Sadece ay ışığında parlayan yıldızıma baktım.Eskiden bana çok uzak olan bu yıldız şimdi tam karşımdaydı.
Hızlıca ayağa kalktım, çok heyecanlanmıştım.Tüm vücudumu saran bu tatlı duygunun yüzüme vurduğuna emindim.Karşımda duran meraklı gözlere baktım.O an tüm dünyayı bu iki göz aydınlatıyormuş gibi hissettim.Ve şimdi...Bu gözler benimkilerle birleşmiş kalbimi aydınlatıyordu.Hızlıca cevap vermem gerektiğinin farkındaydım.Ama hemen konuşamadım, önce inlemeye yakın bir ses çıkardım.
"Haklısın...Çok yorulmuştum"
Duraksadım.Ne söylemem gerektiğini bilmiyordum.Konuşmayı her zaman olduğu gibi kurtarıcım devam ettirdi.
"Sanırım seni her zaman şaşırtıyorum.Ve sen her seferinde şaşkın bir şekilde bakıyorsun"
Bu sözlerle gerçekten çok utanmıştım.Oysa çok rahat gözüküyordu...Fazla rahat...Bir adım daha yaklaştı ve ellerini korkuluklara dayadı.Artık dahada yakınımdaydı.Aptalca gülümseyerek devam etti.
"Ama ben artık bu şapşal bakışları istemiyorum.Ben artık sadece idolün değilim.Artık hem komşuyuz hemde..."
Küçük bir an için duraksadı.Sözlerinin devamını merak etmiştim.Kalbimde anlamsız bir kıpırtı hissettim.
"Arkadaşız.Buna alışmalısın."
Hissettiğim bu garip duygunun adını tam olarak bilmiyordum.Sanki hayal kırıklığına uğramıştım.
Tabikide arkadaşız.Başka ne bekliyordun ki?Gülümsemeye çalıştım ama zorlanıyordum.Ve bunun nedenini bilmiyordum.
"Evet arkadaşız."
Bende bir adım öne atarak ona yaklaştım.
Nasıl bu kadar cesur olabildim..."Arkadaşım olduğun için minnettarım.Ve diğer herşey içinde.Yardımların için...Yanımda olduğun için...
En önemlisi idolüm olduğun için teşekkür e~"
Konuşmamı devam ettiremedim.Çünkü tam dudaklarımın üzerinde idolümün parmakları vardı.Bu nazik baskıyla donup kalmıştım.Artık istesemde konuşamazdım.
"Şşş...Bundan sonra hiçbir şey için teşekkür etme.Arkadaşlar birbirlerine karşılıksız yardım etmeli."
Heyecamı yitirmiştım,artık ne hissetmem gerektiğini bilmiyordum.Gözlerimi kırpmadan tam gözlerinin içine bakıyordum.Titreyen vücudumu geri çektim.
"Kahve içer misin?"
Bu büyülü anı bütünüyle bozduğumun farkındaydım.Ama daha da ileri gitmekten,kendimi tutamamaktan korkmuştum.Islak saçlarımı geri attım.
"Evet evet!Kahve iyi olur!Ben hemen gelirim."
Arkamı döndüm ve kapıya yöneldim...
O an içimde anlamsız bir korku duydum.Sanki şu ana kadar yaşadığım herşey,tüm anılarım güzel bir rüyadan ibaretmiş gibi hissettim.Sanki arkamı dönersem her şeyi kaybedermişim gibi...
Kapıya geldiğimde durdum ve arkamı döndüm.
"Beni bekleyebilir misin?Döndüğümde sen..."
"İhtiyacın olduğunda ben her zaman burada olacağım.Senin için..."
Tam olarak duymak istediklerim bunlardı.Kendimi çok özel hissettim.Onun varlığını hissetmek çok güzeldi.Aslında onun varlığı kendimi güvende hissettiriyordu.Tam başımın üstünde bir meleğe sahipmişim gibi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IN YOUR EYES
FanfictionSae Jin... Siyahı pembesine karışmış... Gerçeği hayaline dalmış... Arkasında sevdiği bir adam, onun daimi koruyucusu, gerçeği, her şeyi olan... Gözlerinde ise bir hayal... Bir yıldız var uğruna gökyüzüne tırmanacağı... Bu yıldız... Gülüşüyle kalbini...