53- Ego

217 51 28
                                    

Babamın sözleri sayesinde onurlanmıştım. Ona güçlü olduğumu kanıtlamıştım. Bu beni sevindirmişti. Gözlerim anneme kaydığında Selda hanımla gülerek sohbet ettiğini gördüm.

İzlemiş miydi?

Benim güçlü olduğumu düşünüyor muydu?

Kafasını çevirdiğinde göz göze geldik. Bir an öylece kala kalmıştım. Gözlerimi Karana çevirdim. Bana bakıyordu. Bakışları sayesinde kendimi güvence ve iyi hissetmiştim.

...................

Bahçede ki herkes şen şakraktı. Savaştan korkmuyorlardı. Gerçi neden korkacaklardı ki, hepsi güçlü kişilerdi. Berk olduğu yerde zıplayıp karşısında ki adamın eline yumruk attı. Sert atmış olacak ki adamın elini geriye doğru gitmişti. Berk'in karşısında ki kişi az önce Karan'a saldıran kişinin ta kendisiydi.

Kötü bir niyetle yapmadıklarını bilsek de hafif bir gıcık olmuştum.

Bahçedekiler kendi halinde takılıyordu. Yavuz bey ileride Karan'a havalı ve güçlü bir hareket öğretiyordu. Karan hareketi hemen kavramış ve denemeye geçmişti. Biran da karşımda Yağız abi belirince gülümsedim.

Yağız"E hadi sende bana vur. Yumruk hızın ve gücün ne derecede bakalım." Gözleriyle Berk'i ve adamı işaret etmişti. Ardından karşıma geçip elini havaya kaldırdığında yumruk atabilmek için duruşumu düzelttim. Eline vurduğumda çok küçük bir kımıldama olmuştu ama Yağız abi attığım yumruktan memnun olmuş gibi bakıyordu. "Sağlam ve hızlı ama kolunu hafif kıvırıyorsun." İleriye doğru boş bir yumruk savurup hareketi göstermişti. 

Onun yaptığını aklıma kazıyıp eline yeni bir yumruk attım. Bir anda iki el kolumu kavradığında hızla dönmüştüm. Babam yanımıza gelmiş, yanlış tuttuğum kolumu düzeltiyordu. 

Araf"Normal bir vampir veya kurt hep öyle atar ama özel kişiler böyle atar. Bu şekilde daha sert atacaksın."

Elini yumruk pozisyonuna getirip Yağız abi'nin eline vurdu. Eli aldığı şiddet ile geriye gitmişti, yüzünü buruşturduğunda gerçekten sert bir yumruk attığını anladım. Yağız abi ve Babam ikisi de aynı teknik ile yumruk atıyordu.

Elimi kaldırdığım da Yağız abi diğer elini çıkartmıştı.

"Ama ben sağ kolumla daha iyi atıyorum."

Yağız"Yeni bir sakatlanma faciası yaşamak istemiyorum." Gülerek söylemesi beni de güldürmüştü. Babam elini kaldırdığın da ona dönüp sağ elimle bir yumruk attım. Onların gösterdikleri hareketleri uygulamıştım.

Eli çok hafif kımıldarken suratı memnun olmuş gibiydi.

İkisi de attığım yumruklardan memnun olduğunda çalışmaya bir son vermiştik. Gözlerim direk Karan'ı aradığında bulamamıştım. Kokusu evin içinden geliyordu. Arka kapıdan eve girip odasına çıktım. Üzerini değiştirmiş, koluna saat takıyordu.

"Yurda gitsem iyi olacak."

Karan"Bu gece bende kalırsın diye düşünüyordum."

"Yiğit hoca terör estiriyor yurtta." 

Okulda bir sürü öğretmen vardı. Yiğit hoca ise hem Müdür Yardımcısı hem öğretmendi. Okul müdürü ayrı zamanda yurt müdür idi. O genel işlerle ilgilendiğinden Öğrencilerle Yiğit hoca ilgilenirdi. Diğer öğretmenlerin vakti dolduğunda çoğu giderken bir kaçı yurttan sorumluydu. Yurdun baş sorumlusu Yiğit hoca olduğundan kuralları katıydı.

Karan"Peki. Savaş bitsin benden kurtuşun yok."

"Kurtulmak isteyen kimmiş," diyerek ona meydan okumuştum.

SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin