multi; gıfta sarılmayı dikkate alın lütfen 🙏
Asya KİREMİTÇİYerde genç bir çocuk. Çocuğun üstünde ondan daha genç bir çocuk daha. Arkalarında ise minyon bir kız. Resmen şeytan üçgeni. Çok korkmuş gibi. Ben olayı son hızla çözmeye çalışıyorum ama anlamlandıramıyorum. Kim kimi niye dövüyor, ben neden vurdum yada kime vurdum. Ben çocuğa vurduktan tam 5 dk sonra düşüncelerimden sıyrıldım. Kızın yanına gidecektim. Buradaki haklı olan kişiyi sadece o biliyor.yanına yaklaşmaya çalıştıkça geri geri sürünüyor. Sanırım korkuttum onu. Şiiit sakin ol sana yardım etmek için vurdum tamam mı sadece yardım edeceğim sakin ol lütfen diye uysal çıkması için çalıştığım sesimle söyledim. Kız tepki vermeyip aksine imdaat ! Diye bağırınca bende kayışlar koptu. Şuan zaten kafam dolu bir de burda ne oldukları belli olmayan tiplerle vakit geçirmeye meraklı değilim. Hiç oralı olmadan iskele gibi yerin altından çıkmak için yürümeye başlamıştım ki kız arkamdan bekle diye fısıldadı. Kendisinin bile zor duyduğuna eminim.
Arkamı dönüp yanına varacağım sırada dirsek attığım çocuğun altta dayak yediğini gördüm. Ve karşı taraf çok sert vuruşlar sergiliyordu. İşte şimdi bittin olum sen. Arkasından sırtına en sertinden bir uçan tekme indirdim. Sanırım bu onun nefesini kesmeye yetecektir. Ve sandığım gibi de oldu. Kısa bir an afallamanın ardından bana dönerek sen ne aptal birşeymişsin diyerek sanki bana acıyormuş gibi baktı. Bana kimsenin acımasına gerek yok. Çocuktuk geçti bitti gitti işte. Onun sol gözüne en güzelinden bir yumruk daha ve tam isabet. Ayağa kalkıp kendini toparladı bu süreçte ben de yerdekine bakıyorum fakat o zor ayaklanacak gibi. Ben ona bakarken dudağımın kenarına sert bir yumruk geçirdi.
Acımamıştı. Acımazdı ki. İkinci bir hamle yapıyordu ki kafamı geri çekip tekme attım. Vaayy hatuna bak diyen sesi duyduğumda kafamı yana çevirdim ve bir yumruk daha. Hay ben senin. Neyse etrafımda nerdeyse 15 tane adam var. Hadi 5-6 tane olsa atlatırım da bu kadarı sanki fazla gibi. Ne yapacağımı düşünürken hepsi üstüme doğru gelmeye başlamışlardı. Yerdeki biraz toparlamıştı fakat şuan işime yaramazdı. Kız zaten korkudan kekeliyor. Anlaşılan yalnızız her zamanki gibi. Tam bir tanesi atağa geçiyordu ki duyduğum sesle hafif bir gülümseme firar etti dudaklarımdan. Gelmişti. az önce yanından kavga ederek ayrılmıştım ama şimdi kafam ve beynim uyuşmuş gibiydi.
Yanıma doğru yürümeye başladı arkam ona dönüktü o yüzden yüzünü göremiyordum. Ama içimde tarif edilemez duygu yine kendisini gösterdi.
Yanıma geçti. Ama diğer yanıma da başka birisi geçti. Yoksa.Diğer tarafa kafamı çevirdiğimde Selimi gördüm. Şuan burda ölsem umrumda olmazdı eminim. Yüzümdeki gülümseme hala devam ediyordu. Bir ilk. Selim bana doğru dönüp ilk kez normal insanlar gibi gülüyorsun dedi. Evet. İlkti benim için. Selim ellerini çıtlatırken buğraya döndüm. Sanki biraz daha yakışıklıydı bugün. Saçları biraz daha kabarık gözleri biraz daha karanlık. Olsun. Ne diyorum ben ya. Silkelendim.Fotoğraf; Buğra göloğlu☝️
Etrafımdaki adamlar bize mal gibi bakarken selim noldu dercesine dalgayla kafasını salladı. Çok mutlu olmuştur şimdi. Buğra kulağıma yaklaştı. Nefesi tenime nüfuz edince titredim. Sonuçta her gün nefes hissetmiyorum boynumda öyle değil mi ?
Biraz daha yaklaştı. Dudakları kulağıma teğet geçiyordu resmen. Kalbim. Ahh. Sanırım dejavu yaşıyoruz ama karakterler yer değiştirmiş olmalı dedi. O sırada tam o geceyi düşünüyordum ki gelen sesle iptal oldu. Siz nerden çıktınız lan dedi. Buğra yarım ağız gülerek sen nerden çıkmıştın hıyar dedi. İstemsizce gülme isteği geldi. Garip!
- Kes sesini orosbu çocuğu.Buğranın yüzünde ne alaydan ne de sakinlikten eser kalmadı. Bana dönüp soğuk ceset gibi sesle hazır ol dedi. Neye dememe kalmadan hızla gidip adamın ağzının tam ortasına yumruğu geçirdi. Tam o sırada diğeri ona vuracaktı ki tekmemle onu serselettim. Yanına varıp ensesine yapışıp kasıklarına dizimi geçirdim. Selim ikisini almıştı buğra ikisini bayıltmış ona küfür edeni dövmeye devam ediyordu. Hakkıdır. Öldürmesi için yardım bile edebilirdim. Ben elimin altındaki son adamı da halledince Selimin işini bitirmiş kızla erkek çocuğun yanına gittiğini gördüm. Buğra ise gözü dönmüş şekilde hala o adamı dövüyordu. Yerdeki silah dikkatimi çekti. Altın gibiydi aynı. Elime aldım. Çok da ağır değildi.
Selim ,siz burayı temizleyin ben bunları bi sakinleştireyim ,bir yerlere götüreyim dedi. Sonra bizim eve gel diyip göz kırptı. Dikkat et kardeşim...
Selimler uzaklaşmışlardı ama buğra hala kavga ediyordu.
Silaha bakıyordum elimdeki. Hoşuma gitmişti açıkcası. Arkamdaki hareketlenmeyle döndüm. Ama bir an kalbim durdu sandım. Buğraya silah doğrultmuştu. Hızla kolunun köküne ateş edip aynı anda buğra diye fısıldadım. Duymamıştı galiba. Ben bile duyamadım ki. Bana o kadar içten bir gülümseme gönderdi ki resmen korkumu unuttum. Korkmam da ayrı bir ironi. Aferin iyi nişancıymışsın dedi. Ona karşılık bile veremedim. En sonunda adamı bıraktı. ölmüştü resmen. Tam silahtaki parmak izlerini temizleyecektim ki ortalığı kaplayan siren sesiyle şoka uğradım.daha doğrusu uğradık. Ama bu-bu nasıl olur. Silah elimde kalmıştı. Kendim için değil ama buğra için korkuyordum. Onun arkası var mı yok mu bilmiyordum. Eğer o hapise girerse onu yaşatmazlar. Gözümden düşen bir damla soğuk sıvı ile kendime geldim. Göz yaşım bile soğuktu. Hala bana seslenen sesi uğultu gibi algılıyordum. Elimden sıcak bir el tutunca kendime geldim. Hadi diye bağırarak koşmaya başladık. Yakalanmıştık.Kumsaldan çıkıp karanlık sokaklarda koşuyorduk. Nereye gidiyorduk bilmiyorum ama peşimizden gelen polis arabaları hala gelmeye devam ediyordu. Buğra elimi daha da sıkı tutup şimdi biraz daha hızlanmamız gerekecek ama dayan tamam mı dedi. Elindeki silahı da daha sıkı tut.
En sonunda karanlık sokağın bir tanesinde köşe gibi biryere girdik. Yorulmuştum neredeyse iki saattir koşmaya devam ediyorduk. Karnımın ağrısı başlayalı bir saat oluyordu neredeyse. Ani bir hareketle durup inlediğimde Buğra bana baktı. Arkamızdan gelen yoktu ama sesi geliyordu sirenin. Şimdi olacaklardan sonra lütfen bana kızma dedi. Tekrar inlediğimde hay si*keyim böyle işi diyerek etrafına baktı. Önce elimdeki silahı alıp her tarafından tuttu. Ne yapıyordu bu. Ne yapıyorsun diye fısıldadığımda ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. Yakalanırsak onun parmak izi olacaktı. Tekrar inlediğimde silahı beline sokup küfür etti tekrar. Siren sesleri yaklaşırken üzerindeki kökten kollu tişörtünü hızla çıkarttı. Ne yapmaya çalıştığını anlayamıyordum. Sonra benim üzerimdekini de hızla çıkartınca eline dokundum. Korkma daha önce görmediğim şey değil dedi. Şu anda bunu düşündüğüne inanmıyordum ya. Tişörtünü bana giydirdiğinde kıyafetleri benzetmesin diye açıkladı. Baklavaları ... ilk kez dikkatimi böyle şeyler çekiyordu. Sanırım ağrıdan çünkü o da ilk kezdi. Polis aracı görüş açımıza girdiğinde Buğra belimden tutarak duvara yasladı. Heyecanım ağrıdan fazlaydı. Sanırım. Polisler araçtan inerken buğra bana doğru yaklaştı. Duvarla arasına sıkıştırdı. Göreneler bizi sevgili sanarlar veya da sapık düşünürlerdi. Sanırım polislere bunu kanıtlamaya çalışıyordu. Polisler bize doğru gelirken silahın belinde olduğunu unutmuştu. Veya da yakalanacağımız için kendini tehlikeye atıyordu.
Öncelikle polisler anlamsın diye kendimi biraz yukarıya ittirip ellerimi saçına doladım Kaskatı kesilmişti. Gözlerimi kapatıp sessiz ve sakince kokladım. Yine vanilyalı kokuyordu. Acıktım doğrusu. Sonra bir anda kolumu beline indirip dolayınca kıpırdanması da kesildi. Sanırım beklemiyordu. Elimi silahın üstüne çaktırmadan kapadım. Sanırım artık gözükmüyor. Polisler ise hala bize doğru geliyorlar. Buğra dudaklarıma doğru yaklaşıp lütfen affet diye fısıldadı. Ve sonra da o asla yapmamsı gereken şeyi yaptı.
...............,..................
UMARIM BEĞENİRSİNİZ ARKADAŞLAR. YAZIM YANLIŞLARI İÇİN KUSURA BAKMAYIN DÜZELTMELER YAPACAĞIM 💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennetin ters göğü: soğuk
Fiksi RemajaOlur olmadık zamanda ,olur olmadık yerde ve olur olmadık kişilerle ...