içime sinmiyordu, çünkü bakışlarında bana yönelik olan öfke de yakalamıştım. Bu yüzden başımı Atlas'a çevirmeden ona hitaben "Siz geçin, ben birazdan geliyorum."

KÜLDEN KELEBEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin