LOTUS ÇİÇEĞİM

11.BÖLÜM \ KAYBETME KORKUSU

YAVUZ'UN AĞZINDAN

Holding te işimiz bitince Emre ile her zaman gittiğimiz lokantaya gittik.Biraz işlerden konuştuk . Bugün ki ihale çok önemliydi. 1 Aylık çalışmamız sonucunda ihaleyi almıştık.
Emre bir anda ihaleyi bırakıp
"Abi senin şu Kara kız ne yapıyor " dedi sinsice.
Bir anda ondan bahsedince ağzıma yeni koyduğum lokman boğazımda kalmıştı. Beyfendi bunu görmesiyle kahkayı patlattı.
"Ne gülüyorsun lan . " dedim sinirlice.
Bana doğru gelip
"Acaba niye gülüyorum . Baksana bir kara kız seni ne hale getirdi. "Dedi gülerek.
"Bana bak Emre bir daha o kızdan bahsedersen dayak yersin. Bana ne lan kızdan . Sence Yavuz Kaya öyle bir kiza bakar mj . Saçmalama bence ve yemeğini ye de kalkalım. Fatma Sultan bizi bekliyordur . " dedim sinirlice.

Emre biraz düşünüp hızlıca gözlerini bana dikti.
Ben tam ne bakıyorsun demek için hazırlanırken.
"Abi yanlız Fatma Sultan ile geçen konuşurken bana şey dedi. Sevdiğin kız kaderinde varsa Rabbin onu tevafuklarla karşına çıkarır dedi. Ya sizinde öyleyse kaç keredir koca İstanbul'da bir birinizi bulmanız tesadüf değil yaaa . " dedi
Şaşkınca .Evet dengesizin söylediği şey ile sert bir şekilde ayağına tekme vurdum .Hakketmişti. Ağrı ile küçük bir inilti çıktı ağzından bu haline göz devirerek devam ettim yemeğime.

Yanlız o az önce ne demişti. Tevafuk mu?
Bu kelimeyi kara kızda kullanmıştı. Sonra yanakları kızarmıştı. Demekki bundandı.Onun da bu düşünce aklına gelmişti demekki . Bir an bu düşüncem , içime sıcacık bir hissin yerine bıraktı kendini .
Ben bu düşünceler içinde boğulmadan yemeğe devam ettim.
Emre daha ayağına masaj yaparken ben yemeğimi yemiştim.
Beyfendi dayak yeme korkusundan hiç bu konuyu açmadı. Hahh aferin sana ,dayak her zaman iyi gelirdi böyle patavatsızlara.
Biraz sonra kalkıp eve geçtik. Fatma Sultan bizi salonda bekliyordu.
Emre ile babaannemin en az benim kadar arası iyidi. Gerçek torunu gibi severdi onu.

Emre babaanemle koyu bir sohbete başlamışlardı bile.Onları sohbet halinde bırakıp üstüme rahat birşeyler giymeye gittim.
Aşağı indiğimde Emre ile gülmekten gözüne yaş giren birer Fatma Sultan gördüm.Yani ne anlatıyor olabilir ki .Yanlarına gitmeden bir kahve isteyip yanlarına geçip oturdum . Öyle bir dalmışlarki benim geldiğimi görmediler bile .
Kendimi tekli bir koltuğun üstüne serbestçe bıraktım.
Kahvem gelince Kahvenin kokusunu içime çektim . Kokusu içimde anlık bile olsa muhteşem bir his bırakmıştı.Kahvemden bir yudum alıp bizimkilere baktım. Onlar sohbete dalmışlardı.
Tekrar kahvem ile göz teması kurarak öylece bakakaldım. İnsan kafası yoğun olunca bir yerlere çabuk dalası geliyordu.
Bu iş yoğunluğu kafamın içinde yer edinmiş tepiniyorlardı.
Yani sadece iş ( ! ) Başka birşey değil .
Emre 'nin beni dürtmesiyle sinirli ona baktım. Burda bile rahat yoktu şundan.
"Ne var Emre " dedim bıkkınca .
" Asıl benim sana sormam lazım ne var kahvenin içinde baksana öyle bir dalmıssın. "
Yani ne olmuş belki görüntüsü hoşuma girmiştir belki kokusu belki kahve fincanı ...
Yani olamaz mı ?
Emre ye sert sert bakıp cevap verecekken,  konuşmamızı  telefon kesti . Telefonun ekranına baktğımda numara olduğunu görünce açtım.

" Yavuz Kaya ben fİkret Koç . Kendimi tanıtmaya gerek yok . Direk konuya girecem. Bugünkü ihaleyi bana vereceksin yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim .."
" Hmm , demekki köpekler de telefon kullanabiliyormuş. Ben en son sadece uyuşturucu bulmak için kullanıldıklarını sanıyordum . Helal olsun onlara be . Baya geliştirmişler sizleri." dedim imayla .
" Bana bak Yavuz , haddini aşma .Ben seni tek kelimem ile haritadan silerim . Kendini fazla önemli birsey sayma derim."  iğrenç ses tonuyla .
"Lan i.. sen kimsin ş .... beni tehtit etme cesareti bulabildiğine göre kendine güveniyorsan . Yiyiyorsa sil beni haritadan lan. Tabi ben senin o zamana kadar nefesini kesmezsem ."
Sinirden bağıyordum. Bu fikret i.. nasıl beni tehtit etme cesaretine kalkışır . Lan ben onu gebertirim. Şuan elimde olsa sağ çıkamazdı.
Ben sinirden küfrederken babaannem ve Emre bana şaşkınca bakıyordu. Emre az çok konuyu anlamıştı.
Yanıma gelip beni dışarı çıkardı.
"Abi fikret miydi arayan . Ne diyor i.."
" Ne diyecek korkak . Kendi çapında tehtit ediyor i.. oğlu i.."
Sinirden attığım voltalar sinirimi almıyordu bir türlü. Lan ben onu şimdi ne yapayım.
Hışımla Emre 'ye dönüp
" Bir an önce avukatı ara işlemlere başlayalım. İhale için geri kalan imzaları da atalım . Erkeden işe başlamak lazım. " diyip .

Fikretin kuşlarının ona haber uçurmasını bekleyelim. Beni tehtit etmenin ne demek olduğunu sana gösterecektim.
Emre ile konu üzerinden biraz daha konuşup içeriye girdik. Fatma Sultan bizi bekliyordu. Telaşlı yüzünü görünce fikret i... sessizce iyi bir küfür ettim.
Emre ile Fatma Sultanın yanına oturduk.

" Ne oldu oğlum iyimisin. Kötü bir haber mi aldın " dedi telaşla .
" Yok Sultanım . Bizim iş hayatı işte oluyor bazen böyle sorunlar . Ama halledilemiyecek şeyler değil."
Deyip ellerinden öptüm. Biraz daha sohbet ettikten sonra herkez yatmaya gitti.
Emre 'yi de babaannem bu akşam bırakmadı. Beyefendinin odası bile hazırdı.Kalırdı burda sık sık .
Odama geçip yatağıma uzandım. Yarın o i.. haddini Bildirecektim . Düşüneler beynimde tur atarken uykunun kollarına bıraktım kendimi.
Saat 8 gibi uyanıp kısa bir duş aldım. Dolaptan mavi takım elbisemi giyip aynaya baktım. Çapkınca bir gülüş atıp hazır olduğumu anlayınca aşağıya indim.Kahvaltı dışarda hazırlanıyordu. Babaannem kendi elleriyle bana menemen hazırlıyordu.
Menemene olan zaafımı biliyordu çünkü , tek onun ellerinden yediğimi de...
Menemenin kokusunu ala ala sofraya geçtim önden bir kahve isteyip tabletten işlerimi halletmeye başladım.
Bir süre sonra Emre 'de gelmişti.
Babaannem ve menemen de yerini alınca güzel bir kahvaltı yaptık.
1 saate evden çıkabilmiştik. Yol boyunca dün akşamki konudan bahsediyorduk.
Şirkete varıp avukatı yanımıza çağırdık.
Biraz sonra geri kalan işlemleri de halletmiştik.
Bundan sonrası Fikretin bunu duymasında . Beni tehditleriyle asla korkutamayacağını anlaması gerekiyordu.
Bide Fikret gibi bir korkağın böyle bir şey yapamayacağını göstermek istiyordum.
Emre ile diğer işleri hallederken telefonun çalmasıyla işlere ara verip telefonu açtım.

" Beni ciddiye almamanın bedelini ödeyeceksin Yavuz Kaya ."
Çatallaşmış sesiyle sinirlendiği her halinden belli oluyordu.
" Hayattaki tek akrabana elveda de "
Ve arkadan gelen üst üste patlayan silah sesleri. ..
" Ne oluyor lan ." Dedim bağırarak .
Ne demek istemişti. İçime öyle bir his yerleştiki .Kaybetme korkusu .. içimden birşeyleri alıp gitmişti resmen .

Evi taramışlardı...

Tek akrabam ...

Fatma Sultan ....

                               🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁

📣 Yeni bir bölümün de sonuna geldik . Evet biraz geç yazdım ama inanın yoğunluktan.

💭Vote ve yorumları unutmayın lütfen . Bölümü yazarken en azından yorumlarinizi ve votelerinizi düşünüp rahatlayabileyim .

🎉Emeklerimin karşılığını almam umuduyla. ..

👋FİEMANİLLAH

🌹DURR'U MEKNUN