Biliyorum yine uzun sürdü ama yapacak birşey yok 3 haftada bir atıyorum hikayeyi :D multimedyada olan şarkıyı kesinlikle dinleyin bölümde de var, dinlemenizi tavsiye ederim :) bu sefer ithaf yok, iyi okumalar ^^
"Ordan ıslak mendili uzatsana"
"Kendin kalk al banane"
Mayonez ketçap yarışı sonucu tabikide ben kazandım. Sizce ona bırakırmıyım? Ahahaha no.
"Alya bak zaten üstüm iğrenç ekşi kokuyor uzat diyorum sana şu mendili"
"Sen kendin kaşındın oh iyi olmuş. Eziiikk " diyip güldüm.
"Haha. Çok komik. Seninde üstün çok temiz sanki"
"Seninkinin yanında bir hiç bir kere! "
"Kendini kandırmaya devam et Alya. "
"Sinek falan mı vızıldıyo? "
İlkokuldaki halim geldi aklıma
-flashback-
"Alya niye böyle yapıyorsun o kalemi ilk ben istedim"
"Banane ilk sen alsaydın"
"O kalemi bana ver!"
"Seni duymuyorumkii!" -elleri kulağında.
"Alya ver şunu yoksa seni öğretmene söylicem"
"Söyle selamımı da söyle"
"Öğretmeniiimm Alya kalemi vermiyoo "
"Sinek mi vızıldıyo? "
-flashback son-
Ya. Çok güzel bir anıydı.
Çetin sinirden oflayıp üstündeki tişörtü çekip çıkarınca, eh hayatımızda hep çekici vücut göremeyince gözüm yanlışlıkla da olsa kayıyor ve gözlerimden kalp fışkırıyor. Çetin farketmeden kendime geliyorum. Oha çok iyi.
"Alya bari yardım et de sileyim"
"Hadi ver elindekini. Acıdım valla. "
"Acıyacak yer başka bulursun. "
"Iyy elimi asla sürmem buna öğğ kusacam "
"O zaman seninkiyle idare edicez"
Bana dönüp üstümdeki rambo atlet üzerine giydiğim göbekte biten yarım kollumu çıkarıyor. Bendeki eşek mi demem lazım yoksa deve mi, o şans işte rambomu yarıya kadar yukarı çekti. Çetin'e bi tane geçirince üstümü aşağı çektim.
"Çok beklersin yardımımı bas git"
"Sanki çok güzel vücudun var ya neyine bakacağım senin salak sarışın"
"Kes sesini "
"Al hadi sil de gidelim "
Üstünü biraz sildikten sonra eşyaları toplayıp yürümeye başladık. Yemek bile yiyemedim öküz yüzünden.
"Açım ben aç "
"Napayım yani? "
"Tuvalete götür. Salak mısın yoksa o yoldamısın? Yemek yiyeceğim bi yere götür işte. "
"He canım tamam"
Yoldan taksi bulup çevirince binip bir evin önünde durduk. Çetin parayı ödeyip arabadan inince bende arkasından gittim.
"Bura nere? "
"Cehennem "
"Doğru sende şeytan olduğun için"
"Şeytanda bir melektir unutma"
"Her boka cevabın var senin, sözlük falan mı yuttun?"
"Üstüne seni de yutabilirim ne dersin? " yüzüne piç smayl yerleştirip bana döndü. Gözlerimi devirip kapıya kadar geldik. Çetin zili çalınca elimi sıkıca tuttu. Ona kızgın şekilde bakarken elimi çekiştiriyordum.
"Hoşgeldiniz Çetin Bey. Anneniz oturma odasında. Babanız arka bahçede. "
"Teşekkürler "
Beni çekiştirip bir odaya soktu.
"Vaaay odan çok şekilmiş"
"Tabi"
Odada biraz gezince müzik rafında yabancı şarkı buldum. Müzik kutusuna koyup çalıştırdım. Önüme çıkan Kesha çıkınca başımla ritim tutmaya başladım. "Sen böyle şeyler dinlermiydin?"
"Evet"
"Neyse, Çetin benim eve gitmem lazım kurt gibi açım ve birtek annem beni doyurabilir. Sayende geçirdiğimiz iğrenç gün için ayrı teşekkür ederim. " sepeti alıp kapının kolunu tutarken Çetin beni durdurdu
"Gitme"
Eski Türk filmi gibi çok romantiik diyeni görmiyim sepetle vur-ur-um!
"Gitmemem için neden söyle? "
"Daha karpuz kesecektik"
Şimdi demek istediğimi anlamışsınızdır. "Of Çetin" diyip elimi alnıma yapıştırdım. "Hadi gel"
Bu sefer aşağı çekiştirdi. Mutfak hiç bodrum katta olurmu demeyin, oluyormuş. Çetinlerin evinde test edildi, onaylandı. Masa çoktan hazırmış ta haberim yokmuş!
"Şimdi anlaşıldı neden şişko olduğun"
"?"
"Yemekler diyorum çok güzel görünüyorlar "
"Neyse. Mel, annemler yedilermi? "
"Evet Çetin Bey. "
"Adı Melis falan mı? Mel diyorsun ya. "
"Hayır adı Melanie "
"Oha yabancı mı? "
"Babası türkmüş. Soyadı Çelik. "
"Belki evli de kocasının adı Çelik'tir? "
"Parmağında yüzük yok ayrıca kaç yıldır bizimle. Ben sana niye anlatıyorum ki "
"Benimle muhabbet güzel ya daldın Bi an bende farkettim "
"Alya sus yeter beynimi s*ktin"
"Hii ne dediiii seni annene söyliceem! "
"Çok konuştun" dudağıma öpücük kondurup geri çekildi. Bense olduğum gibi durmuş ona bakıyorum. Yüzüne piç smayl yerleştirip yine güldü.
"İşe yarıyor."
"Beni istediğin zaman öpemezsin!"
"Öperim"
"Öpemezsin"
"Öperim"
"Peki bir şartla "
"Ne "
"Alev saçını neden boyadı? "
Durakladı. Elinden çatalı bırakıp bana baktı. Gözleri mi doluyor?
"Alya git"
"Sorumun cevabını alınca giderim "
"ALYA SANA GİT DİYORUM! "
Bana bağırınca korkup gözlerimin dolmasını engelleyemeden bir kaç damla süzüldü gözümden. Babam bile bana bu kadar şiddetli bağırmamıştı.
"Peki gidiyorum " sepeti orda bırakıp yukarı çıkarken mutfaktan cam kırılma sesleri geliyordu. Koridorda gördüğüm hizmetliyi oraya yollayıp evden çıktım.
Sadece eve gidip uyumak istiyordum. Ona basit birşey sormuştum. Ama okuldaki kız demişti. Önemli birşey. Eve gitmem lazımdı hemde hemen!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikeli Cazibe
Novela JuvenilSen siyah olamazsın. O renk seni karşılayacak bir renk değil. Sen mavisin. Bense beyaz. Ben sadeyken sen değişkensin. Daha güzelsin. Her tonun anlam taşıyor. Ve mavi beyaza aşık oldu.