Aklımdasın || TEXTİNG

2.6

Multi: Turna'nın kıyafeti ve bölümde geçen şarkı. Şarkıyı dinleyerek bölümü okuyabilirsiniz.

Size bol feels geçireceğiniz uzuuun bir bölümle geldim, keyifli okumalar :)

"Turna bak seni harbi döverim! Ne demek makyaj istemiyorum ya?"

Oflayıp kollarımı bağladım. Partiye giderken makyaj yapmak istemediğim için büyük bir linç yiyordum Derin'den.

"Ben partiye de gitmek istemiyorum ona bakılırsa. Ama sözümüzün geçerliliği yok. Sen ne dersen o oluyor."

Yüzündeki gururlu ifade Eren'den yediği darbeyle son bulmuştu.

"Yapmayın makyaj falan. Sende Eymen beğensin diye yapmışsın kendini gelinin kız kardeşi gibi. Bir kafanda sim eksik. Bacaklarınızı kırarım güzel olmak yok."

Sevde gülerek Eren'in yanağını sıktı.

"Ah canım benim, Eymen'e güzel görünmem için ekstra bir çaba sarfetmeme gerek yok. Çünkü ben zaten güzelim."

Derin egonu çek de yüzünü görelim kardeşim.

"Beni ilgilendirmez."

Onu umursamayarak fırçaları yüzüme sürmek için hamle yaptığında kollarını tuttum.

"Eğer abartırsan partiye yanlız gidersin, ona göre."

Sevimli bir ifadeyle başını salladığında tuttuğum kollarını serbest bıraktım.

O sevimli ifadeye gram güvenmiyorum, bok da çıkabilir.

Hazırlanmak için Derin'lere gelmiştik ve partiye az bir süre kalmıştı. Sanki çok önemliymiş gibi herkes kendini hazırlıyordu. Eren bile ikide bir odaya girip kıyafetini yorumlatıyordu bize. Ben ise gitsek de olur gitmesek de modundaydım.

"Abi onu gözünüze nasıl sürüyorsunuz lan? Diş fırçası gibi bişey o. Yanlışlıkla gözünüze girse kör olursunuz yeminle."

Eren, sanki çok garip bir şey yapıyormuşuz gibi ilgiyle bizi izliyordu. Sevde elindeki rimeli havaya kaldırıp sırıttı.

"Sana da yapalım mı makyaj?"

"Aman aman, sakın. Derin sürekli kirpiklerime rumel sürmek istiyor zaten."

"Rumel değil canısı, rimel."

Derin gülerek düzelttiğinde Eren omuz silkti.

"Ne farkeder."

Elimdeki telefonumun titremesiyle tuş kilidini açtım. Her zamanki gibi Meriç'tendi.

Anonim: Turna,

Anonim: Arkadaşlarım yenge istiyor, ne zaman müsait olursun balım?

Kahkaha atmamla üçü de eğilip gelen mesaja baktılar.

"Benimde canım dayak istiyor, o ne zaman müsait olur acaba?"

Eren dişlerini sıkarak konuştuğunda hiçbirimiz onu takmamıştık.

"Burada sana bayağı yürüyor ama normalde seni görünce bayılacak."

Sevde'nin dediğine başımı salladım. Normalde yüzüme bakmaya bile utanıyordu ama mesajlaşırken utanma ne demek bilmiyordu.

"Bence çocukların yengesi ol artık. Meriç'in seni beklediği kadar Galatasaray Falcao'yu beklemedi be."

Derin'in dediğine kahkaha attık.

"Demesi kolay tabii. Alışmaya çalışıyorum ona, elimden bu kadarı geliyor. O da zaten her şeyin hemen olmayacağını biliyor."

"Kamptan dönüşte omzunda uyuyarak büyük adım attın bence."