Eftelya
Sabah uyanıp da watsappa baktığımda Açelyacığım engeli kaldırmıştı. Ah be gönlümün sultanı. Neler çektin de bu kadar soğuksun her şeye. Ne yaşıyorsun o soğuk kalbinin etrafında. Gerçi kalbinin soğuk olduğuna asla inanmıyordum. Ah be. Çok seviyordum sinirli ve soğuk yarimi...
Buz kraliçem:Seni çok mu kırdım?
Oha bu neydi bee. Ne kırcan beni sen gülüm. Ben sana kırılırmıyım.
Şaka bir yana yatakta tepinmeye başlamıştım. Tabi bu sevincim yataktan düşüşümle son buldu.
Yahu bu kız bana ne yapıyordu. 1 yıldır izliyordum onu ve her defasında kalbime sakin olmasını söylesem de kalbim onu görünce söz dinlemiyordu. Belki hayatımız çok uyuşmazdı. Belki farklı dünyalara aittik. Ama yine de onun yaralarını saracak birine ihtiyacı olduğunu görüyordum. Benimde bir umuda ihtiyacım vardı. Son umut olarak 1 yıldır izlediğim insana açılmaya karar vermiştim. Karşısına çıkamamıştım çünkü çok agresifti. Bir defasında ayağını taşa vurduğu için taşı bir arabaya fırlatmıştı. Baya telaşlanmıştım ama her şey bitip arabanın sahibine parasını verdikten sonra yatağıma uzanıp kahkahalara gömülmüştüm. Ben onun kopkoyu saçlarına ve kopkoyu gözlerine bitmiştim. Kurumuş pembe gülü anımsatan dudaklarını... Ahh
-EFTELYAĞĞĞ CANIMM...
-Oha Gökalp çok korktum. derken kalbimi tutuyordum. Ama muazzam bir hayal kuruyordum Gökalpımm. Gökalp benim en iyi kankimdi. Çocukluk arkadaşımdı. Trans erkekti. Dönüşüm süreci aşamasındaydı. Yavrumu iyiki destekleyen bir ailesi vardı. Ailesi o kadar ilgililerdi ki(benimkilerin aksine) küçük kızlarının tavırlarından onun farklı olduğunu farketmişlerdi. Ergenliğini de görünce doktora götürmüşlerdi ve ailesi onu her haliyle seveceğini söylemişti. Gökalp hayat doluydu. Eski ismi Göknur'du. O zaman bile kendi kimliğinde hissetmezken bile hayat doluydu. Beni kendime o getirirdi.
-Yavrrruum. Kork korkuyorsan yeter ki söyle ne yaptın açıldın buzlar kraliçene de ne oldu. Anlat be kızım bakma aval aval...
-Ya bir dur dedim baştan başlıycam şimdi...
Sonra en ince ayrıntısına kadar anlattım. Dinlerken kah sinirlendi. Kah eridi. Hatta gözyaşlarımı sildiği kısımı anlattığımda 'kızım sen buna buz falan diyordun da pamukmuş bu yaa' dedi. Bilemiyordum. Sanki sadece bana nazikti. Bana ayrı bakıyordu. Gülümsediğimde büyülenmiş gibi bakıyordu.
Bu mümkün müydü? Benden hoşlanmış mıydı ki?? Hoşlanabilir mi ki??? Yook artıık...Eee gençler keyifler nasıl? Beğeniyor musunuz hikayeciğimi. Umarım bana kızdığınız bir an yoktur. Eğer kitabı beğeniyorsanız vote atmayı unutmayın. Sizleri çok seviyoruum♥️♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Bir Masal #evdekal
General Fiction-Kavga ettim, dedim gülümseyerek. Ağlayacağını hesaba katmamıştım. Hıçkırıkları işledi içime. -Yapma, dedim. Ağlama. Hem benim acı katsayım yüksektir. Canım çok yanmaz. Acıyı çok hissetmem. Gerçekten... -Sus, dedi dudaklarıma parmaklarını bastırara...