SELIRFT

Parti'den önce

- Ay, şunları şuraya, bunları buraya. Bunu biraza kenara itelim. Durun! Biraz daha sola... Biraz ileri ya, geri olmamalı. Yavaş olsanıza be!- Ayşe tam ortada çalışanlara gösteriş veriyordu. Ayşe kendi amcasının evinde parti düzenlemesi için kuzenlerini bir şekilde ikna etmişti. 1 erkek kuzeni vardı. Evleri çok büyüktü. Babası şirket sahibiydi ve bu yüzden Ayşe burayı seçmişti. Kuzenini ikna etmek çook zor olmuştu.

- Tamer, bak her şey mükemmel olacak
- Ben sana güvenmiyorum ve hatta inanamıyorum da. Sevdiğin erkek için evimde parti veriyorsun!- Tamer
- Amcamın evi.- Ayşe
- Ne dedin?- Tamer
- Ve senin de evin tabiki. Ama lütfen, bu partiye herkesi davet ettim. Hatta 3 tane kız da gelecek.- Ayşe
- Dur, bana resimlerini gösterdiğin kızlar mı?- Tamer
- Evet, onlar- dedi Ayşe ve göz devirdi.
- Umarım senin gibi değiller. Zaten senin gibi gözükmüyorlardı.- Tamer
- Ne? Ne demek istiyorsun? Resmen bana hakaret ediyorsun! "Senin gibi" ne demek? Ben mükemmelim.- Ayşe
- Suratıma ben de bir evin boyasını sürsem, ben de mükemmel olduğumu sanardım.- Tamer
- Güzel görünmeyeyim mi?
- Güzellik makyajla olmaz. Of neyse, senin gibi birine evimde parti yapma iznini vermemeliydim.
- Hey, kızlar gelecek. Ayrıca söz verdin, amcam da izin verdi.
- Seni başından savmak için!
Neydi adı? Hah Artur.- Tamer
- Altan!- Ayşe
- Heh, neyse işte o. O kimki onun için parti veriyorsun, dikkatini çekmek için yani?- Tamer
- Hayır, bu parti ayrıca şöhretimi artırıcak. Lütfen herkese karşı nazik ol.- Ayşe
- Böyle konuştukça ben gülünç duruma düşüyorum. Ama son kez söylüyorum.
O erkekle de zaten 2 gün sonra ayrılacaksınız. Şimdiden rezil olma.
Her gün sevgili değiştiriyorsun. Ne? Yalan mı? Bak ben senden 2 yaş büyüğum. Herşeyi elbette yerinde anlıyorum. Ayşe, kendini heba ediyorsun. Zaten üniversiteye de girmedin. Yani, babaannem şuan burada olsaydı, seni aşağılık gibi görürdü. Sus! Lafımı kesme.
Buraya gelecek kızların hiçbiri umrumda değil. Evet tamam, resmi hoşuma gitti. Ama eğer onlar da senin gibiyse, ki bence öyleler, o zaman sana asla inanmayacağım. Zaten senin arkadaşların kim ki?- Tamer
- Onlar arkadaşlarım değiller...- Ayşe

Ayşe davetiyeleri göndermiş, mesajları yazmıştı. Ayşenin son bir
işi kalmıştı. Ve en zor olanı da buydu. Bu yüzden okuldaki eski bir kişiden yardım istemeliydi...
***
Önceki gün akşam

Bizimkiler yarın olacak parti için akşamdan hazırlanıyorlardı. Hepsi kendi evlerinde, instagramdan görüntülü mesajı açmış ve elbiselerini gösteriyorlardı.
Kural 1: Haklı Eleştirilere açık olmalıydılar.

Bella: Kıız benim giysilerime bakıverin, ne kadar güzeller.
Anna: Neden elbise giymeliyiz ki?
Lara: Awsular, ben bu partinin amk

Bella: Bence şu elbiseleri kenara koyalım da, Ayşe neden bizi çağırdı?
Lara: Yılın sorusu!!
Anna: Bilmiyorum, ama niyeti iyi değil bence.
Lara: Yani, güzelliğimize dayanamadı ve bizim gibi havalı kişilerle balodan sonra yine aynı ortamda bulunmak istedi.
Anna: Ne?
Bella: Kafa yandı şuan.
Anna: Ortada bir şey var, dur hele. Çıkar ortaya.
Bella: Yani, Ayşe bizlerle takılmaz ki, neden çağırsın?
Lara: Amk, ne kadar malsınız awsu, tüm okulu çağırmış işte. Planı var evet, ama şuan ola bilecek en mümkün Ayşe Planlarını düşünerek, cevaplar bulmalıyız. Suratına kapak yapıştırmalıyız gerektiğinde.
Anna: 1cisi, senin kadar mal olamam. Tşk. 2cisi. Amk haklısın. Kapağı suratına gömmeliyiz.
Bella: Keşke Opya- Ayşe kavgası olsa da izlesek
Lara: Nc, nc kötü kalpli kız mısın?
Anna: Sen istemion mu?
Lara: Sizden çok.