LOTUS ÇİÇEĞİM

8.BÖLÜM \ TEVAFUK

MAŞİTA'NIN AĞZINDAN

" Bakar mısınız? " . Diyen erkek sesini duyunca yerimizde donakaldık resmen. Aslında bu cümlede pek birşey yoktu tabi. Ama ben deniz Maşita Akarsu , kendimi tutamayıp bazı gereksizlere haddini bildirince - tabi buna yerin dibini sokup çıkarmak , bide üstünde tepinpekde denebilir - ve bunlarda alta kalmamak için yanındaki izbandutları üstümüze salmış olabilme ihtimali , şuan yerimize mıhlanmamızı açıklıyordu.
Şu an kendimi, korku filmlerinde ki gerilimin tavan yaptığı , başına ne geleceğini bilmeden öylece bekleyen kişi gibi hissediyordum .İçimde ki Maşita'lar bile sessiz kalma hakkını kullanıyordu. İçimdeki Maşita'lara küçükten büyüğe sövgülerimi gönderirken ,Hacer' e bir bakış attım. Onunda bana bakıyor olmasına mı yoksa yüzündeki ifadeden anladığım kadarıyla aynı durumda olduğumuza mı yansam bilemedim.
"Hadi Maşita yapabilirsin. Hem ne olcak ki .Sen bu kadar korkak bir kız değilsin ki . Sadece haklı olarak küçük bir tırsmadım değil hani ama neyse canım . Hem neden cevap verdim ki ben acaba ?
Yoluna devam etseydim mesela ne olur du yani. Tabi şuan kıza iyi cevap verdiğim için gurur duymuyor değilim ama neyse canım konumuz bu değil . "

İçimden daha fazla konuşmayı bırakmalıydım .
Arkama yavaşça dönüp karşımda az önce ki garsonu gördüğümde ilk bir şaşırdım ama sonrası derin bir nefes almaya bıraktı yerini. Elindeki poşeti gösterip ;
"Bu sizin galiba hanımefendi? " dedi tebessüm ederek .
Evet Hacer Hanım yapmıştı yine yapacağını . Unutkanlığı bana küçük bir korku filmi fragmanının gerilimine neden olmuştu. Sinirli bir şekilde ona bakınca , anlamış olacak ki tatlı bir şekilde gülmeye başlayınca . Bende ;
"Senle sonra görüşeceğiz " diyip garsonun elinden poşeti alıp hemen kafeden çıktık.
Hacer daha fazla dayanamayıp az önce yaşanan olayı kendi çapında anlatıp yorum yapmaya başlayınca ben hem gülüyor hemde olay aklıma gelince keşke bulaşmasaydım diyordum.
Kendimi tenkin etmek için ;

" Nerde görücem sanki bir daha, bu kadar kafana takmaya gerek yok Maşita. " diyip Hacer ile başka konular hakkında konuşmaya başladık. Konudan konuya atlıyor ama hiçbir heycanı kaçırmıyorduk helal olsun valla.
Evin önüne geldiğimizi farkedince selamlaşıp ayrıldık.Eve girmeden markete uğrayıp bir poşeti çikolata doldurup eve gittim. Annem mutfakta yemek yapıyordu. Yanına gidip ellerimi beline dolayıp yanaklarına kocaman öpücükler kondurdum .
"Ne yapıyormuş benim Sultanım. "
"Nerde kaldın deli kızım , merak ettim seni." Dedi meraklı bir şekilde . Evet ya unutmuşum arayacağımı.
" Hiç sorma Sultanım ,Hacer ile konuşmaya dalmışım. Hakkını helal et ."

Arada bir ne yaptığına bakıyordum.
Annemin elinin lezzeti vardı. Yaptığı her yemek çok güzel oluyordu. Çok şükür bana da küçüklüğümden beri öğretmişti yemek yapmayı.
Yardım etmek için odamı çıkıp Üstümü değiştirdim .
Bugün ki olaylar aklıma gelince , kafamı dağıtmak için iyi bir fikirdi bu. Mutfağa girip yemeğe yardım ettim, sofrayı kurdum . Eğlenceli bir yemekten sonra babama kahve yapıp bulaşıkları makineye yerleştirip etrafa bir göz gezdirdimde ,Hiç mi kirli ya da toz alan yer olmaz . Sağ olsun annem temiz bir kadındı ve etrafı dağınık bırakmazdı. Burdan kendime göre birşey bulamayınca,
en iyisi gidip küçük kardeşime takılmak diye düşündüm.

Odasının kapısını çalıp biraz bekledim ama ses gelmedi.
Bir defa daha çalmama rağmen yine ses yoktu. Kapıyı açıp içeriye baktım uyumuştu beyfendi . Normal zamanda bu saatte uyumaz gecelere kadar ayakta kalırdı. Spor onu yoruyor olmalıydı.
Ama benim şansım olunca ışte diyip burun kıvırdım.
Aklıma Kardescağzım gelince, saate baktım. Saatin daha 10:15 geçtiğini görünce onun bu saatte uyumayacağını bildiğim için sevindim.Rehber listesinden

"KARDEŞCAĞZIMM " adını bulup arama tuşuna basıp açmasını bekledim .
Birkaç çalıştan sonra açtı.
"Selamün aleykum canım "
"Aleyküm selam bitanem ." Dedi sıcakık sesiyle .
"Nasılsın canım müsait misin ? "
"Evet canım sen ararsında ben müsait olmazmıyım. " dedi gülerek .