46- Uyanış

209 53 15
                                    

Babam tekrar Dolunay'ın başına geçtiğinde annem destek vermek için yanımda durmaya başladı,elini koluma koymuş"bir şey olmayacak, iyileşecek"diyordu.

Berk Dolunay'ın ayak ucunda babamın bir ihtiyacı olur diye hazırda bekliyordu.

Ve sonunda babam büyüye başlamıştı.

Gergin süreç başlamıştı.

...................

Karan'ın Ağzından

Babam büyüyü yaparken gergin değildi. Sanırım bu sefer daha kolay yapıyordu. Gözlerim bir Dolunay'a bir babama kayıyordu.O sırada bahçeden gelen sesle bakışlarımız o yöne gitti.Berk ve annem dışarı çıkarken ben onların başında kaldım.Berk dışarı çıkarken aceleden bahçe kapısını açık bırakmıştı.Aralıklı yerden gördüğüm kadarıyla büyücüler gelmişti.Babam cümlelerini daha hızlı söylemeye başlamıştı.Bir büyücü kapıdan içeri girdiğinde koltuktan kalkıp ona doğru gitmeye başladım.Zihnime girmeye çalışıyordu,babamın kendimi korumam için öğrettiği şekilde yaptım.Karnına attığım tekme ile geriye doğru sendeledi."İyileştiremediniz mi? Tam da tahmin ettiğim gibi"yüzünde ki o pis sırıtmasını yok etmek için yumruk attım.Berk içeri gelip onu sürekleyerek dışarı çıkardı.

Arkamı dönüp Dolunay'a baktım.Bir kaç adım atıp yanına doğru gittim.Ve tam o sırada yüzündeki renk eski haline dönmeye başladı.

İyileşiyordu.

Yüzüm anında gülerken Dolunay'ın elini alıp öptüm.Benim meleğim yine pes etmemişti. Yaşamak için uğraşıyordu.Rengi tamamen kendine döndüğünde kalbi atmaya başlamıştı. Başımı kaldırıp babama baktım,büyüyü sonlandırmış bana bakıyordu."Teşekkür ederim," dedim.Gülümseyip dışarı çıktı.Masanın üstünde Dolunay için hazırda bulunan kan torbalarını alıp geri yerime geçtim.Uyandığında ilk isteyeceği şey büyük ihtimal kan olacaktı.Dışarda ki kavga seslerine aldanmayıp onun düzenle atan kalbini dinledim.Bu sesi duymayı çok özlemiştim.Gözlerini yavaş yavaş açmaya başladığında gülümsedim.Bir kaç kere öksürük kendine geldi,gözlerini kırpıp görüşünün netleşmesini bekledi.Beni fark ettiğinde sarılmaya çalıştı."Günaydın güzelim,"dedim.Ona zorluk çıkmasın diye hafif kaldırıp sarıldım.Kollarını anında boynuma sararken bende beline sarıldım.

"Kan içmek ister misin?"

Dolunay"İlk önce sen."Vampirler için öncelik hep kan olmuştu.Susadıklarında kimseyi tanımaz, görmezlerdi,onlar için sadece kan olurdu.İlk istedikleri şey olurdu,Dolunay'ın kan içmek yerine bana sarılmasına şaşırmıştım.Günlerdir vücuduna kan girmemişti,bir hayli aç olmalıydı.

Kendini geri çekince ellerimi yanaklarına koydum. Gözlerini öyle özlemiştim ki,ömrümün sonuna kadar sadece ona baksam sıkılmazdım."Şimdi içebilirim"diyince dudağına bir öpücük kondurup sehpa'nın üstündeki kanı alıp ona verdim. Diğerini alıp bitirmesini bekledim,saniyeler içinde torbayı bitirip diğerine geçti.Diğerini de aynı hızda bitirip yaramazlık yapmış küçük bir çocuk gibi bana baktı.Sehpadan bir peçete alıp dudağında kalan kanları temizlemeye başladım.

...................

Dolunay'ın Ağzından

 Dışarıdan kavga sesleri geliyordu,karan sürekli kapıya dönüp kontrol ediyordu.Önemli bir şey olmadığını düşünüp rahatlamaya çalıştım.Kan vücuduma iyi gelmişti,eski gücümü hissedbiliyordum sadece uzun süre yatmaktan her tarafım uyuşmuştu.Ayağa kalkmaya çalıştığım an Karan eliyle engelleyip oturmamı sağladı.

Karan"Nereye böyle hanımefendi?"

"Ayaklarım uyuştu ya,az dolaşayım.Hem ben kendimi çok iyi hissediyorum,eski gücüme kavuştum bile."

SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin