Aradan 2 gün geçti ne ali ile nede cenk ile konuşmuştuk bu konu hakkında ikisinede söylemiştim kalbimde aşka yer yok diye ve ikiside bu konuyu bir daha açmamışlardı yiyeceklerimiz bittiğinden yine yiyecek bulmaya çıkıyorduk haberlere bakmıştık ve son habere göre duvar örülmesi kesinleşmişti yani ölecektik bazı aileler yürüyüş yapıyor isyan ediyordu ama biz ölümü çoktan kabullenmistik annem savaş demişti planım tsunami oluncaya kadar savaşmaktı eğer tsunami küçük çaplı ise belkide kurtulabilirdik tabii bunu söyleyenin ali olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek
"Cenk bak şurada bir kaç dükkan var bir bakalım mı?"
"Oraya bakmadık mi zaten"
dedi ali. Biraz düşündüm
"o kadar çok yere baktık ki nereye bakıp bakmadığımızı hatırlamıyorum"
ali eliyle biryeri işaret ederken
"buraya bakmadık"
dedi ve hep birlikte gösterdiği yere ilerledik bir süre bakındık sonra kolları sıvayıp her taşın altına baktık yiyecek bulmalıydık hemde acilen bir çığlık duyduğumda koşarak geldiği yere yöneldim çığlık aliden çıkmıştı sanırım gördüğüm manzara o kadar trajikti ki öylece bakakaldım cenk de yanımdaki yerini alıp benim gibi izlemeye başladı bir kadın alinin koluna yapışmış öldür beni diye yalvariyordu ve aliyi sürekli sarsıyordu ali onu her ittiginde daha çok Aliye yapışıyor daha çok bağrıyordu Aliye doğru ilerleyip onu kendime çektim kadının parmakları aliden ayrıldığında bu sefer kadın bana yapıştı onu sertçe itip bir tokat attım sonunda kendine geldiğinde yerde ağlamaya devam etti cenk koşarak yanımıza gelip
"neler oluyor"
diye sordu
"birsey olduğu yok bu kadın da diğerleri gibi çıldırmış işte olan bu"
"hadi gidelim burdan"
arkanızı döndüğümüzde kadın yine yapıştı Aliye gözlerimi devirdim ve kadını tekrar ittim ciddi bir ses tonuyla
"uzak dur!"
Dedim ve aliyi çekiştirip ilerlemeye devam ettim sonunda kadından kurtulduğumuzda
"bu neydi şimdi"
diye sordu cenk
"bilmiyorum"
dedim hiç yiyecek bulamamıştık aksam yine bir eve sığındık oturuyorduk televizyon açıktı ali kestiriyordu cenk yanımda oturuyor arada bir bana bir şeyler söylüyor sonra susuyordu uykum gelmeye başlamıştı göz kapaklarım ağırlaşırken cenk e
"uykum geldi"
dedim
"benimde.."
sonra bir anda bir sarsıntı hissettik korkulu gözlerle etrafa bakmaya başladım uzun zamandır deprem olmuyordu yaklaşık bir haftadır hiç deprem meydana gelmemişti cenkte de aynı bakışları gördüm ali hızla yerinden kalkıp yanımıza geldi
"buradan çıkmalıyız"
dedim cenk elimi tutup beni sürüklemeye başladı arkama baktım ali de peşimizden geliyordu dışarı çıkıp depremin bitmesini bekledik deprem bittiğinde rahatça nefesimi vermiştim ki sanırım rahatlamak için daha çok erkendi çünkü tsunami olacağını belirten o siren sesi duyuldu ali ve cenkle göz göze geldik suratımdaki acı ifadeyle gülümsedim ve ikisinede aynı anda sarıldım
"buraya kadarmış... sizi çok seviyorum ikinci ailem biz bunu hak etmedik..."
gözlerimden bir damla yaş akarken alide ağlamaya başladı cenk alamıyordu düşünceli ve üzgündü başka biri olsa bu radede kaçıyor olurdu değil mi ama bizim kaçacak yerimiz de yoktu ki gidecek bir yerimiz yoktu sığinabileceğimiz bir yer yoktu gelebileceğimiz en yüksek ve en korunaklı yerdeydik şu an çaresizce ölümü beklemekten başka elimizden bir şey gelmiyordu tsunaminin büyüklüğünü de bilmiyorduk ama tahmin edebiliyordum çünkü deprem oldukça büyüktü tsunami de deprem gibi büyük olmalıydı ve o kaçınılmaz an geldi sular dalga dalga taşarak bize yaklaşmaya başladı gördüğümüz an koşmaya başladık kaçacak yer yoktu şüphesiz dalgalar bizden daha hızlıydı amacımız bir ağaca bir yere tutunmaktı ölmemek için annemin istediği son şeyi yapıyordum son kez savaşıyordum okyanusun mavi suları artık mavi değildi rengini göremiyordum bile hava karanlıktı sadece suyun sesi duyuluyordu ve su kapkaranlık gözüküyordu bir siyahlık bizi yutmaya çalışıyordu umutsuzca bekliyorduk derken buz gibi suyu her zerremde hissettim daha sıkı tutundum ağaca artık nefes alamıyordum su kaplamıstı her yeri gözlerim açıktı ama hiç bir şey göremiyordum hiç bir ses duyamıyordum hiçlik bu olsa gerek kafamda hissettiğim darbe ile gözlerim kapandı işte şimdi gerçek siyahlığa kavuşuyordum gözlerimin kapanmasıyla bilincimi de kaybettim tutunduğum daldan kollarım yavaşça koparken aklımda tek bir şey vardı ailem...
Bir kaç saat sonra..
Gözlerimi açtım başımda inanılmaz bir ağrı vardı elimi başıma götürüp geri çektim elime bulaşan kan umrumda değildi ölmemiştim işte ölmemiştim tsunami olmuştu.. Ali nerdeydi peki ya cenk öldüler mi gözlerimden yaşlar birer birer akarken akan yaşlar yüzünden önümü göremiyordum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tsunami
Adventureher şey güneşli bir günle başladı nereden bilebilirdim ki bu güneşli gün benim felaketimin habercisi bu felaketten kaçmak mı yoksa kalıp savaşmak mı beni kurtaracak... Yalnız mı yoksa yanımdakilerle mi kurtulacağım peki kurtulduktan sonra ne olacak...