Açlığa sabredersin adı 'ORUÇ' olur.Acıya sabredersin adı 'METANET' olur.İnsanlara sabredersin adı'HOŞGÖRÜ' olur. Dileğe sabredersin adı 'DUA'olur. Duygulara sabredersin adı 'GÖZYAŞI' olur. Özleme sabredersin adı 'HASRET' olur. Sevgiye sabredersin adı 'AŞK' olur. (Hz.Mevlana)
ELİF
Gece erken yattığımız için sabah namazdan sonra Yusuf ve bende uyuyamadık güneş doğana kadar Kur'an-ı Kerim okuduk, Allah'ım sana ne kadar şükretsem az bana Yusuf gibi salih bir eş nasip ettin. Günaydıktan sonra Amine babaannemin odadan çıktığını duydum, sanırım kahvaltı hazırlayacak, hemen arkasından bende odadan çıkıp mutfağa gittim;
-Hayırlı sabahlar Amine sultan.
-Hayırlı sabahlar güzel kızım. Hayırdır niye bu kadar erken uyandın yoksa gece uyuyamadın mı?
-Yok babaanne Allah'a şükür çok rahat uyudum, gece erken yattık ya ondan sabah namazdan sonra uyku tutmadı.
-Anladım kızım ee iyi madem hadi kahvaltıyı hazırlayalım.
Amine babaanneyle birlikte kahvaltıyı hazırladıktan sonra Yusuf ve Ömer dede bizim yanımıza geldi, beraber kahvaltıyı yaptıktan sonra Yusuf, Ömer dedeyle birlikte köyün camisine gitti, bugün Cuma olduğu için sabahtan gidip camide Kur'an-ı Kerim okuyacaklar, sonra Cuma namazını kılıp bizim yanımıza gelecekler. Yusuf ve Ömer dedeyi gönderdikten sonra bizde Amine babaanneyle birlikte kahvaltı sofrasını topladık bulaşıkları yıkayıp yaylaya çıktık. Amine babaanne bana Karadeniz'e uygun kıyafetler giydirdi. En sonunda yaylaya vardığımızda genç yaşlı herkesin çay topladığını gördüm. MaşALLAH buradaki yaşlı teyzelere hiç yaşlarını göstermiyorlar. Amine babaannem benim elime bir çay makası verip nasıl kullanacağımı anlattı. Haydi Bismillah deyip işe giriştim. Uzaktan çok kolay görünse de aslında çok zormuş. Düşe kalka öğrendim sonunda sağ olsun oradaki kızlarda çok yardım ettiler bana. Yaylada işimiz bittikten sonra eve geldik. Yusuf ve Ömer dede bizim yanımıza gelememiş, camide tadilat olduğu için namazdan sonra tüm herkes toplanıp yardım etmişler.
Eve geldikten sonra hemen yemek hazırladık, akşam olmak üzereydi. Yemekler hazır olduğunda oturup Yusuf'u ve Ömer dedeyi beklemeye başladık bu arada Amine babaanneyle muhabbet ettik. Konuşması beni çok etkiledi en çokta söylediği bir cümle.
"Bak kızım; bugün, Âişe olmalısın ki; zina yağmurundan kupkuru çıkasın. Bugün, Safiye olmalısın ki; bir düşmanla karşılaşınca ne yapacağını şaşırmayasın. Bugün, Sümeyye olmalısın ki; inandığın değerler uğruna ölümü göze alasın. Bugün, Nesibe olmalısın ki; yarın bedenine aldığın kılıç yaraları canını yakmasın. Bugün, Zeyneb olmalısın ki; ahir zamanda cihad etmeyi bilesin. Bugün Fatıma olmalısın, Eslem, Hatice, Esma, Âmine, Ümmü Gülsüm, Sümeyra, Habibe, Hafsa...
Unutma; zulüm bu coğrafyadan gidecekse, onu sen kovacaksın. Çünkü; kadın düşerse toplum düşer. Ve kadın dirilirse, ümmete Hamzalar, Ömerler, Fatihler doğar."
Ne kadar da haklı. Amine babaannenin sohbetine doyum olmuyor o kadar güzel konuşuyor ki, İslamı o kadar güzel anlatıyor ki durup düşündükten sonra binlerce kez şükür ediyorsun iyi ki Müslümanım diye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader Kilidi
SpiritüelBir tarafta Rabbine meftun bir kız, diğer tarafta hayatında her istediğini elde etmiş bir adam. Elif Korel İstanbul dışında hiç bir yere gitmeyen bir kız Mardin'e gittiği zaman nelerle karşılaşacak. Yusuf Baturalp bir takım şartlar koyarak evlendiği...