Changbin uyandığında Felix'i yine yanında göremedi. Kahvaltı hazırlamak için mutfağa gitmiş olduğunu düşünerek odadan çıkarak mutfağa gitti.
Felix'i mutfakta bulamayınca evin bütün odalarına baktı ama hiçbir yerde bulamadı. Aramak için telefonunu almaya, odaya gitmişti ki yastığının altındaki kağıdı gördü. Kağıdı yavaşça açarak okumaya başladı.
"Binnie hyung... Lütfen sana sürekli böyle haber verdiğim için bana sinirlenme. Sana böyle haber veriyorum çünkü yüzüne söylersem yapamam. Dolu gözlerinle bana bakıp gökyüzüm dersen senden ayrı kalamam. Chris'in dediklerini düşünüyordum bir haftadır. Her şeyin çok hızlı ilerlediğiyle ilgili söylediklerini. Ve galiba o haklı Binnie. Bizim ilişkimiz çok çabuk ilerledi. Doğru kararları verip vermediğimden emin olmam lazım. Sadece birkaç hafta tamam mı? Birkaç hafta sonra tekrar yanına geleceğim. Söz veriyorum. Her şeyi iyice düşünmem lazım, olanları sindirmem lazım. Geri döndüğümde beni affet olur mu? Seni seviyorum Binnie hyung. Bir de... Uyurken çok güzel görünüyorsun. -Gökyüzün"
Changbin kağıtta yazanları okuduktan sonra hala elinde duran telefonla Felix'i aradı. Uzun süre çalan telefon sonunda açıldığında karşı taraftan Felix'in cılız sesi duyuldu.
"Binnie?"
"Felix neredesin sen? Bu yazdıkların ne demek Felix sen ne yapıyorsun? Beni bırakamazsın. Lütfen bunu birlikte konuşarak halledelim, lütfen. Bunun birkaç hafta sürmeyeceğini ikimizde biliyoruz. Benden ayrı kalma Lix. Gökyüzüm gitme." Changbin, Felix'in hafifçe güldüğünü duyduğunda gözünden yaşlar akmaya başlamıştı.
"Bunu yapacağını biliyordum."
"Neyi yapacağımı? Lix?"
"Seni seviyorum Binnie."
"O zaman gitme Lix. Geri gel yalvarırım. Lütfen. Film izleyecektik bugün. Bir an önce gel de izleyelim hadi."
"Özür dilerim."
"Hayır, hayır, hayır. Felix? Gitme. Felix!" Changbin elindeki telefonun kapanmış ekranına bakarken yatağa düşmüştü. Bildirim sesiyle telefonu açtı ve gelen mesaja baktı.
MPS💫
Ve eğer
Birkaç hafta içinde dönmezsem
Beni unutmaya çalış Binnie
Seni mutlu edecek başka birini bulBinnie
Felix sen ne saçmalıyorsun
Ne demek başka birini bul
Başka birini bulamayacağımı biliyorsun
Seni unutmayacağımı biliyorsun
Yapma Felix
Bunu bana yapma
Bunu kendine yapma geri gel lütfenMPS💫
Özür dilerim
Seni seviyorumBinnie
Beni seviyorsan gitme Lix
Tanrı aşkına neredesin sen
Yanına geleceğim nerede olduğunu söyleMPS💫
Yapamazsın Binnie
ÜzgünümBinnie
Seni bulacağım Felix
Bunu biliyorsunMPS💫
Biliyorum
Ama ben yalnız kalmak istediğimde beni yalnız bırakacağını da biliyorumBinnie
Bu şekilde değil
Seni bulacağım
Emin olabilirsinMPS💫
Üzgünüm✨✨✨
"Ben sana bir hafta önce ne demiştim Felix?" Seungmin, kollarını göğsünde kavuşturmuş ağlayan Felix'e bakıyordu.
"Onu bırakmamın aptallık olacağını."
"Peki sen ne yaptın?"
"Onu bıraktım."
"Aptal Felix! Neden yapıyorsun bunu? Neredeyse dört ay olacak Felix. Dört aydır birbirinizi tanıyorsunuz. Ve sen şimdi di oturup her şeyi düşünmek istiyorsun? Onu kendine bağladıktan sonra mı? Sesinin nasıl geldiğini duydun değil mi? Seninle konuşurken korkuyordu ama benimle konuşurken daha çok korkuyordu. Neden? Çünkü sen, ona geri dönmezsen başka birisini bulmasını söylediğin için. Hiçbir zaman ona dönmeyeceğini düşünüyor Felix. Aptallık etme. Git yanına."
"Olmaz Seungmin. Önce her şeyi düşünmem lazım. Sonra halletmem geren şeyler olacak. Birkaç haftadan uzun sürecek. Ve o da bunu biliyor. Yapamam. Geri gidemem."
"Neden? Kimse seni zorla tutmuyor. Eminim şu an o gözyaşlarından birkaçı onu özlediğin için akıyor."
"Hayır! Özlemiyorum!" Seungmin'de gözlerini kaçırdı Felix. Sıkıca kapattığı gözlerini açıktan sonra Seungmin'e döndü. "Kimi kandırıyorum ben. Onu çok özledim Minnie!"
Felix hıçkırarak ağlamaya başladığında Seungmin ona sarılmaya yeltenmişti ama kapı çalınca kapıya yöneldi.
"Felix burada değil mi?! Bana sakın yalan söylemeye kalkışma Seungmin onun burada olduğunu biliyorum! Tanrım, Changbin'in canı nasıl acıyor biliyor musun!?"
"Çok mu kötü?" Felix hala ağlarken Yeji'nin karşısına geçti. Felix'in halini gören Yeji'nin yüzü yumuşadı ve Felix'e sarıldı.
"Neden bu kadar aptalsın Lixie? Neden bunu yaptın? İkiniz de acı çekiyorsunuz. Yapma bunu."
"Zorundayım Yeji. İstemiyorum ama zorundayım. Her şeyden emin olmam lazım. Doğru kararları verdiğime emin olmam lazım. Bir daha canımın yanmasına izin veremem."
"Sanki şu an canın yanmıyormuş gibi." Felix'in görmeyeceğini bilmesine rağmen gözlerini devirdi Yeji.
"Biliyorum. Ama bu geçecek. Hepsi geçecek. Her şey düzelecek. Tanrım Changbin'in bana şarkı söylemesine ihtiyacım var."
"Arayabilirim istersen?"
"Hayır! Seungmin sakın! Olmaz!" Felix hızla Yeji'nin kollarından ayrılıp Seungmin'e engel oldu. "Ben halledeceğim. Karışma."
"Sen nasıl istersen." Seungmin ellerini teslim olurcasına kaldırdığında Felix uyuma umuduyla kalacağı odaya gitmişti.
O gece Changbin, Felix'in arkasında bıraktığı peluş oyuncağa sarılmış, ağlarken uyuya kalmıştı. Felix ise yaptığının doğru olup olmadığını düşünmekten uyuyamamıştı. Bir an önce Changbin'e geri gitmek istiyordu ama bunun o kadar kolay olmayacağını biliyordu.
İyi geceler💕💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Precious Sky
FanfictionFelix ömrünün sonuna kadar Hyunjin'i seveceğini düşünürdü. İlk ve son aşkının o olacağını. Felix'in bilmediği şey ise kaderin onun Hyunjin ile kalmasına izin vermeyeceğiydi. Hyunjin'in kuzeni Yeji'nin sevgilisi ise ilk görüşte Felix'e aşık olmuştu...