Altın rengi görkemli kapısından şık restorana girip etrafa bakınan Namjoon sonunda arkadaşlarını gördü.
Oraya doğru ilerleyip masaya oturan Namjoon kısa olan arkadaşının yanaklarını sıkıp gülümsedi. "Sadece Yoongi'yi bekliyordum Jimin. Bu ne hoş sürpriz."
Jimin gülümsedi. "İşin çoğunu ben yaptım."
Yoongi homurdansa da bir şey demedi. Önünde duran şaraptan bir yudum alıp evrak çantasından zımbalanmış biraz kağıt çıkardı.
Yavaşça Namjoon'un önüne uzattı. Bunlar hepsi Namjoon'un bir şekilde aşina olduğu belgelerdi.
Belgelere dokunmadan Yoongi'ye baktı. "İkisinin aynı kişi olduğunu anladım."Yoongi yorgun bir gülümseme bıraktı. "Zekisin."
"Ama o değil." Sonra belgelere uzanıp ilk sayfaya baktı. Sol üst köşede Jang Ha Yoon'un bir fotoğrafı vardı. Yanında bilgileri yazıyordu. 28 yaşındaydı, bir ev adresi vardı. Namjoon adı gibi emindi ki adres kullanılmıyordu.
Jimin reddetti. "Aksine çok zeki. Bağlantıyı kurana kadar her şey çok zor oldu."Namjoon onayladı. Sonra sayfayı çevirip gazete haberindeki resme baktı. Resim fluydu ama oydu. Namjoon ilk anda tanımıştı. Burun kemerini ovdu.
Açıklamaya veya daha fazla konuşmaya gerek yoktu. Fotoğraflardan ona bakan iki kadın da aynı kişiydi. Minseo'nun annesi Jang Ha Yoon ve milletvekili kızı Jang Hee Yeon aynı kişiydi.
______________________________
Namjoon Minseo'nun beşiğini sallarken bir yandan da bugün olanları düşünüyordu.
Arkadan gelen hafif topuk sesiyle dönüp oraya baktı.
"Bay Kim. Ben çıkıyorum.""Tabi Sooyoung. İyi akşamlar."
Kız Namjoon'un yüzüne bakınca dönüp gitmekle yaklaşmak arasında kaldı. Sonra tereddütle yaklaştı adama. "Bay Kim. Bir sorun mu var?"
Namjoon bir an duraksadı. Sonra yavaşça konuştu. Kendine de bir kez daha izah eder gibi anlattı. "Buldum onu... Minseo'nun annesini buldum."
"Tanıyor musunuz? Yoksa, yoksa Minseo sizin kızınız mı?"
Namjoon başını iki yana salladı. "Hayır. Benim kızım değil. Ama annesini tanıyorum. Hatta, sen de tanıyorsun. Annesi... milletvekili Jang Han Min'in kızı. Jang Hee Yeon."
"NE? Minseo, Jang Hee Yeon'un kızı mı?"
Namjoon başını salladı. "Kayıtlarda anne adı Jang Ha Yoon olarak geçiyor. Onun sahte kimliği."
Beşiğin yanına üstünkörü bıraktığı kağıtları kıza uzattı. Gazete haberinin arkasındaki sayfada Jang Ha Yoon'un tüm bilgileri vardı. Onun arkasındaki sayfada da Jang Hee Yeon'un bilgileri vardı. Hepsi aynıydı. Doğum saatlerine kadar. Ve Jang Hee Yeon'un bir ikizi yoktu. Tek ihtimal ikisinin aynı kişi olmasıydı.
Sooyoung belgelere hızlıca göz attıktan sonra elinde kağıdı salladı. "Bunlara nasıl ulaştınız?"
"Eli kolu uzun iki avukat arkadaşım var. Onlar bulmuş. Her taşın altına bakmaları gerekmiş tabi. Bunlar kolay bulunacak şeyler değil. Jang Hee Yeon sahip olduklarını korumak için her şeyi yapar."
Sooyoung ellerini iki yana açtı. "Yani siz diyorsunuz ki Minseo Jang Hee Yeon'un kızı. Ama Hee Yeon Minseo'nun kütüğe kaydolmasını istemediği için sahte kimlik alıp Minseo'yu oraya kaydettirdi. Doğru mu anlamışım?"
Namjoon tekrar başını salladı. "Doğru anlamışsın Sooyoung. Çok doğru anlamışsın."
Sooyoung hala bir şeyleri oturtamamıştı. "Ama anlamadığım bir yer var. Siz Jang Ha Yoon ile Jang Hee Yeon arasındaki bağlantıyı nasıl kurdunuz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh!Baby Series: My Little Bird ✔
FanficNamjoon gözlerini ovuşturarak çalan kapıyı açtığında, gördüğü üç yaşlarındaki kız çocuğuyla uykusu tamamen dağıldı. Önce şaşkınlığını atmayı bekledi, sonra kapının önüne çıkarak etrafa bakındı. Kimseyi görmeyince sokağa doğru bağırdı. "Bu hanginiz...