14🍳

2.6K 338 150
                                    

Yapabilirsin Choi Yeonjun, yapabilirsin!

Çocuklarla biraz konuştuktan sonra tüm cesaretimi toplamıştım. Bugün Soo Ah'a açılacaktım. Daha fazla kendi kendime yaşamayacaktım bunu. Reddetse bile haberi olmalıydı en azından.

yeonjun: Soo Ah selam.

kwonsooa: Selam.

yeonjun: Dışarı çıkmak ister misin?
yeonjun: Şey, sana söylemek istediğim şeyler var.

kwonsooa: Ah hep birlikte mi? Ji Dam'a haber vereyim mi?

yeonjun: Hayır hayır!
yeonjun: Yalnızca ikimiz, çocuklar gelmiyor.

kwonsooa: Pekala, nerede?

yeonjun: Kangyeal parkında buluşalım.

kwonsooa: Beni meraklandırıyorsun Yeonjun-shii

yeonjun: 😂
yeonjun: Orada görüşürüz~

*****

Her zaman güzeldi, hep tatlıydı.

Karşıdan gülümseyerek gelirken kalbimin atışlarını duyabilirdi diye korkuyordum. Yanıma oturana kadar kendime gelebilmiş değildim.

"Selam~"

"Oh selam."

"İyi misin? Neden bir anda buluşmak istedin?"

Derin bir nefes alıp bankın yanındaki büyük kutuyu ayaklarının önüne bıraktım. Şaşkınlıkla dudaklarını büzdü.

"Bu ne?"

"Açmayacak mısın?"

Başıyla onaylayıp kutuyu açtı ve içindeki Gudetama yastığını elleri arasına aldı. Gülümsedi "Şirinmiş!"

Yapabilirsin Choi Yeonjun, yapabilirsin yapabilirsin.

Derin bir nefes alarak kollarındaki yastığı ortamıza bıraktım ve ellerini tuttum. Şaşırıyordu belli, daha fazla uzatmayacaktım.

"Notu yazan bendim."

Gözlerini kırpıştırdı.
"Ne? Nasıl?... S-sen olamazsın."

Kaşlarımı çattım.
"Neden?"

"Dün Oh Jun Hyuk bana itiraf etti. Notu yazanın o olduğunu söyledi, ama onu reddettim."

Piç herif, kaşla göz arasında ne haltlar çevirmiş.

"Soo Ah... Sendeki not, Gudetama'mdan çok hoşlanıyorum. Ben yazdım. Diğerinin Jun Hyuk olduğunu biliyorum."

"Gudetama... Ben mi oluyorum?"

Güldüm, başımla onayladım.
"Uzun zamandır beklediğim için üzgünüm, bu işlerle pek iyi değilimdir." dudaklarımdan çıkan her kelimeyi dikkatle dinliyordu. "Senden hoşlanıyorum... Kwon Gudetama."

Şirince güldü ve başını aşağı eğdi. İçime su seprilmişti. Reddedeceğine neredeyse emindim gelmeden önce.

Tekrar bakışlarımız buluştuğunda ellerini ellerimden çekip boyuma sarıldı.

Öylesine güzel bir an, öylesine hoş bir histi ki yeniden doğmuş gibiydim onunla beraber. Onunla var olmuştum sanki.

Ellerimi beline koyup kokusunu içime çektim. Resmen bebek pudrası kokuyordu. Daha sıkı sarıp tanrıya defalarca şükür ettim.

Geri çekildiğimizde gülümsediği için belirginleşen gamzesine takıldı gözlerim. Yaklaşıp o minik çukura öpücükler bıraktım. Ardından yanağını ısırdığımda gülerek beni itti.
"Yah!"

Bugüne kadar yapmak istediğim ne varsa hepsini gerçekleştiriyordum sanki.

"Ama, neden daha önce söylemedin?"

"Nasıl yapabilirdim? Genellikle uyuklayan, uyumadığı zaman devamlı esneyen ve gününü ramen yiyerek geçiren bir kıza açılmak cesaret gerektiriyordu."

"O kadar çok mu uyuyorum ya?"

Güldüm. "Sana açılamıyordum çünkü adımı bile bilip bilmediğinden emin değildim."

"Tabi ki biliyordum! O kadar da değil."

"Kızma~"

Aylardır bu anı beklemiş gibi huzura kavuşuyordum. Yaklaşıp burunlarımızı birbirine sürttüm. Anında gülümsediğinde burnunun ucuna bir öpücük bıraktım.

Bu sefer gerçekten benim Gudetama'm olmuştu.





AYAYAYAY BEN BÖYLE ŞEYLER Mİ YAZIYORMUŞUM YAV SHCJSLSŞ

gecekspresi
Sana ithaf olsun bu bölüm civciv reis🐥💛

Soobin ile Ji Dam için ayrı bir kurgu yazma fikri aklıma yattı aslında ama şöyle de yapabiliriz bakın; Özel bölümler yazarım bu hikayeye,  SooDam içerikli olur.

Sizi seviyorumm
💛💛

 Gudetama! | Choi YeonjunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin