Mutluluk Bir An Sürer, Gözyaşların Anlatır

107 14 2
                                    

4 yıl önce
Leyla:İyi geceler kardeşim
İyi geceler yazmıştım titreyerek ağlarken. Aşkımdan kalbim delicesine sızlarken. Sakinleşmeye çalışmıştım sonra. Becerememiş, sabaha kadar ağlamıştım.
Çok acı vermişti o bana. Çünkü ben onun tek dostuydum. Ve çünkü dostluk çok başka bir şeydi. Çok düşünürdüm. Bilse ne yapar? İyi bir tepkinin olacağı o ihtimal aklımın ucundan dahi geçmezdi. Annem bile derdi sanki bilmezmişim gibi"o kız öğrense ne olur Açelya? Ne kadar üzülür? Onun güvenini nasıl kırarsın biliyor musun? Senin durumunu bırak onun düştüğü durum da çok kötü. Bırak artık kızım çıkar şu düşünceleri aklından. Macera arama." Bu laftan nefret ederdim. Hissettiğimiz gerçekler nasıl macera olabilirdi ki. Anlamazdı beni. Bir defasında sapıklıkla suçlamıştı. Öyleydi. O kız da annem de bütün sevdiklerim de yakmıştı canımı. Gerçi ben de o zamanlar onları parçaladım ama onlar düzeldiler. Birbirlerinin yaralarını sardılar. Benim ise yaralarımı saracak kimse yoktu. Dostum Banu düzeltti biraz ama olmadı. Tutunamadım hayatıma. Şu an yaşayıp yaşamadığıma bile emin değilim. En son ne zaman kahkaha atmıştım acaba?

&&&&&&&

Çalıştığım restorandan çıktım. Eve gitmeden önce her zaman parka giderdim kafa dağıtıp koşmak için. Ama tek rahat olduğum yere gidemiyordum. Ayaklarım vücudumun tersine parka gitmeyi reddediyordu. Suçluluk falan hissettiğimden değil ama"son umudumsun" lafının beni etkilemediğini söyleyemem. Birinin son umudu olmak büyük bir şey gibiydi. Benim hiç son umudum falan olmamıştı.
Gerçi artık umut etmek ne demekti bilmiyorum. Kafamdaki karmaşayı gidermek istedim o an. Koşarak hiç sevmediğim o yere gittim. Sahil kenarına.

&&&&

Hızlı bir şekilde koşuyordum. Etrafımdaki o kalabalığı görmek istemeyerekten. Yan tarafımdaki çiftten tut. Öbür tarafımdaki yaşlı adama kadar kimseyi ama kimseyi görmek istemezken gözüme ay ışığının altında parlayan gözyaşları takıldı. Aniden durdum. Gözyaşlarının sahibi arkamda kalmıştı. Gökyüzüne baktım. Açıktı ve yıldızlar parlıyordu. Ne düşündüm o an bilmiyorum belki de düşünmedim. Cebimdeki mendili elime aldım. Derin bir nefes alıp arkama döndüm. Yavaşça banka oturmuş ağlayan kızın yanına oturdum. Oldum olası gözyaşına dayanamazdım.
Hiçbir şey demeden mendili uzattım. Kafası eğilmişti yanına oturunca.
- İstemiyorum. dedi gibi oldu. Neden yaptım bilmiyorum. Belki sadece yapmak istedim. Belki de koyu sarı saçları hoşuma gitti. Nazikçe çenesini tuttum. Kafasını kaldırdım ve ayın ışığında parlayan o gözyaşlarını elimdeki mendili dokundurarak silmeye başladım. İşim bitti sonra. Gözlerinin içine baktım ve kalbim yıllar sonra bana ihanet etti. Karşımda ki insanın şaşkın bakışlarını umursamadan bakmaya devam ettim. Ben bakarken o da ağlamaya devam etti. O ağladıkça da gözyaşlarını sildim. Yarım saat sürmüş olabilirdi bu olay. İkimizde tek kelime etmedik. En sonunda ağlamayı bıraktı ve kafasını çevirdi. Çenesindeki elim havada kaldı. Elimi yavaşça banka koydum. Gözlerinin içine içine baktım.
Gözlerini tekrar yüzüme çevirdiğinde yaşamak için umut aradığını gördüğüme emindim o bal rengi gözlerde. Çünkü o bakışa aynada az bakmamıştım.
-Teşekkür ederim. dedi.
Ne için teşekkür ettiğini bilmediğine emindim o an. Ayağa kalktı. Gitmek üzereyken bileğini tuttum.
-Adın ne? dedim. Yutkundu. Bileğini tuttuğum elimle nabzının hızlandığını hissettim. Sesi titreyerek
-Eftelya. dedi
Büyülenmiştim.
-Ben de Açelya. dedim bileğini bırakırken. Gözlerini tekrar gözlerime değdirdi ve muazzam bir tebessüm bahşetti. Sonra tekrar kafasını önüne çevirdi ve yavaş adımlarla ilerledi. Gözlerim onu göremeyinceğe kadar gidişini izledim. Sonra önümde sakin sakin dalgalanan denize baktım. Telefonumu çıkardım kulaklığımı taktı ve rastgele bir şarkı açtım. Kahraman Deniz-Böyle sever çıktı. Dalgaların narinliğini seyredaldım şarkıyı dinlerken. Uzun zaman sonra ilk kez denize bakarken içim huzur buldu. Hatta belki de uzun zamandır ilk kez böyle huzur buldum. Şarkı bitti. Ayağa kalkıp eve doğru yürümeye başladım. Yürürken ise aklımdaki tek şey o sevimli yüzüyle Eftelya'ydı.

Gerçek Bir Masal  #evdekalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin