Sinir Krizi...

388 18 15
                                    

Teknik bir arızadan dolayi gec gönderiyorum. Kusura bakmayin. Multide Sena'nin sakin olmak icin aklina getirdigi manzara var...

''Cok mu merak ediyorsun!? '' diye sordu abim. Bir sey dememe izin vermeden devam etti. ''Senin icin kavga ettim! Bu picler seni onlara satmami istediler! Bende onlari dövdüm! Tamam mi!? Rahatladin mi!? '' hızla abime sarıldım. Oda ellerini belime doladı. Ondan ayrilip piclere döndüm. İkisinede birer osmanli tokadi yapistirıp.

''Dua edin intikam almayi sevmem! Yoksa belanizi sikerdim sizin! '' dedigimde hic sakin degildim. Asıri sinirlendigimde kendimi kaybediyorum ve gözum kimseyi görmüyordu. Bir keresinde Asli diye bir sürtuk vardi onu komalik etmistim. Suan asiri sinirliydim ve kendimi tutmaya calisiyordum. Tabi bunu yaparken titriyordum. Sonra abimin sesini duydum.

''Caner tut Sena'yi! Sinirlenince benden beter dövuyo gebertmesin sunlari! '' Caner bu sözlerin uzerime belimden sikica tuttu beni. O kadar ofkeyle bakiyordum ki picler korkmus bir sekilde bakislarini kacırıyorlardi. En sonunda abim yanima geldi.

''Sen sakinsin. Sinirlenmiyorsun. Kimseyi dovmüyordun. '' diye telkinler vermeye basladı.

''Ben sakinim. Ben sakinim. Ben sakinim. Sinirlenmicem. Cok sakinim. 1-2-3-4-5-6 amk bu saymak bi boka yaramiyo! '' dedim sinirle. Sonra mırıldanmaya basladim.

''Yemyesil agaclarin oldugu bir yer. Bir süru agac. Kücuk havuz gibi bir göl. Agaclarin arasindan süzulen ısık. Cok rahatlatıci bir manzara. Cıvıldayan kuş sesleri. Göldeki baliklarin yuzerek cikardıgin şırıltılar.'' diye hayal ettigim bir manzarayi anlatmaya basladim. Bu beni sakinlestirirdi. O iki pic bana hala şizofren'misin gibi bakiyordu.

''Bak simdi sakinsin.'' dedi abim.

''Gidelim artik.'' dedim. Abimin kolunun altinda disari ciktik. Evimiz cok uzak degildi. ama gelirkenki telasim yuzündrn ve simdiki yorgun hissetmem yüzünden taksiyle gitmek zorundaydik. Caner ve Cenk abi bizimle gelmisti.

Üçünüde salona oturttum. Beklemelerini isaret ederek banyoya gittim. İlk yardım cantasini alarak yanlarina indim. Kimse konusmuyordu. Daha dogrusu öfke krizimden sonra beni kızdırmak istemiyorlardi. Pamuk ve tenturdiot alip Caner'e de aynisindan verdim. Caner onlari elimden alip abisinin yuzünu temislemeye basladi. Bende abimin yüzünu temislemeye basladim. Abim arada bir yüzünu eksitsede sesini cıkarmiyordu.

      Yuzleri temizlendikten sonra malzemeleri banyoya geri götürdüm. Mutfağa gitigimde dort kupaya neskafe yaptim. Tepsiyle birlikte salona gittigimde hala biraktıgim pozisyondaydılar ve cok gergindiler.

''Ouf! Cok gerginsiniz! Ve bu cidden sinir bozucu olmaya basladi! Azıcık sakin olun! İnsan yemiyorum sonucta! '' dedim bir anda. Benim bunu söylememle dahada gerginlestiler.

''Hadi size kahve yaptim. İcin sohbet edin. Televizton izleyin. Ben odamdayim.'' dedim ve kahvemi alip odama ciktım.

    Odama girdigimde kahvemi sehbama koydum. Uçurtma Avcısı'nı elime alip kaldigim sayfayi açtım. Hah! Tam Emir nişanlaniyordu. Süreyya'nin itirafi falan. Ouf bu kitaba bayıldim!!!

     Bir anda izlendigimi hissettim. Kafami camdan disariya cevirdigimde karsi balkonda Sinan'in bana baktıgini gordüm. Sinan, hani var ya basket macinda karsilastigimiz sarısın, sirin sey. Gözlerini kacırmadan hala beni izlemeye devam etti. Bende gozlerimi kitabima geri cevirdim. Ama okudugumu anlayamiyordum.

    Sinan'in karsi evde ne isi var? Madem evi burda neden bizim okul daha yakinken baska okula gidiyo? Neden beni izliyo? Neden ona baktıgımda kafasıni geri cevirmedi? Bu yağmurda ve soguk havada neden balkonda oturuyo? mal mi bu cocuk? Amaci ne bunu? Aklımda deli sorular...

Not: Bir Ergenotorus yarim dakika icinde yedi ve uzeri soru sorma kapasitesine sahiptir...

Tam ben böyle düsünürken Caner odama daldı.

''Hayvan! Yavas olsana ya! '' dedim sinirle. Ama onu dövemem ki ben. Cok sirin bu...

''Pardon ya. Sey dicektim misefir geldi. Abin cagiriyo.'' dedi ve odadan cıktı. Bu evimizde. İki katli oldugu icin alt kata inmem gerekiyordu ama useniyorum. Niyse. Diyip aynanin karsısina gectim. Gayet hos görünüyorum. Yavasca merdivenlerden indim.

Salonda Sinan ve bir teyze oturuyodu.

''Hosgeldiniz.'' dedim gulumseyerek.

''Hosbulduk yavrum.'' dedi teyze sevecenlikle. Gulumsedim ve koltuklarin birine oturdum.

''Hepiniz birlikte mi tasindiniz? '' dedi teyze. Ay bu kadın Allah bilir ne sandi beni.

''Yok teyzecim. Abim ve ben burda kaliyoruz. Cenk abi ve Caner abimin arkadaslari. Birlikte oturuyorlardi burda.'' dedim gülumseyerek. Abimler hic konusmuyorlardı.

''Kacinci sinifa gidiyorsun kizim sen? '' diye sordu teyze.

''Lise 3'e gidiyorum.'' dedim.

''Onlar kaca gidiyorlar? '' dedi teyze. Sanirim onlarla muhattap olmak istemiyordu.

''Cenk abi ve abim universite 2'de, hukuk okuyolar. Canerde benimle ayni lise 3." dedim gulümseyerek.

''Masallah masallah. Sinan'da lise 3'te.'' dedi teyze.

''Biliyorum.'' diye kacirdim agzimdan. Sinan karic herkes bana garip garip bakmaya baslamisti.

''Basketbol macin'da tanismistik.'' diye durumu toparladi Sinan. Ona tesekkür eden bakislarimi gonderdim. Abimlerde Sinan'i macta gormuslerdi.

''Haa! Sen Ali Çomak Koleji'ndensin.'' dedi Caner.

''Evet. Sanirim sizde Aytepe Koleji'ndensiniz.'' dedi Sinan.

''Evet.'' dedim bende.

''Macta baya iyiydin.'' dedi Sinan. Bana bakarak.

''Tesekkū ederim.'' dedim gulumserken.

''Koca takimda tek kizdın ve erkeklerden daha iyi oynadin.'' de Caner'e kücümseyen bir bakis atip. Tam ağzimi acmistim ki

''Sizi biz yendigimize göre ve Sena bizim takimda olduguna göre sizdende iyi oynamis.'' dedi Caner. Bu cocugun hayat felsefesi benimkiyle aynı bence 'bir kume bokun altında kalırima ma lafın altinda kalmam'. Sinan bi kizardi bir bozardı. Teyze'de gerginligi anlamis olacak ki.

''Sena kizim, ziyaretin kisasi makbuldur. Biz artik kalkalim. Bir sey lazim olursa gelirsin bana. Karsı evdeyiz.'' dedi.

''Tesekkürler. Yine görüzmek uzere.'' dedim ve onlari yolcu ettim. Salona dondügumda Caner zafer gülusünu takinmisti.

''Aferin! Bir kume bokun altinda kalirsin ama lafin altinda kalmazsiniz Caner Bey.'' dedim alayla.

''Aynen öyle.'' Diyip daha cok sırittı.

''Neyse bizde gidelim artık.'' dedi Cenk abi ve gittiler.

''Eee sen bana su Sinan'la tanisma meselesini anlatmamistin.'' dedi abim.

''Arada baska biride var. Lutfen konuyu kapatalim.'' dedim.

''Hayir kücük hanim! Bu aralar yaninda sürekli bir erkek var! '' diye bagirdi bana.

''Mete, Can, Caner ve Efe'den baska hangi erkekle gördun beni!? Neye dayanarak boyle bir sey söylersi!?'' diye abgirdim bende.

''Evet ya! Sinan, Yağız, Hakan, Bora! Bunlar hep benim hayal ürunum! '' histerik bir kahkaha attim.

''Yagiz, eski takim kaptaniydi! Onunla o yuzden görüsüyordum! Zaten Amerika'ya gitti! Sinan'la macta tanistik! Oda Umut yuzündendi! Sonra bir daha görüsmedik! Hakan'da kantinde sırami almaya calismisti o yuzden kavga ettim! Sonrada takima girdi! Bora'yla zaten seninle o konuyu tartistıktan sonra arkadasligımi kestim! Hadi simdi neye daynarak boyle soyliyebileceksin!! '' diye bagirdim. Asıri sinirliydim. Ve sinirimi bir seyden cikarmam gerekiyordu. Abim konusmaya basladi ama onu duymuyordum. Kendi kendime

''Sakin ol. Yesilligi dusün. Suyu düsün. Kuslari düsün. Balıklari düsun. Tek boynuzlu atlari düsün. Kelebek kusan ve gökkusagi sican tek boynuzlu atlar.'' diye mirildanmaya basladim. Abimin sesi giderek yükseliyordu ve ben dahada sinirleniyordum. Ayaklarim ertik beni tasiyamaz hale gelmisti. Sonra yere düstügumu hatırliyorum. Abimin "Sena!'' diye bagirdigini hatirliyorum. Karanligi hatirliyorum...

ERGENOTORUS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin