İçeri girdiğimde gördüğüm kişiye inanmakta zorlandım Hüseyindi nası yapabildiler bunu aklım almıyor. Kapının önünde şaşkınlıkla beklerken barış beni içeriye itekleyip kapıyı kapatıp kilitledi.
Aklıma yeni gelen bi fikir vardı.. kamera yerleştirmek ama bunu başarmak zor olacaktı.
"Sende mi lan Hüseyin bu kadar mı karaktersizsiniz lan en yakın arkadaşım dedim size dost dedim sırdaş dedim beni düşürdüğünüz şu duruma bak"
Hüseyin:"Bana edebiyat yapma burda Şahin kışlanın içinde hem de tuvalette sikişirken bana mı sordun"
Mete:"Boşver Şahin ne olacaksa olsun"
Aralarında konuşurken telefonu çıkarıp kamerayı açıp hazır beklettim gözümü kestirdiğim biyere telefonu yerleştirip devam ettim.
Barış ve Hüseyin sivillikteki masaya yaslanıp kollarını bağladı..
Barış:"Başlayın bakalım"
"Neye başlayalım"
Barış:"Tatava yapma Şahin"
"Lan neye başlıcaz amına koyim"
Koşar adımla üzerime gelip çenemi yakaladı.
Barış:"Burda kepliğin sökmez biz ne dersek o başlayın dedim anlamadın o zaman herşeyi adım adım ben komutlandırıcam"
Tekrar yerine geçti.
Barış:"Mete gel bakalım yanıma yavrum"
Sinirlensemde elimden bir şey gelmiyordu. Barış sırtını duvara yaslayıp Mete'yi de önüne aldı arkasından sarılıp beni izlemeye başladı.
Barış: "Soyun"
Yavaş hareket ediyordum önce palaskamı açıp sonrasında gömleğimi çıkardım ve beklemeye başladım.
Barış Mete'nin boynunu öpüyor vücudunu okşuyordu.
Barış:"Botlarını çıkar.."
Botlarımı çıkarıp kenara attım sonrasında pantolonumu çıkarıp bavulların üzerine bıraktım. Üzerimde sadece boxer ım kalmıştı..
Mete'yi sırtından iteliyip bana doğru gönderdi.
Barış:"Hadi Mete sıra sende göster hünerlerini"
Mete de soyununca ikimiz de sadece boxler la onların karşısında kalmıştık. Hüseyin sadece izliyordu yaptıklarından pişmanmıydı bilmiyorum ama yüzünde bi endişe vardı.
Barış:"Kadında yok lan böyle vücut"
Tekrar bize yaklaşıp Meteyi kolunun altına alıp tekrar masaya götürdü.. Mete'ye masayı gösterip oturmasını işaret etti. Vücudunu okşayıp öpüyordu bu benim için yeterli bi kayıttı ama bunu kaydedip etmediğinden emin olmam gerekirdi.. Uzanıp telefonu aldım videoyu kontrol edip görüntüyü çekip çekmediğini kontrol ettim. Her şey net bi şekilde gözüküyordu telefonu tekrar aynı yere koyup kaydı devam ettirdim gülmeye başladım çok net kahkahalar atıyordum bi yandan da üzerimi giyiniyordum.
Barış:"Ne yaptığını sanıyon lan sen"
"Dur anlarsın birazdan"
Hepsi beni izliyordu en son eğilip botumu bağladıktan sonra Mete'yi yanıma çağırdım üzerini giyinmesini söyledim ilk başta şaşırdı sonrasında giyinmeye başladı. Barış ve Hüseyin'e yaklaştım.
Barış:"Ne yaptığını sanıyon sen burdan çıktığımızda neler yapacağımın farkında mısın?"
"Sikimde bile değilsiniz amına koyduklarım"
Deyip içimde biriken öfkemi barışın suratına tek seferde boşalttım Hüseyin ayırmaya çalışmasına rağmen ona da saldırıp yere devirdim sırayla dövüyordum.
"Hepsini kaydettim aptal mı sandınız lan beni orospu çocukları" Acıma duygumu yitirmiştim elimde ki acıyı umursamıyordum bile durmadan vuruyordum.
Tak-tak-tak Kapı sertçe vuruluyordu o anda duymak istediğim son ses Serkan astsubayın bağırtısı.
"Açın lan kapıyı aaaç"
Mete kapıyı açtığında Serkan astsubay üzerime gelip sağlam bi tokat yapıştırdı omzumu demire çarpıp yere düştüm tekrar kalkıp karşısına dikildim.
"Komutanım" Bam.. Bir tane daha
"Komutanım anlatıc.." Bam
3-4 tokat üst üste yedikten sonra durdu.
"Herkes çıksın dışarı. Şahin sen kal"
Onları dışarı gönderip beni sandalyeye oturttu.
"Derdin ne lan senin züppe"
"Komutanım ağır konuştular"
"Siktirtme lan ağırını en yakın arkadaş değilmisiniz siz"
Bir kaç saniye duraklayıp cevap verdim.
"Evet komutanım"
"Eee ne sebepten ötürü ağır konuştular"
"Aileme küfür ettiler komutanım, bunları bölüğün önünde rezil etmişim beni buraya soktular bir sürü küfür ettiler dayanamadım"
Biraz sakinleşip diğer sandalyeyi alarak yanıma oturdu.
"Bana yalan konuşma gözlerinden anlarım Şahin"
"Yalan değil komutanım ne olabilir ki başka"
"Yaptığın her şeyi göz ardı ettim alkol içtin eyvallah yasak olduğunu bile bile telefon kullandın ona da eyvallah bu kaç oğlum kaçıncı bok yemen bu 30 tane tutanağın var aşşağıda hepsini patlatsam çıkamazsın lan burdan, ölene kadar çıkamazsın"
"Özür dilerim komutanım"
"Şu dışardaki ibneleri çağır"
"Emredersiniz komutanım"
