Kader Kilidi

YENİ ARKADAŞ

Kır kalemin ucunu. Bundan sonraki yolculuğumuz aşk yolculuğudur. Aşkı kalem yazmaz ki kitaplarda bulasın. (Şems-i Tebrizi)

ELİF

Bugün sabahtan beri konakta hazırlıklar bitmiyor, Sultan abla, Sevda ve Zülal yeni gelecek kız için oda hazırlıyor. Dila annem ve bende yemek hazırlıyoruz, bu akşam tüm aşiret büyükleri bize gelecekmiş, yeni gelecek kızı aşiret büyükleri teslim edecekmiş. O yüzden akşam için her şey kusursuz olmalıymış. Berçem babaannem çok titiz bu konuda. Kadınlar için salon ve erkekler için de bahçe hazırlandı. Bütün gün oraya buraya koşuşturmak yordu bizi baya.

En sonunda akşam oldu, Yahya babam, Yusuf ve Mehmet konağa geldiler. Aradan 10 dakika geçmeden aşiret büyükleri ve bizim konağa gelecek kız geldi. Aşiret büyüklerine Yahya babam, Yusuf ve Mehmet karşıladı. Aşiret büyükleri yerleştikten sonra, Berçem babaannem, Dila annem ve bende gelenlerin eşlerini karşıladık. Bizde kadınlar olarak salona geçip sofraya oturduk, bizde kalacak olan kızda yanımızdaydı, ama yemek boyunca ağzından tek kelime çıkmadı, neler yaşadı kim bilir Allah'ım yardımcısı olsun. Yemekten sonra evin görevlileri sofrayı toplamaya başladı, ne yazık ki ben gelin ağa olduğum için toplumda iş yapmıyorum, ne kadar tuhaf adetleri var.

Yemekten sonra çay kahve faslı derken gece bitti herkes dağıldıktan sonra konakta sadece, Mehmet kaldı. Yahya babam tüm ev halkını bahçedeki kamelyaya topladı. Yeni gelen kızı yanına oturttu ve konuşmaya başladı;

-Bakın bu Rozerin, artık burada kalacak biliyorsunuz zaten hepiniz. Bundan böyle Rozerin benim Elif'ten sonra ikinci kızım. Ne zaman ki istediği sevdiği birisi karşısına çıkarsa o zamana kadar bu konağın kızı, anlaşıldı mı?

Herkes onayladıktan sonra, ben kahve yapma bahanesiyle Rozerin'i alıp mutfağa geçtim. Korkulu gözlerle bana bakıyordu;

-Seni korkutacak bir şey mi yaptım Rozerin?

-Yok gelin ağam olur mu öyle şey, ben sadece kendimi garip hissettim.

-Bak canım senin neler yaşadığını biliyorum, benim evliliğimde az çok seninkine benzer bir hikayede oldu.

-Ama gelin ağam nasıl olur öyle şey, Yusuf ağam seni çok seviyor bakışlarından belli, sana bakınca gözleri parlıyor, sende çok seviyorsun onu ben anladım.

-Öyle ikimizde çok seviyoruz ama bu günlere gelene kadar neler çektik. Bak güzelim senin burada yabancı hissetmemen için elimden geleni yapacağım ama lütfen sende bana yardım et tamam mı?

-Nasıl yardım edeyim gelin ağam?

-İlk önce bana gelin ağam değil, Elif demeni istiyorum, adım Elif benim gelin ağa değil.

-Olur mu öyle şey sonra millet ne der?

-Ya canım sende milletin yanında gelin ağam dersin konaktayken Elif dersin, lütfen Rozerin sende bana gelin ağam deme benim burada hiç arkadaşım yok bana arkadaş olursun işte fena mı?

-Tamam o zaman sen nasıl istersen öyle olsun.

Kalktı bana sarıldı ve tekrar konuşmaya başladı,

-Demiştin ya hani bende senin yaşadığına benzer bir şey yaşadım diye ne yaşadın ki? Tabi çok özel değilse.

Rozerin'e tüm olanları anlattıktan sonra kocaman gözlerle bana baktı.

-Vaaayy be gelin ağam neler yaşamışsın böyle?

-Rozerin ne anlaştık ama hani Elif diyecektin?