don't hurt me | yoonkook

fourteen

her zamanki gibi kontrol edemedim xknwjedn umarım hatam yoktur.

iyi okumalar♡

-

-"Sen ise solo çıkış yap Yoongi. İdol olman için bir grupta olman gerekmiyor."

Yoongi duyduğuyla kısa çaplı bir şok geçirmişti. "Ne? Solo mu? Tek başıma başarılı olabileceğimi sanmıyorum." Bay Bang önündeki Yoongi'nin verdiği kağıdı eline alıp parçalara ayırmıştı.

-"Sen her şekilde başarılı olabilirsin. Ben sana güveniyorum. Biraz bekle. Diğer grup üyelerini çağıracağım. Eğer yaşadığın olaylar doğruysa ve kanıt varsa S-Day grubu dağılacak. Sen de solo olarak çıkış yapacaksın. İtiraz istemiyorum. Ayrıca bütün her şeyi detaylıca anlat." Yoongi başıyla onaylamış ve anlatmaya başlamıştı.

Her şeyi anlattığında doksan derece eğilip odadan çıkmıştı. Jae ve Taehyung hâlâ aynı yerlerindeydi.

-"Ne oldu? Şirketten kovuldun sanırım. Geç oldu biraz sanki." Yoongi Jae'ye doğru ilerleyip önünde durdu. "Bu gidişle kovulan ben değil siz olacakmışsınız gibi görünüyor." Jae gözlerini devirmişti. Şirkette oldukları için bir şey yapamıyor olmak sinirlerini bozuyordu.

Yoongi bakışlarını Taehyung'a çevirdi. Taehyung'a boş bakışlarını gönderirken Taehyung kafasını çevirmişti. "Gerçekten yüzümü dahi görmek istemiyor musunuz?" Yoongi gülümseyip Taehyung'un omzunu patpatlamıştı. "Bunun için çabalayacağım. Rahat olabilirsiniz." Taehyung'un bir şey söylemesine izin vermeden arkasını dönüp merdivenlere ilerlemişti.

Şirketin dördüncü katına çıkıp koltuklardan birine oturmuştu.

Yaklaşık yarım saat sonra bütün üyeler gelmişti. Bts üyeleri dahil herkes buradaydı. Sadece Jihoon yoktu. Jihoon'u o gün de görmemişti. "Jihoon nerede?" Üyeler bilmediklerine dair işaretler yapmıştı. "Herneyse. Woon, Hwang ve Jae. Sorduğum sorulara dürüstçe cevap verin. Sorularım bitene kadar sözümü kesmeyin." Herkes onayladığında Bay Bang boğazını temizlemişti.

-"Yoongi'ye zorbalık yaptınız mı? Sinirinizi ondan çıkardınız mı? Onu etkinliklerden bir şekilde uzaklaştırdınız mı? İftira attınız mı? Hiçbir şekilde mutlu olmasına izin vermediniz mi? Ji Sung'a zorbalık yaptınız mı? İntihar etmesine sebep oldunuz mu? Jihoon'u zorladınız mı? Kafanıza göre Yoongi'ye bir takım cezalar verdiniz mi? Yemeğini kestiniz mi? Sabaha kadar zorla çalıştırdınız mı? Ve  Jae, Yoongi'ye bıçak doğrulttun mu? Yoksa can sıkıntısından gelip kafana vazoyla vurdu mu? Sen bıçağı fırlattığın için mi bacağı kesildi yoksa sen yapmışsın gibi görünsün diye kendi bacağını mı kesti?"

Bütün bakışlar Woon, Jae ve Hwang'a dönmüştü. Yoongi ise hata yapıp yapmadığını düşünüyordu. "Evet ya da hayır. Uzatmayın ve cevaplayın." Üyeler hayır demek için hazırlanmışken odanın kapısı büyük bir gürültü ile açılmış, Jihoon odaya depar atarak girmişti. "Evet!" Herkes büyük bir şokla Jihoon'a bakarken Jihoon elindeki flash belleği Bay Bang'a vermişti.

-"Neredeydin Jihoon? Ve bu ne?" Jihoon nefesinin düzene girmesi için biraz bekledi. "O bellekte bütün kanıtlar var. Yoongi'ye yapılan bütün zorbalıklar! Yoongi'nin suçsuz olduğunun kanıtı var! O gün onları görmüştüm ve videoya alıyordum. Ama Woon beni gördü ve evdeki depoya kilitledi! Zar zor Jungkook sayesinde çıkabildim. Ama belleği bulmam uzun sürdü. Yetiştim mi?"

Bay Bang belleği bilgisayarına takmıştı. İçinde bir sürü video vardı. Bilgisayarın görüntüsünü odadaki televizyona aktardı ve videolardan ilkini açtı.