Hikayemize başlamadan önce bu hikaye tamamen kurgudan ibarettir. Kitabım katil bir lise öğrencisine ev sahipliği yapıyor bu kızımızın adı Marie kapaktaki kız o. Jason adında birisine aşık olur ve o gün yemin etmiştir onu koruyacak ve kendisinin olmasını sağlayacaktır. Jasonu kimse üzemez ve Marieden başkası sevemez. Yani temel olarak konusu katil bir kızın iç sesi yaptıkları ve yapacakları Jasonu elde etmek için neler yapabileceğini anlatıyor lafı çok uzatmadan geçelim hikayemize.
-
Küçüklüğümden beri hiçbir duygu hissedemedim. Ne sevgiyi, ne nefreti, ne öfkeyi, ne üzülmeyi hissedemedim ve diğer insanları anlayamazdım verdikleri tepkiler bana hep garip gelmişti. Hayatım soğuk, karanlık ve sessizdi. Kendimi hep eksik hissettim sanki içimden bir parça yıllar önce kopmuş gibiydi. Ama birgün onunla tanıştım, o benim soğuk,karanlık ve sessiz dünyamdaki tek renkti,tek sesti, tek ışıktı. Jason okulumuza bu yıl benimle beraber gelmişti ikimizde yeniydik ve kendimizi diğer insanlardan soyutlamıştık. O bir fıskiyenin köşesine oturup kitabını okurdu ben de onu izlerdim büyük bir aşkla. Ama yine birgün Dorothyi ona bağırırken gördüm, ona bağıramazdı, onu incitemezdi.. Dorothy Jasonu hak etmiyordu ve onu bir şekilde durdurmak zorundaydım onu incitmek pahasına olsa bile.. Onu öldürmek pahasına olsa bile.
Jason ve Dorothy çocukluk arkadaşlarıymış ve maalesef ki Dorothy ona karşı boş değildi bir şeyler hissediyordu ve bu şahsen beni çok rahatsız etmişti, Sevgiyi ilk onunla hissetmiştim ve benim hissettiğim sevgi bu değildi.. Onu ne pahasına olursa olsun koruyacaktım hem bedensel olarak hem ruhsal olarak çünkü o benim çıkmaz sokaktaki tek kaçışımdı ve bunu kaybedemezdim. Uzunca bir süre konuştular ve zil çalmıştı ben ve Dorothy aynı sınıftaydık onu çok rahat gözlemleyebiliyordum. Tenefüste telefonunu açıp Jasonun fotoğraflarını diğer kızlara gösteriyordu ve herbir ağızdan iltifatlar duyuyordum. Anlamıştım ki tek düşmanım Dorothy değildi geriye kalan onlarca kız vardı fakat gözüme kestirdiğim diğerlerine göre daha kolay lokma gözüken birisi vardı..
Lisede en sevdiğim ders kimyaydı asitler ilgimi çekerdi ve her zaman acaba bunu bir insan içse ne olur diye düşünürdüm. Lilithy bu gün kurbanım sendin ve üzgünüm bir yerden başlamalıydım hepiniz normal bireylerdiniz birbirinizin gözünde fakat benim gözümde farklı zorluk derecelerine sahip birer rakiptiniz ve en zayıfı sendin. Onu nasıl mı öldürdüm?
Her okul çıkışı arkadaşlarınla kafeye giderdin sizinle birlikte gidiyordum. En sevdiğin içecek Limonataydı. Kimya dersim iyi olduğundan sana Hidroklorik Asit içirmek istedim mide duvarın bu asiti içtiğinde midene hiçbirşey olmayacaktı fakat boğazın feci şekilde yanacaktı midenden bağırsaklarına indiğinde bütün sindirim sistemin eriyecekti. Hidroklorik asit seni acı içinde öldürecekti ve ilk cinayetimi şöyle işledim; Sık sık gittiğiniz kafede geçici bir süreliğine barista olarak çalışmaya başladım bu bir süre dikkat çekmemek için yaptığım taktikti 1-2 hafta sonra orada bilindik ve güvenilir bir isim olmuştum birgün bile gelmemezlik yapmazdın "her zamankinden" der alırdın içeceğini. O gün limonatana o asidi koymuştum ilk yudumdan itibaren gözündeki o rahatsızlığı görüyordum bardağının yarısı bitmeden çığlığı basmıştın ağzından kanlar geliyordu fakat sindirim sistemine henüz bulaşmamıştı. Seni ben değil ailen öldürmüştü işlerinden daha değersizdin ve arayınca açmamışlardı sen ve arkadaşların tedirgindiniz ambulansı ben aramıştım fakat asla vaktinden önce yetişemeyeceklerini bilerek.. Ambulans geldiğinde asidin kanına karıştığını az buçuk tahmin edebiliyordum ve bir süre sonra kanındaki asitler damarlarını parçaladı, iç kanama geçiriyordun fakat dıştan sadece bir morarmaydı. En nihayetinde limonatayı içtikten 35 dakika sonra ölmüştün. Fakat yakalanmamıştım ben de dahil olmak üzere bütün barista arkadaşlarım askıya alınmıştı ve gözaltındaydık hepimizi ayrı odalarda sorguladılar göz göze bile gelemedik soğukkanlılıkla bunu yapmamın çok saçma olduğunu 911 e benim ihbar ettiğimi ve eğer öldürmek isteseydim neden yardım hattını aradığımı söyledim. Bu cevabım yetti de arttı şüphelenenler listesinde en alt sıradaydım dava dosyası hala açık fakat duyduğuma göre Dava bir cinayetten çok ihmale doğru kaymıştı. Seni öldürdükten sonra Kafe kapatıldı okul 1 hafta tatil edildi ve olay soruşturuluyordu ama mutluydum artık yoktun ve bir rakip eksilmişti.
Dorothye kadar onlarca rakibinin olduğunu biliyordum karakoldan çıktıktan sonra ilk işim yeni planlar yapmak oldu diğerlerini öldürmek için.
Jason bir erkeğe göre fazla korkuyordu ama sorun değildi benim görevim onu korumaktı ve o günler okula gelmemişti. Onunla hiçbir şekilde iletişime geçemiyordum tek adres okulun internet sayfasıydı geceleri sabaha kadar onu düşünüyordum.Annem de babamla tanışmadan önce benim gibiymiş.. ama sonra dünyası kelimenin tam anlamıyla renklenmişti fakat benim gibi duygusuz bir kıza sahip olduğu için babam çok mutsuzdu annemse onu ikna etmeye çalışırdı. Babam beni mutlu edebilmek için, yüzümdeki bir değişiklik için her şeyi yapardı fakat yine aynı soğuk bakışlar..
Ama başarmıştım hayatımın geri kalanını geçirmek istediğim tek kişi şu an benim okulumdaydı ve onu kaybetmeye göze alamazdım Lilithy gibi diğerlerinin de sonu aynıydı hepsi teker teker ölecekti ve en nihayetinde Jasonun da benim gibi başka seçeneği kalmayacaktı sonsuza kadar mutlu olacaktık..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lᴏᴠᴇ Sɪᴄᴋ (Tüʀᴋçᴇ)
Short StoryLise Öğrencisi Marie hayatı boyunca beklediği gerçek aşkı için okulundaki bütün kızları öldürmek ister.