Kader Kilidi

NİŞAN

"Kısmet etmiş ise Mevla; el getirir, yel getirir, sel getirir. Kısmet etmez ise Mevla; el götürür, yel götürür, sel götürür." (Hz.Mevlana)

ELİF

Sabah uyanır uyanmaz Yusuf hemen üzerini giyinip Mehmet'in odasına gitti, bu ikisi yan yana gelince çocuk gibi oluyor. Yusuf, Mehmet'in yanına gidince bende odayı toplayıp mutfağa indim. Rozerin çoktan aşağı inmiş, kahvaltıya yardım ediyordu. Beni ilk fark eden Sevda oldu;

-Hayırlı sabahlar gelin ağam bir isteğin mi vardı?

-Hayırlı sabahlar Sevda'cım ama biz ne konuşmuştuk Elif deyin bana siz öyle deyince ben tuhaf hissediyorum kendimi.

-Tamam Elif, istediğin bir şey mi vardı?

-He yok ben size yardıma geldim ne yapayım?

Lafa hemen Sultan anne karıştı;

-Elif güzel kızım sen otur biz hazırlarız.

-Yok öyle Sultan hanım sen otur biz hazırlarız, hadi bakalım geç şöyle vallahi bak küserim.

-Deli kız tamam oturdum.

Rozerin gülerek bizi izliyordu;

-Sana da hayırlı sabahlar Rozerin. Hayırdır niye bu kadar sessizsin?

-Hiç sizi izliyordum, bu konağın neşe kaynağısın resmen Elif.

-Eh biraz öyle tabi.

Bol kahkahalı bir kahvaltı hazırlamanın ardından sofra tamamen hazırdı. Berçem babaannem ve Dila annem çoktan sofraya oturmuştu, tek eksik Yusuf, Mehmet ve Yahya babamdı. Onlarda gelince herkes tamam oldu. Yahya babam onay vermiş olacak ki Mehmet kahvaltı boyunca sırıtıp durdu, bu çocukla yaşayan insan yaşlanmaz. Kahvaltıdan sonra biz sofrayı toplamaya başladık sofra toplama işi bitince Berçem babaannem Rozerin'den kahve istedi, kahveleri yapıp kamelyanın oraya götürdük biz kahveleri yaparken Yahya babam durumu Berçem babaanneme ve Dila anneme anlatmış olacak ki Berçem babaannem Rozerin'i yanına oturttu. Birden aklıma buraya ilk geldiğim gün geldi. O gün de Berçem babaannem beni dizinin dibine oturtmuştu. Hepimiz oturunca Berçem babaannem konuşmaya başladı;

-Nasılsın Rozerin alışabildin mi konağa?

-Alıştım Berçem teyze Elif sağ olsun çok yardımcı oluyor.

-Teyze neymiş kızım, babaanne diyeceksin bana ben bu karşında görmüş olduğun tüm gençlerin babaannesiyim seninde babaannenim artık. Neyse benim seninle konuşmak istediğim başka bir konu var.

-Buyur babaanne.

-Bak kızım geldiğin günden beri halin hareketin saygın sevgin gözümden kaçmadı. Eğer aklında ya da kalbinde birisi yoksa ben senin için birini münaasip gördüm tabi sende istersen.

-Benim aklım da kalbim de boş babaanne ama benim benim için uygun gördüğün kişi kim?

-Şu tam karşında oturan Mehmet varya ona almak istiyorum seni. Kızım benim için Yusuf neyse Mehmet'te odur ikisini birbirinden asla ayırmam. Mehmet çok küçük yaşta geldi bizim kucağımıza Dila annelik etti Yahya'da babalık, Yusuf'ta kardeş oldu Mehmet'e. Benim için de öz torunum gibidir Mehmet. Bak bunları onu övmek için söylemiyorum elbette kötü yönleri var onun da hatasız kul olmaz tabi ama önemli olan hatalarını kusurlarını fark edip kendini bilmektir. Bir kaç gündür izlenimlerime göre dinine bağlı birisin beş vakit namazını kılıyorsun. Düzenli olarak okumalarını yapıyorsun ve kimseye karşı saygıda kusur etmiyorsun. Mehmet için tam senin gibi bir eş düşündüm hep, bak Yusuf'uma Allah Elif'im gibi bir eş nasip etti, hep dua ettim "Allah'ım Mehmet'ime de Elif gibi bir eş nasip et" diye. Allah karşımıza seni çıkarttı, Mehmet seni görmüş beğenmiş ve seninle evlenmek istiyor niyetini amcasına söylemiş amcası da bu konuşmayı benim yapmamı istiyor. Şimdi güzel kızım benim torunumla evlenmeyi kabul eder misin? Hemen cevap vermene gerek yok yarına kadar düşün taşın.