POTTER KIZ KARDEŞ

Sağ Kalan İkinci Çocuk.

*
O kabus gecenin ardında bıraktığı tek kişi Harry Potter değildi. Sevgili Lily ve James'in bir çocukları daha vardı. Harry'nin kendisinden iki yaş daha küçük bir kız kardeşi vardı. Henüz aylık olan bu bebek Potter Harry'nin hayatı için hayati önem taşımaktaydı. Bu iki kardeşin sırlarla dolu hayatına ışık tutacak, yol gösterecek biri belki de yapacağı en büyük hatayı yaptı ve bu iki kardeşi büyüden, büyü dünyasından uzak yetişmesi için Petunia Dursley'nin evine bıraktı.

"Albus, sence bu doğru bir karar mı?" dedi Minerva McGonagal endişeli bir sesle.
"Evet Minerva. Dünyamızdan onları uzak tutarak güvende de tutuyoruz." dedi Albus Dumbledore sakince iç çekerek.

"Hagrid'e güveniyor musun? Henüz gelmedi ve beni korkutuyor. Bu kız abisi olmadan hayatta kalamaz." dedi yine aynı tonda.
"Hagrid'e canımı bile emanet ederim Minerva." dedi Dumbledore gülümseyerek.

Çok geçmeden Hagrid geldi Harry'yle birlikte. Onunla şimdiden bir bağ kurmuştu.

Harry'yi de kardeşinin yanına koyduktan sonra Dumbledore eğildi ve onlara fısıldadı:
"Hayatınız kolay olmayacak küçük James ve küçük Lily. Zamanı gelince tekrar tanışacağız. Hoşçakalın." Dumbledore bu sözleri ederken Hagrid gözyaşlarına boğulmuştu bile. Koca yürekli dev motoruna atlayıp gitti. McGonagal ve Dumbledore son kez bebeklere bakıp gittiler.
*

"Evet çocuklar şimdi size babanızla nasıl tanıştığımı anlatacağım. Biraz uzun bir hikaye olacak. Her şeyin en başından başlıyorum.

Sıcak bir haziran sonu, Harry o gönderdikleri aptal okulunun son gününü de atlatmış ve eve gelmişti. Harry'den bir yaş büyük olan kuzenimiz Dudley'nin kırık notları olmasına rağmen Vernon ve Petunia tarafından ödüllendirilirken, Harry'nin hiçbir dersinin kötü olmamasına rağmen de temizlik yaptırılıyordu.

Aynı zaman da benim de her hangi kötü bir notum yoktu fakat onlar bunu umursamıyorlardı.

Bu arada ben Jasie Lily Potter. Harry James Potter'ın kız kardeşi suretiyle onunla bir başımıza kalmış ve annemin kardeşi teyze Petunia tarafından büyütülmüş bulunmaktayız. Ne kadar bizi sevmese de...

Teyze Petunia'nın yanı sıra enişte Vernon beni ve Harry'yi yaramazlık yapmamamıza rağmen evden atmakla tehtit ederek yani korkarak da büyüdük. Öte yandan kuzen Dudley, Harry'ye karşı her zaman kötü, bana karşı her zaman iyi olmuştur.

Dönelim bugüne.
Dudley'nin 'sözde iyi karnesi' için hayvanat bahçesine gidiyoruz. Tamam Dudley her zaman kötü bir çocuk değil ama yapılan haksızlığı asla desteklemeyen bir yapım var, henüz dokuz yaşında olsam bile çoğu şeyin farkındayım.

Enişte Vernon homurdanırken bu araba yolculuğu daha da çekilmez oluyordu. Daha fazla buna katlanmak zorunda kalmadan geldik hayvanat bahçesine.

"Aslında gelmemize gerek yoktu, evde yeterince hayvan var zaten." dedim Dudley'e bakarak. Dudy onunla bu şekilde takılmamdan rahatsız olmazdı. Aksine güler geçerdi. Ancak bu şakayı Harry yapıyor olsaydı burnunu kırardı.

"Jasie! Hiç komik değil! Önümüzdeki iki gün cezalısın." dedi teyze Petunia. Çok da şeyime taktığım söylenemez. Teyze Petunia'yı ciddiye bile almıyorum.

Harry elimden tuttu ve birlikte içeri girdik. Benden sadece iki yaş büyük olmasına rağmen beni koruyup kollamayı asla unutmazdı. Burada da aynısını yapıyor.

Harry ve ben Dursley'lerden ayrıldık ve kendimiz gezmeye başladık. İleride Harry'nin dikkatini bir Boa Yılanı çekti. Yanına gittik ve Harry yılanla konuşmaya başladı.