"İyi misin şimdi?" Chanyeol omuzlarını silkip başını iyice masaya eğdi. Üzerindeki kapüşonu kafasına geçirdiği için yüzünü göremiyordum, o da inat etmiş gibi bana bakmaktan kaçınıyordu.
"Chanyeol-"
"Kapat çeneni." Jongin'in başımızda durup sıkılgan ifadesiyle konuşmasını kestim, gözlerim hala Chanyeol'un üzerindeydi. Depodan çıktığımızdan beri konuşmamıştı.
"Ya Baekhyuuun." Jongin yanıma oturmadan önce bacaklarını birkaç kez yere vurdu. "Biz nereden bilelim depoda elektriklerin kesileceğini? Barıştırmaya çalışıyorduk sizi. Yemin ediyorum suçumuz yok."
"Lan insan depoya mı kilitler barıştırmak için?" Hışımla ona döndüğümde dudaklarını büzüp sandalyesini benden uzaklaştırdı.
"Chanyeol-" Elimi elinin üzerine koymamla elini çekmesi bir olmuştu. Sehun ve Jongin'e olan sinirime bir de Chanyeol'un tavrı eklenince bir küfür mırıldanıp ayaklandım.
"Ne haliniz varsa görün ya."
"Ya! Hyung, nereye?" Jongin'in arkamdan seslenmesini umursamadan bulunduğumuz kafeden çıktım.
***
PLoey:
Baekhyun
Vardın mı evine
Neredesin?
Neden çocukların telefonlarını açmıyorsun?
BaekhyunBildirimden gelen mesajları okuyup elimdeki telefonu kenara bıraktım. Bugün yeterince tartışmıştık ve ben hala sinirliyken onunla konuşmak istemiyordum, eğer konuşursak ikimizin de kırılacağını biliyordum çünkü.
Uyursam geçer mantığıyla gözlerimi kapatmam ve kapının zilini duymamla açmam bir olmuştu. Az önce gelen mesajlardan sonra kapıyı ısrarla çalan kişiyi tahmin etmek çok da zor değildi.
Uzandığım yataktan hızla kalkıp aşağı indim. Annemi kapıyı açmak üzereyken yakalayıp mutfağa çektim.
"Gelen Chanyeol sanırım. Oysa sakın evde olduğumu söyleme. Dışarı çıktı de. Hayır, eve hiç gelmedi geziyor herhalde de."
"Oğlum buradasın ya. Niye yalan söyleyeyim çocuğa?"
"Boş ver şimdi sen onu. Dediğimi yap sadece." Kolundaki tutuşumu gevşetip ciddiyetimi anlaması için gözlerinin içine baktım.
"Siz sabah da kavga ediyordunuz ama..." Annem kendi kendine konuşup kapıya doğru ilerlerken ben mutfağın kapısına yaslandım.
"Merhaba. Şey, Baekhyun evde mi acaba?" Chanyeol'un kapı açılır açılmaz konuşmasıyla gözlerimi halıya diktim. Endişelendiği sesinden belli oluyordu.
"Baekhyun.. Yok gelmedi eve. Dışarıda gezecekmiş sanırım." Annemin sesi resmen ben yalan söylüyorum derken sessizce alnıma vurdum.
"Aradı mı sizi? İyi miydi sesi?" Chanyeol sorularını sıralayıp duruyordu.
"İyiydi iyiydi. Gelir zaten o birazdan. Ben sana haber veririm." Birkaç şey konuştuktan sonra annemin kapıyı kapatmasıyla derin bir nefes bıraktım. Tam mutfaktan ayrılıp yukarı gitmek üzereyken annemin kulağımı çekmesiyle acıyla inledim.
"Anne! Ne yapıyorsun ya!" Kulağımı ellerinden kurtarmaya çalışarak eline tutundum.
"Niye yalan söyletiyorsun bana? Bak çocuk ne kadar endişelenmiş. Ara hemen çocuğu!"
"Tamam tamam arayacağım." Ellerinden zar zor kurtulup odama kaçtım. Bir elimle kulağımı ovalarken yatağıma uzandım.
"Aramayacağım işte." Sessizce söylenip arkamı döndüm.