Bir Okul İki katil

115 25 4
                                    

Bazen öyle anlarınız olur ki hayatınız kökünden değişir. Bu değişim küçük değişimler değildir. İnsanları öldürür veya ömrünüzün geri kalanında soğuk bir hücrede kalmak zorunda kalabilirsiniz. En iyi ihtimalle olaylar arasında ölür gidersiniz.. Veya kendi katilinizi öldürürsünüz.

Tanıştırayım, kendisi Nemesis olur. (Medya) Okula bazenleri gelirdi ve derslere girmezdi, ne annesini ne babasını ne kardeşini biliyorum kendisi gibi hayatı da sır gibiydi. Siyah kısa saçları ve ne zaman görsem taktığı siyah deri eldivenler... tam olarak o. Ne yaşını biliyorum, ne kimden hoşlandığını, ne hobilerini, ne zayıf noktasını okulda düşünmeden saldırmayacağım tek kişiydi sanırım o.

Sahi ben çoğu kişinin hobisini, zayıf noktasını bilmiyordum değil mi. Ama kimi sevdikleri gayet açıktı. Nemesis soğuk birisiydi ve kimseyle konuşmazdı. Konuşmadığından ötürü kimseyle ilişkisi olamazdı. Belki de içten içe Jasonu seviyordu fakat benim onu sevdiğimi mi anlamıştı?

Bu sorunun da cevabını asla öğrenemeyeceğiz. Okuldaki herkesi öldürmekti amacım ve bugün de birisini eleyecektim. Zayıftan Güçlüye.. Kolaydan Zora.. doğru gidiyordu ve okuldaki cinayetler arttıkça otomatik olarak kurallar sıkılaşıyordu çünkü içimizde bir katil vardı ve bu katil hiç iz bırakmıyordu. 

Birgün yine birisini öldürecektim fakat takip edildiğimi farkettim. Önce geçip gitmesini bekledim fakat bana yaklaşıyordu aynı zamanda eli titriyordu yüzüne baktığımda istemsizce yüz kasları hareket ediyordu ve o an anladım benim yanımdan geçmek değildi amacı..

Bana hızlı adımlarla yürürken koşmaya başladım. Fiziksel olarak onu yenebilir miydim bilemiyordum çünkü bana saldıran tek kişiydi. Koridorlarca koştum ve sırtımı bir çıkmaza dayayıp nefeslendim. Sonra merdivenin ucundan onu gördüm çok garip davranıyordu. Merdivenden bir robot gibi çıktı ve bedeniyle beraber kafasını döndürdü. Aramızda sadece bir koridor vardı bir ucunda ben bir ucunda Nemesis.

Beni gördüğü an yine hızlı adımlarla bana doğru yürümeye başlamıştı. Doğruyu söylemek gerekirse içimdeki o korkusuz kız bir anda yok olmuştu paronoyaklaşmış mıydım yoksa. Her an birisi bana saldırabilirdi.. Üst kata çıktım ve farklı koridorlardan aşağıya indim. Beni her gördüğünde hızını bozmadan yürüyordu ne çok hızlı ne çok yavaş elinde bir bıçakla.. Beni öldürmek için sabırsızlanmıyordu anladığım kadarıyla tadını çıkarmak istiyordu. Acelesi de yoktu çünkü beni gördüğü zaman koşmuyordu. 

Bir süre sonra kaçarak bir yere varamayacağımı fark ettim.. Güzel Sanatlar kulübünden bir Kalem aldım. Maskemi ve eldivenlerimi giydim. Kapılar kapalıydı böylece baştan sonra asla kimliğim gözükmeyecekti. Koridorda yürümeye başladım maske görüş mesafemi kısaltıyordu fakat bu umurumda değildi ben Marieydim ve beni öldürmeye kimse cüret edemezdi.. Ben aşağıya indim sonra soluma baktım o da aynı zamanda bana baktı. O yukarıya ben aşağıya inmiştim ve önümüzdek tek engel bir koridordu. 

Beni gördüğü zaman tıpkı daha önce yaptığı gibi hızlı adımlarla yürümeye başladı. O yürürken yerimden kıpırdamadım ve amacının ne olduğunu sordum. Hiç bir kelime söylemiyordu sadece yürüyordu. Onu kör nokta olarak gördüğüm bir yere çekmiştim. Artık kaçışım yoktu kaçamazdım çünkü çıkmaz bir koridordaydım. Bana gülümseyerek "yolun sonuna geldin Marie" dedi ve bıçağını havaya kaldırıp saldırdı tek elimde onun bıçağını tutarken ben de ona kalem ile saldırmaya çalıştım. Bıçağı geri çekip alttan bacağımı kesti ve düşmemi sağladı. Üzerime çıkıp boğazıma yapıştı ve tüm gücüyle boğmaya çalışıyordu.. Düşürdüğü kanlı bıçağa uzanmaya çalışıyordum. Son bir güç ile bıçağı kavradım ve onun kafasına sapladım. 

Yanıma yığılmıştı ve nefes nefese kaldım. Biraz nefeslendikten sonra ayağa kalktım ve cinayet silahlarını aldım. Kazan dairesindeki öğütücüye attım ve cinayet silahlarını yok etmiştim.. Ama ceset oradaydı. Onu oradan kaldırmak istemedim çünkü bu sefer az daha kurban ben oluyordum.

Gün sonunda cesedi bir konsey üyesi farketmiş ve Polisi aramış. Polis okula gelmiş ve bütün kamera kayıtları ve dedektörler incelendi. Nemesis neredeyse bütün okulu gezmişti ve nasıl olduysa hiçbir metal dedektöre yakalanmamıştı. Ben bunları daha önceden biliyordum o yüzden metal olmayan bir silah almıştım. Bu cinayet mahkeme sürecinde devam ediyor. Ve aldığım bilgilere göre kamera kayıtlarında Nemesis elinde bir bıçakla birisini kovaladığı gerekçesiyle süreç çözümlenememiş yani Nemesisi birisi öldürmeseydi o birisini öldürecekti. Bu sebepten bu cinayet diğer cinayetlere nazaran daha yavaş ilerliyor.

Ama o gün bir şey öğrenmiştim. Ben bile olsanız da düşmanınız oluyor ve sizi üzmeye çalışıyorlar sizi öldürmeye çalışıyorlar. O yüzden daha dikkatli olmaya çalışacağım kim bilir belki beni öldürmeye çalışan tek kişi o değildi, belki yarın birisi tekrar deneyecektir. 

Lᴏᴠᴇ Sɪᴄᴋ (Tüʀᴋçᴇ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin