Yaşar/Gel Benimle 💜
Daha önce okumadığınız tarzda bir batı masalına hoş geldiniz.
Hayattaki en büyük şansım aileme, bana her zaman destek veren civcivime, Aslı'ma
ve
benden desteğini esirgemeyen kıymetli okurlarıma...
Küfür ve spoiler silinecektir. Lütfen bu konularda birbirimize saygılı olalım 💜
Fatihoğlu ailesi iyi okumalar diler💜💜💜💜
Ben İskender Fatihoğlu, hayatımı değiştiren adamla nasıl tanıştığımı anlatacağım size.
Halil İnanç!
Halil abimi tanısaydınız ya çok severdiniz ya da önemsemezdiniz. Yaşamak için çalışmak zorundaydı. Yeni bir şey icat etmemişti. Fiziksel gücüyle spor müsabakalarında ödüller kazanan bir sporcu da değildi. İşin aslı insanların önemli bir kısmının kıymet verdiği maddi varlıklarla hiçbir alakası yoktu.
Görmesini bilen biri için eşsiz bir kazanımdı. İyilikle dolu bir ruha sahipti. Yüreğinin gücü hiçbir kötülük karşısında sarsılmazdı.
Hani karıncayı bile incitmez diye tarif edilen insanlar vardır ya, onu tanımış olsaydınız öyle biri olduğunu kolayca anlardınız. Gözlerine bakmanız yeterliydi.
Kadına ve çocuğa asla şiddet uygulamazdı. Hayvanlara, bitkilere karşı da sınırsız bir saygısı vardı.
Her zaman iyilikten yanaydı.
Şakacı bir insandı.
En güzel özelliklerinden biri de dinlemeyi bilmesiydi. Yargılamazdı asla.
Onu tanıyana kadar geçirdiğim kısacık zaman diliminde en çok hasret duyduğum şey birilerinin beni dinlemesi ve anlamasıydı.
Kırgındım.
Yorgundum.
Yaralanmıştım.
Korkmuştum.
Susmuştum.
Çünkü çocuk yaşımda kötülüğün en saf halini yakından görmüştüm.
Sonra o geldi. Beni dinledi. Anladı. Değerli olduğumu hissettirdi. Onun yanındayken dünyayı avuçlarımın içinde tutuyormuş gibi hissettim hep. Bunun bir çocuk için ne anlama geldiğini tahmin dahi edemezsiniz.
Onunla iken hayat çok güzeldi.
Her şey mümkündü...
İnsan kaç yaşında olursa olsun, kendini anlayan birilerinin olmasını ister. Halil abim de tıpkı benim gibi, yargılanmadan anlaşılmak istiyordu sadece. İşte bu nedenle birbirimize sırdaş olmuştuk...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İskender'in Asya'sı
General FictionElimi bir kez bile sürmediğim muzlu pastaya son kez baktım. Bir daha asla seni görmek istemiyorum, dedim içimden. Yıkımımın suçlusu sanki muzlu pastaymış gibi... Gücümün son damlasını kullanarak yavaşça ayağa kalktım. Elindeki hediye paketiyle donu...