Merhabalar efendimmmmm
Umarım keyifle okumaya devam ediyorsunuzdur.
Biliyorum daha Hoseok hikayeye girmedi diye kızgınsınızdır ama sabırlı olun lütfen (:
Ayrıca Hoseok gelene kadar TaeKook ikilisinin sizi eğlendirmesine izin verin. Sizi bilmem ama ben onları yazarken inanılmaz eğleniyorum. hahahhahahhaha
NamMin shipi aşkına Jimin çok soğuk nevale, onu güzeller güzeli Monie'me nasıl aşık edeceğim yaa? ( ཀ ʖ̯ ཀ)
---------------------------
Hayatınızda bir kez bile sınava girdiyseniz, bir öğrencinin üst üste dört soruyu da A olarak işaretlediği takdirde nasılda endişeye kapıldığını bilirsiniz. Bu ona fena halde endişe verir. Soruların şaşırtmacalı olduğu, bir soruda yanıldığı düşüncesine kapılır.Bu olayı Yoongi'ye uyarlarsak eğer, kaderin kırmızı ipini birçok kişi de görmesi ona endişe veriyordu. Bunun sebebi kimsenin görmediği hayali bir şeyi görüyor olmasıydı.
Şimdi bir de şu noktadan bakalım; Yoongi bu sınava girdi. Bir soruyu da B olarak işaretledi. Sınavının bitmesiyle birlikte o soruya tekrar baktığında işaretlediği sorunun aslında BOŞ olduğunu gördü. Varlığını bildiği bir şeyi artık görmüyor oluşu endişe duygusunu aşıp onu tüm hücrelerine kadar korkutur.
Bu olayı Yoongi'nin kırmızı iplik yeteneğine uyarlarsak... Yoongi'nin şüpheye düşmesi için hiçbir sebep yoktu. Çünkü herkesin kırmızı ipini görüyordu.
Ta ki bugüne kadar!
Bu durum Yoongi'nin yüreğini titreten bir korku yaydı vücuduna. Karşısında dikilen çocuğun her iki parmağında da kırmızı ip yoktu.
Birinin ruh eşi olmasa dahi serçe parmaklarda kopuk bir kırmızı ip olduğunu Yoongi çok iyi biliyordu. Ama sarışın çocuğun parmakları BOŞtu.
"Nereye bakıyorsun lan?" Taehyung alayla sormuştu ama sorunun cevabıyla ilgilenmediğinden yere oturan Jeongguk'un dizlerine yattı. "Başıma masaj yap köle."
Jeongguk "Ya bir siktir git!" diye söylenmesine rağmen ellerini masaj yapmak için başına yerleştirdi. Yoongi onların yine bir laf dalaşına girmesine delirirken gözlerini tekrar Jimin'e yönlendirdi. Bir şeyler garipti.
Jimin bakışlarını gruba yönlendirip Yoongi'ye baktı ve dikkati üzerine çekebilmek için elini salladı. Yoongi karşılık verdiğinde ise işaret parmağıyla dizini işaret etti. Anlaşılan Jin'i istiyordu. Jin hala Yoongi'nin dizlerinde yatıyordu. Yoongi onu eliyle usulca dürttü. Saçlarını okşayarak uyandırmak isterdi ama şuan aklı karma karışıkken bu konu hakkında düşünmeyecekti.
"Jin... Arkadaşın Jimin seni çağırıyor." Arkadaşın kelimesini bilerek kullanmıştı. Spor salonunu temizlerken altı çocuk birbiriyle muhabbet etmiş ve bu muhabbet arasında hepsi de birer sap olduğunu söylemişti. Yoongi yine de Jin'in sonradan bir şeyler hissetmesini istemediğinden arkadaş kelimesine vurgu yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE RED THREAD OF DESTINY
FanfictionBir inanışa göre ruh eşleri birbirlerine kırmızı bir iple bağlanmıştır. Min Yoongi ise bu kırmızı ipi görebilen sayılı kişilerden biridir ve kendi ipi ise kimseyle birleşmemiştir. Yıllarca ruh eşine bağlanmayı bekleyen Yoongi, ruh eşinin bir anda or...