10.bölüm

33 9 5
                                    

-Arel sakin ol! Raporu müdüre verdim . Iyi gözükmüyorsun. Hiçbir ilaç yapmayacağım. Sadece 1 ders dinlenmen gerek.

Bu seslerle uyanmıştım. Karşıdaki ses:

-O hala burda mı?

-Eğer uyandıysa sınıfına dönecek ama uyanmadıysa 15 dakikaya uyanır.

Sesler yakınlaşıyordu. Hemen gözlerimi kapattım.

-Hala uyuyo. Sakin ol ve dinlen.

Hemşire fısıltıyla konuşurken telefonu çaldı. Hemen odadan çıktı. Kapının kapanıp kapanmadığını anlamasamda ne olur ne olmaz diye hala gözlerimi kapalı tutuyordum.

Yarım dakika bile olmadan kapı büyük bir gürültüyle çarptı. Büyük ihtimal Arel her kimse o çıkmıştı.

Kapının çarpmasıyla yerimden fırlarken başımın dönmesiyle ve kolumdaki serumdan haberim olmadığından yere yapıştım. Çok büyük bir gürültüyle serum askısı üzerime düşerken kolumdaki serum çoktan çıkmıştı. Canım fena halde yanarken komodindeki bazı şeyleride düşürdüğümden dizim kanmıştı.

Acıyla aaaah! çekerken kapı birden açıldı. Gelen Bay Siyahtı. Yani Arel. Demek Bay Siyah'ın adı Areldi. Telaşla:

-Ne oldu? İyi misin?

-Diziim!!

Diye bağırırken elimden tutup beni yatağın üstüne kaldırmaya çalıştı ama ben bir çocuk gibi direniyordum. Gözlerimden yaşlar akarken kapıya koşup hemşireye baktı ama sonra küfür mırıldanıp beni belim ve bacaklarımdan kavrayarak yattağa oturttu. Dizim fazlasıyla kanarken :
-Çok acıyo!

-Tamam. Sakin ol! Pansuman yapalım. Çok derin değil.

Hemen kalkıp bi pamuk buldu. Daha sonra ılık suyla ıslatıp dizime değdirdiğinde bağırmamla üfleyerek tekrar değdirdi. Bu biraz rahtlatsada hala canın yanıyordu. Hızla pansuman malzemelerini getirirken canımın daha çok yanacağını bildiğimden:

- Ona gerek yok. Teşekkür ederim.

-Saçmalama mikrop kapar. Bende meraklı değilim pansuman yapmaya.

Bu çocuk yardım ederken bile kaba davranabiliyordu. Kesinlikle Simru haklıyd...

-SİMRUU!

Aklıma bir anda gelince telaşla kalkmaya yeltendim fakat  Bay Siyah beni tutup:

-Kızım sen deli misin? Niye ikide bir aniden kalkıyosun? Hem Simru kim?

-Arkadaşım. Bir anda fenalaştı. Ambulans geldi sonra ağaca dokundum başka bir şey hatırlamıyorum.

-Ağaç mı? Iı.. arkadaşını götürdüler hastaneye birazdan ögrenirsin durumunu önce pansuman yapalım tamam mı?

Kafamı tamam anlamında  sallamıştım.

Simru'dan bahsetmemle yüzü düşmüştü. Sanırım Sinru'nunki gibi üzücü bir olay yaşamıştı.

-Bu biraz acıyabilir. Aniden kalkma yeter. Dayanmaya çalış.

Pamuk dizime yaklaşırken iç çekip kafamı öbür tarafa çevirirken gözlerimi sımsıkı kapattım.

-Daha değdirmedim bile.

-Olsun şimdiden acıyo. Bir an önce yapta kurtulayım.

Bunları söylerken hala kafamı yana çevirmiş duruyordum. Pamuk dizime değerken acıyla bağırdım.

-Aaa! Duuur!

Üfleyerek yapsada çok acıyordu. Acıdan elimle elini itip:

-Çok acıyo ben yapsam?

BARLAS: Sır (Ara Verildi.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin