Miraç yabancısı olduğu evin misafir odasında sakalları ile oynuyor dizlerini sallıyor dudakların ısırıyor stresten. Ev halkı başka bir odada.Miraç ve Efruze'nin konuşup ne karar vereceklerini bekliyorlar.Efruze en yakın arkadaşı Zehra'yı çağırmış.Zehra hazırlanması için yardım ediyor ona.Efruze'yi rahatlatmaya sakinleştirmeye çalışıyor.Efruze'de Miraç gibi kendini yiyip bitiriyor. Tam İsyan ve itiraz edivericekken, yengesi Hazal girdi içeri Tebessümle:
- canım hazırsan geçelim mi?
Efruze Zehra'ya İmdat der gibi baktı.
Zehra gözlerini kaçırarak Hazal'dan yana:
- Evet evet Geç bile kaldı.heyecanlı Sadece biraz.
Hazal "olur o kadar" diyerek Efruze'nin koluna girdi ve Miraç'ın olduğu odaya geldiler.
Miraç ani bir hareketle başını öne eğdi.
Efruze'de gözlerini ve başını eğerek ona bakmadan oturdu rastgele.Hazal ayakta kaldığı gibi bu çıkmaz işin içinde arada da kalmıştı.
Zehra Miraç'ın dış görünüşüne yönelik över gibi beğendim dercesine Efruze'ye bir işaret yaptı.Ardından Hazal'ın kolundan tutup "biz çıkalım"dedi...
Dakikalar geçmişti. İkiside aynı odada yapayanlızdı.Birbirlerinin en fazla ayak uçlarına bakıp gözlerini kaçıryorlardı.Buna bir son vermesi gerektiğini düşünerek Miraç:
- Ne söyleyeceğimi bilmiyorum derken Efruze'ye doğru kaldırdı başına. Efruze'nin başı önünde ellerini dizlerine kenetlenmiş o mahcubiyeti Miraç'ın hiçbir şey konuşmasına yol açtı. Çekmedi gözlerini. Efruze'nin yere kitlenmiş gözlerine, o simsiyah kirpiklerine, bembeyaz teninde parlayan simsiyah Kaşlarını, başörtüsünü, Narin ellerini seyrediyor güzelliği Miraç'ın mest ediyor fakat Miraç yenik düşmemek için kendisi ile savaşıyor. Ilk kez bu kadar güzel bir kız oturuyor karşısında aynı zamanda ürkek ve mahcup.Giyinişiyle ağırlığını koymuş, digerlerine benzemiyor o evet Miraç bunun farkında ama evlilik Miraç'a göre değil. Böyle ciddi ortamlar hiç onluk degil.
Uzun boylu, geniş omuzları, esmer teniyle etkileyici sesiyle her kızı büyüleyen Miraç, Efruze'nin karşısında eziliyor, mest oluyor, konuşacak bir şey bulamıyor. Kaçıp gitmek isterken, kalıp biraz daha görmek istiyor onu. Daha öncede görmüş olmalı. Böyle zarif bir güzellik gözden kaçamazdı. Nerede görmüştü. Hatırlamaya çalışıyor Miraç.Hazal ablasının nişan gününde, yanında geçip gitmişti. Bir keresinde Miraç'ın babasına çay ikram ettiğini anımsıyor...Başka...Başka yok....
Hatırladığıyla aynı kişimi bu...Başkası olabilir mi? Cihan'ın başka kardeşi yok ki. Aynı kişi pekalada nasıl fark etmez.
Şuan ki duyguları nasıl hissetmez.
Miraç iyice kayboldu kendi içinde.Biranda Efruze gözlerini dikti Miraç'a onun dudaklarından dökülen her söz şarkı misali Miraç'a sanki. Yarım bir tebessümle bekliyor onun konuşmasını. Hem gözleri de gözlerine teşrif etti nihayet.... güzellikteki minik eksiklik tamamlandı sanki. Efruze biraz Şaşkın Miraç'ı gördüğü andan beri. Aynı şeyleri O da düşünüyor. Daha önce gördüğü genç bu muydu? Efruze o olamaz diye ihtimal vermiyor. Biliyor ki o evet o ama böyle yakışıklı mıydı?
Efendi miydi? Efruze'nin gönlüde Miraç'a kaydı sanki ama onca önyargıdan sonra kendinden kaçıyordu sadece. Efruze kendisini bekliyordu bir şey anlatacaktı, toparladı kafasında ve gözlerini kaçırarak titrek bir sesle:
-Ben evlenmeyi düşünmüyorum. Hazal yengemi kıramadığım için kabul ettim görüşmeyi.
Miraç çocuk gibi büzdü dudağını. Zaten istemiyordu neden hüzünlenmişti ki ya da şaşırmıştı bu kadar.
Efruze devam etti:
-Nasip kısmet bu işler. Allah nereye dikerse orada çiçekleriniz. O'nun dediği olur.
Miraç başını salladı, alaycı bir tavırla :
-Evet Allah'ın dediği olur.
.......
Efruze Zehra'yla odasındaydı. Zehra Efruze'nin konuşmasını bekliyordu saatlerdir. Dayanamadı daha fazla:
-Ah çatlatırsın insanı Efruze söyle artık.
Efruze ayağa fırladı odada voltalıyor:
-Ne söylüycem ya. Kendini beğenmiş ukâlânın teki. Tek kelime etmedi. Hâvâlı ukâlâ bir şey zoraki gelmiş.
-Eee sende zaten zora ki kabul ettin.
-Aynı şey mi? Annesi oğlum istiyor demiş o bir haber.
- Heyecanlıdır belki Hem o rızası ile gelse de senin istemiyordun ki!
- Evet istemiyordum... istemem de zaten... kasıntı, bildiğin gıcık bir şey görmen lazımdı.
- Gördüm Ben göreceğimi çocuk bir içim su.
- Hiç de bile
- Hadi oradan sen de beğendin
- Beğenmek başka. Ama görseydin Allah'ın dediği olur diyor ağzında bu kadar mı Emanet olur bir cümle
- Beğendin yani ee tamam Sen öğretirsin her bir şey emanet olmaz...
- Evet beğenebilirim belki ama sevmek.... sevmek başka birşey....
![](https://img.wattpad.com/cover/194371601-288-k430923.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mektum
ChickLitHayatta insanların odaklanacağı tek şey kendi mutluluğudur başkalarının söylemleri değil...İnsanın kulak tıkaması gerekirken umutsuzluğa kucak açmasının getirdiği bir hikaye🍂