6.9

72.6K 4.7K 1.5K
                                    

"Dinleyin bir beni! Evladım uyuma!"

Gözlerimi hafif aralayıp Meriç'in omzuna koyduğum başımı kaldırdım.

"Hem sabahın köründe bizi buraya topluyorsun, hem de uyuma diyorsun. İçinde azıcık insanlık olsa müdür olmazsın zaten boş yapma."

Günlük müdüre sövme rutinimi gerçekleştirirken Meriç güldü.

"Çocuk Hakları kulübünde olanlar beni iyi dinlesin şimdi."

Bilin bakalım ben hangi kulüpteyim? Evet, Çocuk Hakları..

"Sen hangi kulüptesin?"

Kısık gözlerimle Meriç'e baktığımda kaşlarını kaldırıp sırıttı.

"Sence?"

Gülüp başımı salladım. Aynı kulüpte olmasak şaşardım zaten.

"Milli Eğitimin düzenlediği projeyle birazdan okulumuza yetimhaneden çocuklar gelecek. Yaş grupları 7 ile 10 arasında. Sizden isteğim onlarla en iyi şekilde ilgilenmeniz. 2 saate yakın sürede burada duracaklar. Onlar için bazı hediyeler aldık. Hediyeleri abileri ve ablaları olarak siz vereceksiniz. Hiç biriniz bu projede bulunmak istemeyecek öğrenciler değilsiniz zaten. Onları elimizden geldiği kadar iyi ağırlayalım. Size güveniyorum.."

Şuana kadar müdürün ağzından çıkan en iyi haber bu olabilirdi. Çocuklarla ilgilenmeyi çok severdim. Ki ilgileneceğimiz çocuklar çok özellerdi. Bizim bu yaşımıza kadar çekmediğimiz üzüntüleri ve acıları küçücük yaşlarında yüklemişti hayat onların omuzlarına..

"Sonunda yapmaktan zevk alacağımız bir görev. Bize böyle şeylerle gel be müdür."

Meriç'e hak vererek başımı salladığımda klüpte olan öğrenciler haricindekiler içeri girerken bizde banklara oturmuştuk.

"Uykun açıldı bakıyorum?"

Meriç gülerek konuştuğunda başımı salladım.

"Açıldı vallahi. Çocuklarla ilgilenmeyi seviyorum."

"Evlenince yaparız birkaç tane, ilgilenirsin bütün gün onlarla olmaz mı?"

Sırıtarak sorduğunda gözlerimi devirdim.

"Çok biliyorsun sen."

Gülüştüğümüz sırada okul bahçesinden içeri giren servisle öğrenciler olarak ayaklanmıştık. Servis durduğunda önden şık giyinimli bir kadın indikten sonra yavaş yavaş çocuklar da inmeye başlamıştı. Tahminimce müdüreleri olan kadın müdürümüzle tokalaşırken çocuklar heyecanla bize bakıyordu. Yaklaşık 20 çocuk vardı. Çoğunun buraya geldiği için mutlu olduğunu gözlerinden okuyabiliyorduk. Onların üzerinde gezdirdiğim bakışlarım bir tanesinde takılırken şaşırmadan edememiştim. En fazla 10 yaşlarında olan erkek çocuğu o kadar donuk bakıyordu ki o yaştaki çocuğun nasıl böyle soğuk olduğunu merak etmiştim.

"Çocuklar, birkaç saat bu abiler ve ablalarla vakit geçireceksiniz. Onları üzmeyin olur mu?"

Müdürenin sorduğu soruyu çocuklar onaylamıştı. Ardından onların yanına ilerlerken odağım tabii ki o çocuk olmuştu. Aynı soğuklukla banka oturduğunda yanına gitmek için adımlarımı hızlandırdım. Gülümseyerek yanına oturduğumda yüzüme bakmadı bile.

"Hoşgeldin. Ben Turna."

Elimi ona uzattığımda gözleri nihayet beni bulmuştu. Mavi gözleri beni incelerken elimden geldiğince sıcak davranmaya çalışıyordum. Elimi sıkmadığı için geri indirirken tekrar konuştum.

Aklımdasın || TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin