ilk bakış
•
Min Yoongi'nin kemikleri sızlıyordu.
En yakın arkadaşı ile bir süredir kendi grupları için uğraşıyorlardı ve yoğun çalışmaları sonuç vermedikçe kafayı yiyecek gibi hissediyordu. Para sıkıntısı yoktu. Ailesi oldukça zengin insanlardı ve bir abisi olduğu için de şirket başına geçmekle ilgili kaygıları bulunmuyordu. Ne ihtiyacı olursa kredi kartıyla istediği mevlada para harcayabiliyordu. Rahattı.
Tek sorunu en yakın arkadaşı Namjoon istediği gibi vokallik yapamıyordu ve onun çatlak sesini duydukça Min Yoongi kafayı yiyecek gibi hissediyordu. Elindeki gitarı arkadaşının kafasına indirmek bile alevlenen öfkesini dindirmeye yetmeyecekti. "Pekâlâ! Baştan." Namjoon elindeki mikrofona bağırdı ve Yoongi gözlerini devirdi. "Belki de başka birini bulmalıyız." dedi basçı çocuk. "Namjoon yanlış anlama sen oldukça iyi rap yapıyorsun ama vokal olmak için yaratılmamışsın dostum."
"Beni gruptan mı atıyorsun Jaehyun?" Namjoon kırılmıştı ve sesine kırgınlıktan çok hafif öfkesi de bulaşmıştı. "Hayır buna yetkim olduğunu sanmıyorum fakat birinin bunu söylemesi gerekiyordu."
Yoongi gitarını kenara bıraktı ve "Biraz sakin olun." dedi. "Joon haklı olduğunu biliyorsun. Zaten üç kişiyiz ve enstrumanlara yetişemiyoruz. Bir ya da iki kişi daha olsa fena olmazdı."
"Bu kulağıma Jae'nin söylediklerinin hafifletilmiş versiyonu gibi geliyor." Yoongi gözlerini devirmekten kendini alıkoyamadı. "Kendini ve egonu düşüneceğine azıcık grubumuzu düşünmeyi dene tamam mı? Bizi birçok kişinin dinlemesini istiyorsak bunu göz önünde bulundurmalıyız. Sana sesin kötü demiyoruz sadece vokal olmak." Sustu. Nefesini sertçe dışarı üfledi ve devam etti. "Senin işin değil. Sen fazla hızlısın ve biz senin hızına yetişmek için çok yavaşız."
"Vay canına!" Jaehyun bağırdı. "Ne uzun ve sevgi dolu bir konuşma oldu bu böyle."
"Kes sesini." Yoongi söylendi. Kırmızı dudakları düz bir çizgi şeklini almıştı ve içten içe Namjoon'un kalbini kırmak istemediğini biliyordu. Namjoon ise Yoongi'ye hak veriyordu. Söylemek istediklerini ve ortada olan gerçekleri düzgün bir şekilde dile getirmişken ona çıkışması yanlış olurdu. "Tamam." dedi. "Üniversitelere ilan asalım. Seçme yapalım ve bizim için en uygun seçeneği değerlendirelim."
Jaehyun başını kaşırken Yoongi ona kısa bir bakış attı. Yanaklarını şişirdi ve daha sonra "Söyle artık." dedi. Jaehyun bagetleri elinden bırakıp oturduğu sandalyede dönerken "Grup adımızdan emin miyiz?" diye sordu. Namjoon kendisini garaj zeminine bıraktı ve "Köprüaltı oldukça etkileyici bir isim." dedi.
"Daha çok fahişelere nerede ulaşabilecekleri hakkında bilgi veriyor gibi." Yoongi sessiz kaldı. Grup isimleri onun için çok önemli değildi. Uyduruk bir sürü grubun isimleri güzeldi de ne oluyordu ki? Yaptıkları müzik bok gibiydi. "Bromance falan mı olsun ismimiz ne istiyorsun Jaehyun?"
"Hayır, dostum! Hadi ama! Köprüaltı? Bilemiyorum."
İkili tartışmaya devam ederken Yoongi köşeye bıraktığı ceketinden telefonuna uzandı ve aramayı yanıtladı.
Duyduğu şeyler hiç iç açıcı olmamıştı.
•
yeni bir fic, yeni karakterler bakalım bu sefer psikolojimi nasıl bozacaklar? kötü espri yeteneğimle birlikte bayat şakalar görmeniz muhtemel bu yüzden ne desem bilemedim siz sevin yine de
bölümleri daha yazmadım ama bu şekilde kısa olabilir ya da çok uzun da olabilir nasıl görmek istiyorsanız bu satıra yorum alayım fikirlerinizi değerlendiririm
ve şimdi köprüaltı(fahişeler) grubumuzun altın çocuklarına bakalım
namjoon aka joon#1 çünkü 'seo joon'dan önce doğdu' grubumuzun rapperı
her zaman çok zeki çözüm önerileri ve sürekli kırdığı eşyalar ile bilinir eğer tek parça halinde kalmak istiyorsanız yanına çok yaklaşmayın ama gram sıkıntı değil joon#1 evlenebiliriz
grubumuzun basçısı jaehyun ortalık karıştırmaya bayılır ve sürekli edindiği sevgilileri ile sayın min'in gazabına uğrayıp durur
köprüaltı grup adından nefret ediyordur ama havasını her zaman atar 👌🏻
ve huysuz adamım sayın min yoongi hiçbir şeyi beğenmese bile bunu yansıtmayan etrafındaki insanları sürekli düşünen ince bir adamdır
çoğu zaman salaklığı tutsa da biz yine de çok aldırmayalım jungoo o işin icabına bakıcak diye tahmin ediyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
moonchild
FanfictionJungkook ve Yoongi kendi dünyalarında eşsiz hayatlara sahipti. Ta ki kader onları birleştirip bir hediye sunana kadar. s | 19'