Let's Race? |taekook ✔️

kıvırcık saç ve su sorunsalı

"Jimin. Yoongi yerine bir sürü seçeneğin olduğunu biliyorsun değil mi?"

Gözyaşları arasından alayla güldü.

"Biliyorum. Biliyorum ama ondan vazgeçemem. Onu çok seviyorum ben. Kimseyi sevmediğim kadar hemde. Jungkook ben onu tanıyana kadar kızları severdim, ama onu tanıdım ve her şey sadece o oldu."

Ona tekrar sarılırken kafasını omzuma koydu ve mırıldandı.

"Onsuz olmuyor ama, ama onunla da olmuyor."

Derin bir nefes alıp verdim. Yoongi'yi kesinlikle gebertmek istiyordum.

"Belki sadece zamana bırakmalısın." Benden ayrılıp gözyaşlarını silerken kafasını salladı. "Öyle, ama hiçbir sike yaramayacak bu zaman. Neyse, kafamı dağıtacak bir şeyler anlat."

"Mina ile tanıştım." Kızaran gözleri kocaman açılırken burnunu çekti. "Siktir! Nasıl oldu?"

"Yemekhaneden çıktıktan sonra arka bahçeye gittim. O da oraya geldi tesadüfen. Tanıyamadım ilk ama sonra tanıdım. Tanıştık falan işte. Biliyor musun bana tatlı dedi." Kendimi tutamayıp gülümsedim.

"Ee sonra?" Heyecanlanmasına sırıtırken aklıma sonrası geldi. "Taehyung geldi. Bağırdı biraz. Biliyor musun Mina'ya bağırdı. Bence biraz öndeyim." Taehyung'un sözleri aklıma gelirken kaşlarımı çattım. "Niye bağırdı?"

O anlar aklıma gelirken elim koluma gitti.

"Yerde oturuyordum işte. Birden geldi kolumdan tutup kaldırdı sinirle. Mina'da kalktı. Mina bırak falan deyince aniden 'karışma' diye bağırdı. Şok olduk kızla. Sonra kızdan ben rica ettim falan. Öyle gitti. Sonraa... Biz kavga ettik. Klasik."

"Siz ne kavgası ettiniz?"

"O tavırlar neydi falan diye sordu ben de geçiştirdim."

Şaşırmış bir şekilde etrafına baktı. Bir şey düşünüyormuş gibiydi.

"Jungkook sen, sen bu kızı kendime aşık edeyim derken aşık olur musun bir de? O potansiyel var çünkü sende biraz."

Gözlerimi devirdim. "Olmam. Ama olsam fena olmaz. Güzel kız, bence abartıldığı kadar egolu da değil. Beni tatlı da buldu. Eğer o da bana aşık olursa... Ah, heyecanlandım!"

"Neyse ya olmazsın. Sen Taehyung'a aşıksın zaten."

Yüzümdeki gülümseme giderken bakışlarım baktığım yerde donuklaştı.

Kalbim hızlandı. Sinirle nefes alıp Jimin'e döndüm. "Düzüm ben amınakodumun yer cücesi, düz. Taehyung'tan ise nefret ediyorum."

Alayla gülüp omuz silkti. "Sen öyle diyorsan..."

Sinirleniyordum. Sinirleniyordum çünkü okul sonrası Taehyunglara gidecektim ve aklıma aptal Jimin'in dedikleri geldiği için aptal gibi davranacaktım. Of!

"Ben gidiyorum eve. Sende geç gitme. Aptal!

Arkamı dönüp ilerlerken bağırmasını duydum. "Taehyung ile öpüştüğünü hayal et Kookie!"Hayvan gibi bağırmasının yanısıra dediği şeye takılmıştım.

Aklımda o iğrenç görüntü canlanırken midem bulanmıştı.

Etraftaki birkaç kız bana ve Jimin'e bakıp şaşkın bir ifadeyle fısır fısır konuşurken yerdeki taşı kapıp arkamı döndüğüm gibi ona fırlattım. Kahkaha atarak havaya zıpladı ve taştan kurtulmaya çalıştı. "APTAL!"

Sırıttı. "Görüşürüz Kookie! Bulmam gereken bir kedi var."

İflah olmaz yer cücesi Jimin. Her şeye rağmen yine Yoongi'nin yanına gidecekti.