don't hurt me | yoonkook

two

yazdığım başka bir hikaye var. bu yüzden buna pek vakit ayıramıyorum ama yine de sıklıkla bölüm atmaya çalışacağım.

bol yorumlarınızı bekliyorum♡

-

-"Bugün S-Day grubu ile bir etkinliğimiz varmış. Hadi hazırlanın da çıkalım." Namjoon konuştuğunda herkes hazırlanmak için odasına gitmişti. Jungkook rahat bir şeyler giydi ve odasından çıktı. Diğer grup üyeleri de geldiğinde evden çıkıp bekleyen arabaya bindiler.

Yarım saat sonra lüks bir eve gelmişlerdi. "Onlar daha gelmemiş. Biz de şurada oturalım." Kameralar çoktan açılmış, diğer grup gelmemiş olsa bile çekim başlamıştı. Grup üyeleri kendi aralarında eğlenirken S-Day grubu da gelmişti.

İki grup birbirleriyle selamlaşırken Jungkook sordu. "Sizin grubunuz 5 kişilik değil miydi?" Hwang başıyla onayladı. "Diğer üye hasta olduğu için gelemedi."  Jungkook onaylarcasına bir ses çıkardı. "Program başlıyor! Bir kaç oyun oynayacaksınız. Ardından da fotoğraf çekimleri olacak." Herkes koltuklara otururken program VLive üzerinden başlatılmıştı.

~

Yoongi yavaşça gözlerini araladı. Etrafı bulanık görüyordu ve hafiften başı dönüyordu. Ayağa kalktı ve trabzanlara tutundu. Neden burada olduğunu anlamaya çalışıyordu. Yerdeki kanı gördüğünde elini başının arkasına götürdü. Kan ile dolan elini gördüğünde sesli bir küfür savurdu.

Neden bu hâlde olduğunu hatırladığında eliyle saçını karıştırdı ve banyoya ilerledi. Kanları temizlerken başından akan kanı nasıl durdurabileceğini düşünüyordu. Dudağı da patlamıştı. Merdivenlerin oraya tekrardan gitti ve yerdeki ekranı kırılmış telefonunu eline aldı. Bay Joon'un numarasını bulduğunda aradı.

Çok geçmeden telefon açılmıştı. "Bay Joon yurda gelir misiniz hemen? Tamam. Hayır,yok. Bekliyorum." Telefonu kapattı ve saate baktı. Neredeyse öğlen 3 olmuştu. Saatlerdir o haldeydi.

Bir kaç dakika sonra korna sesi duymuştu. Kapıyı açtı ve arabadaki Bay Joon'a gelmesi için bir işaret yaptı. Bay Joon arabadan inip eve ilerledi. "Sen neden bugün gitmed- Aman Tanrım sana ne oldu böyle?" Yoongi geçmesi için kenara çekildiğinde Bay Joon ilk tereddüt etmiş, Yoongi'nin ısrarı yüzünden geçmek zorunda kalmıştı.

-"Bay Joon eğer başınız kanıyorsa bunu nasıl durdurursunuz?" Bay Joon anlamazca ona baktı. Ardından yanına ilerledi. "Başın mı kanıyor?" Yoongi başını aşağı yukarı salladı. "Merdivenlerden düştüm." Bay Joon ofladı. "Düştün mü yoksa itildin mi? Of. Doktor çağırmak gerekiyor. Bekle."

Bay Joon telefonunu çıkarıp Bay Bang'ı aradı. "Alo Bay Bang? Yoongi merdivenlerden düşmüş ve şuan kötü. Tamam." Bay Joon telefonu kapattı ve Yoongi'ye döndü. "Geliyorlar." Yoongi başıyla onayladı ve beklemeye başladı.

Bir süre sonra kapı çaldığında Bay Joon kapıyı açtı. Yoongi'nin hâlâ başı dönüyordu bu yüzden ayağa kalkmadı. İçeri gelenlerle Yoongi yerinde doğruldu. "Nasıl düştün?" Yoongi biraz düşündü. "Aşağı iniyordum. Birden ayağım kaydı ve düştüm." Bay Joon Yoongi'ye başını olumsuz anlamda salladı. Doktor Yoongi'ye pansuman yaparken Bay Joon gitmişti.

"Geçmiş olsun. Herhangi bir baş dönmesi gibi bir şey olursa haber vermelisin." Yoongi başıyla onayladı. Doktor giderken Bang PD Yoongi'nin yanına oturdu. "Woon hasta olduğunu söyledi. Neyin var?" Yoongi şaşırsa da belli etmedi. "A-ah biraz ateşim vardı ve hapşuruyordum. Ama ateşim geçti şuan."

Bang PD başıyla onayladı. "Çocukların yanına gitmeliyim. Birden yanlarından ayrıldım Yoongi düşmüş diye. Endişelenmişlerdir. Onlar da birkaç saate gelir." Yoongi başıyla onayladı ve Bang PD'nin evden çıkışını izledi.

~

Program bitmişti. Bang PD geldiğinde ayağa kalktılar. "Yoongi iyi mi?" Bang PD başıyla onayladı. "Merdivenlerden düşmüş. Başı kanıyordu çok. Ama iyi şuan. Program bittiyse gidelim mi?"

Namjoon bir fikir sundu. "Hep beraber yemek yemeye gidelim mi? Herkesin aç olduğunu düşünüyorum." Herkes başıyla onayladı. "O zaman Yoongi'yi de alalım." Bang PD'nin söylediği şeyle S-Day grubunun gülümsemesi solmuştu. Bu, BTS üyelerinin gözünden kaçmamıştı.

Hepsi arabaya binerken Bang PD konuştu. "Hwang. Yoongi'yi arasana. Hazırlansın." Jihoon öne atladı. "Ben ararım!" PD başıyla onayladı.

Çok geçmeden yurda varmışlardı. Yoongi evden çıkıp arabaya bindiğinde BTS üyelerini selamladı. "İyi misin? Merdivenlerden düşmüşsün. O kadar çok endişelendim ki!" Yoongi Woon'a göz devirdi. BTS üyeleri de Yoongi'ye geçmiş olsun dileklerini sunarken Yoongi başıyla teşekkür etti ve dışarıyı izlemeye devam etti.

~

Restoranta gelmiş,yemek yemişler ve bir kaç konu hakkında konuşmuşlardı. Yoongi kendisi hakkında açılan muhabbetler hariç hep susmuştu.

"Yoongi hep sessiz midir?" Grup üyeleri onaylarken Woon gülümseyerek elini Yoongi'nin omzunu koydu. Yoongi sinirle dudaklarını ısırırken başını eğdi. "Bizim Yoongi'ciğimiz yeri geldiğinde çok konuşuyor ama,değil mi?" Woon ortaya kahkaha bıraktığında diğerleri de gülmüştü.

Yoongi omzundaki kolu ittirdi ve ayağa kalktı. "Ben lavaboya gidiyorum,izninizle." Yoongi lavaboya ilerlerken Woon da peşinden gitmişti. Yoongi serinlemek için boynuna su çarptı. "Hm,neden kaçtın bakayım?" Yoongi duyduğu sesle hemen arkasını döndü. "Ne kaçmasından bahsediyorsun?" 

Woon alayla güldü ve Yoongi'ye yaklaştı. "Seni ezik." Woon Yoongi'ye yumruk atacağı sırada kolunun tutulmasıyla şaşkına döndü. Yoongi tuttuğu kolunu bırakmadan ona yaklaştı. "Şuan herkes ikimizin burada olduğunu biliyor. Eğer yüzümde bir başka yarayla geri dönersem ne olur sence? Bu sefer kaçan sen olursun sanırım. Sence hangimiz aptal?" Yoongi Woon'un kolunu bırakıp lavabodan çıktığında Woon anlamaz ve şaşkın gözlerle arkasından baktı.

Yoongi'ye olan siniri gitgide artıyordu.

Yoongi'nin peşinden gitti ve yerine oturdu. "Jungkook nerede?" Woon sorduğunda Yoongi de Jungkook'un boş olan yerine baktı. "Az önce elini yıkamaya gitti. Dondurmasının bütün karameli ellerine aktı da." Jin kahkaha attığında diğerleri de güldü.

Jungkook lavabodan çıkmış,masaya geri dönerken düşünceli gözüküyordu. Yoongi umursamayarak önündeki milkshake'ini  içmeye devam etti. Jungkook'un bakışlarını üzerinde hissettiğinde ona baktı. Jungkook'un bakışları Woon'a kaydığında Yoongi lavaboda ikisini gördüğünü anladı.  Bang PD sessizliği bozdu. "Bitirdiyseniz artık kalkalım mı? Yarın pratiğiniz var. Geç oldu." Herkes onayladığında masadan kalktılar ve restorandan çıktılar.

-bölüm sonu-

hikaye nasıl ilerliyor?