Çikolatalı Sütüm [Texting]

0.3

Telefonumun titreşmesiyle mesaj geldiğini anladığımda yatakta boş boş oturuyordum. Evde yalnızdım. Baran yüzme antrenmanına Olçum'u izlemeye gitmişti. Annem ve babam da iştelerdi. Aslı Teyzeyi arayalı iki gün olmuştu ama bana hâlâ geri dönmemişti. Telefonu elime aldığımda bay gizli'nin mesaj attığını görmüştüm.

***********

X: kuşlar bana üzgün olduğunu söylediler.

Beren: kuş?

X: kendimi ele verecek kadar akılsız değilim çilli kız.

[Engellendi]

X: noluyo lan nedennn? (Artık bu kişiye mesaj gönderemezsiniz)

X: beni engelledin mi? (Artık bu kişiye mesaj gönderemezsiniz)

X: hadi yaa;( (Artık bu kişiye mesaj gönderemezsiniz)

***********

Çillerimle dalga geçmenin gününü ona gösterecektim. Bunu da engelleyerek yaptım. Mükemmelim ya... Tamam kabul biraz şeytansıydı ama böyle iyi. Televizyon izlemeye geri döndüm. Biraz geçtikten sonra karnımın acıktığını fark ettim televizyonu kapatıp mutfağa ilerledim. Sanırım çorba yapacaktım. Tabi ki yapmayı biliyorum. Hamarat bir kızım. Taliplerimi bekliyorum. İçimdeki bu komik evlilik programı konuşmasını bırakıp dolaptan malzemeleri çıkarırken sesli sesli kendime gülüyordum. Her şeyi hazırladıktan sonra çorbayı pişmesi için ocağa bıraktım. Tam telefonu elime almıştım ki kapı çaldı. Hızlı bir şekilde kapıyı açtım. Baran'lar gelmişti. 

''Hoşgeldiniz'' 

''Hoşbulduk''

Oturma odasına geçtiler. Peşlerinden gittim. Onlar koltuğa otururken konuşmaya başladım. 

''Hamarat bir kız olarak çorba yaptım. Yemek isterseniz yarım saat sonra sizi mutfağa alıyım.''

''Zehirlenirsek sen bizi hastaneye götürmezsin. En iyisi hastaneye al bizi sen. Ne olur ne olmaz yani.'' Her zaman ki Olçum'du. Ne beklemiştim ki. Kaşlarımı çatarak cevap verdim.

''Sen zıkkım ye tamam mı?''

''Canım çorba içmek istiyor.''

''O zaman biraz daha sesini çıkartma yoksa sen mi çorba yersin, çorba mı seni yer bilemezsin.''

Gülerek elinde tuttuğu çantasını koltuğun yanına koydu. Baran da gülerek karşılık verdi. "Olum sus yoksa bu cadı bizi aç bırakır." bırakırdım. Çok iyi biliyordu. 

Arkama dönüp tekrardan mutfağa girdim. Burnuma güzel kokular gelmeye başlamıştı. Umarım bu güzel kokuyu ocakta unutup yakmazdım. Sandalyeyi çekip oturdum. Telefonu açıp Seren'den gelen mesaja baktım.

********************************

Seren: bereeeennn

Beren: efeeennnddiimmm

Seren: napıyorsun

Beren: corbanın pismesini bekliyorum 

Beren: sen

Seren: test cozuyorum 

Seren: ama anladım ki ben matematigin son konusunu anlamamısım

Seren: yarın anlatır mısın

Beren: tabi

Seren: tesekkurler gorusuruzz

Beren: gorusuruzzz

********************************

Biraz daha bekledikten sonra tencerenin kapağını açıp çorbayı karıştırdım. Olmuş gibiydi. Ocağın altını kapatıp dolaptan üç kase çıkardım. Çorbayı kaselere doldururken gelmeleri için seslendim. "Baraannnn" 

"Geliyoruz" 

Masaya kaşıkları koyup oturduğumda gelmişlerdi. Sandalyelerini çekip oturdular. Herkes acıkmış görünüyordu. Kimse ses çıkarmadan çorbasını kaşıklıyordu. Bitirdikten sonra arkama yaslandım. Olçum tabağını bitirmişti. 

"Biraz daha çorba ister misin?"

"Hayır, eline sağlık beklediğimden daha becerikliymişsin."

"Afiyet olsun becerikliyim tabi ki."

"Annem aradı mı?"

Başımı olumsuz anlamda salladım. Aslı Teyze taşındıktan sonra haber vermezse çok hora geçecekti. Baran sıkıntılı bir nefes verdi. Olçum'un taşınması en çok Baran'ı üzecekti. Baran'la Olçum uzun zamandır arkadaştılar. Ayrılmak zor olacak gibiydi. Birkaç aylık da olsa.

▲

Bir bölümün daha sonuna geldikkk. Yazışmaları sizce böyle yazayım mı? Bana daha samimi geliyor. Eğer siz de isterseniz böyle yazmaya devam edeceğim. Lütfen fikrinizi belirtin. Fikirleriniz benim için önemli. Bir de bölümleri haftada bir atıyorum kimse bir şey demediği için haberiniz olsunn

Sizce Aslı Teyze Olçum'un kalmasına izin verecek mi?

Yorum yapmayı unutmayın ve beğendiyseniz oy verin lütfennn🎈

Önerilerinizi varsa çekinmeden yazınn☁

Tam gününde attım bugün kaçırmadım sonunda🥳

I luv u💖