Sabah yengemin cırlamasıyla uyandım, her sabah millet alarmla ya da annesinin güzel sesiyle uyanır ama ben yengemin cırlamasıyla uyanıyorum.
Bazen diyorum Arnisa annen ve baban yaşasaydı böyle olmazdı, annem saçlarımı okşayıp uyandırırdı, babam gür sesiyle bizi sofraya çağırırdı. Keşke diyorum bazen, o gün doğum günü pastamı almaya gitmeselerdi de yanımda olsalardı.
Bir içkici insanın kullandığı araba, onları benden almıştı. Takdiri ilahi, demekten başka bir şey diyemiyorum, kaderim böyleymiş yengemle amcamın yanına besleme gibi yaşamakmış. Düşüncelerime yengemin ikinci cırlamasıyla son verdim.
"Arnisa kıız nerde kaldın, kalk kahvaltıyı hazırla, hala uyuyor musun sen? Melike arkadaşıyla buluşucak hadii."
Duyduklarımla sinirim tepeme çıkmıştı, sırf Melike hanım için kahvaltı hazırlıyordum hizmetçi gibiydim, benden hiç haz etmezyen insanların yanında yaşamak bana acı veriyordu.
Hızla ayağa kalkıp, yatağımı topladım, hemen elimi yüzümü yıkayıp uzun siyah, düğmeli elbisemi giydim. Saçlarımı at kuyruğu yapıp, kirpiklerime rimel sürdüm.
Aşağı indiğimde hemen çayın suyunu koyup kahvaltılıkları dizmeye başladım, çaylar olduğunda, yengemle amcam hemen sofraya oturmuştu, çaylarını doldurduğumda, Melike'de geldi kahvaltı etmeye başladığımızda amcamın öksürmesiyle hepimiz ona dikkat kesildik.
"Arnisa artık büyüdün hal ve hareketlerine dikkat et, sakın bana laf getirecek şeyler yapma."
Utanıp kafa salladım, sanki bu zamana kadar bir şeyi mi görmüştü de bu konuşmayı yapıyor. Nefret ediyordum bu huyundan, kendi kızına bakmayıp bana laf yapıyordu birde gözlerimi kapatıp, içimden şarkı söylemeye başladım. Sakinleştiğim de gözlerimi açıp, amcama okul mevzusu için, izin istedim.
"Amca ben bugün okul kayıtlarımı yapmaya gidicem."
"Tamam, eve erken dön."
"Tamam amca."
Herkes sofradan kalkınca sofrayı toplamaya başladım. Melike'ye baktığımda bilerek masanın üstüne çayı döküp, mutfaktan çıkmıştı. Derin derin nefesler verip, elbeziyle masayı sildim.
Sofrayı topladıktan sonra, hemen Algın'ı arayıp haber verdim.
"Meleğim hazır mısın, geç kalmadan gideliim."
"Hazırıım Arnisam hemen kapının önüne geliyorum."
Odama çıkıp çantamı cüzdanımı ve telefonumu koyup, kapıya çıktım.
Algın'ı görünce koşarak sarıldım, hergün görüşüyorduk ama yine de özlüyordum, can parçamdı o benim. Bu hayatta beni mutlu edebilen tek kişiydi kendisi.
"Günaydıın Algınım"
"Günaydıın Arnisam, ikimizinde aynı bölümü istemesi süper oldu. Şuan ikimizde aynı okula kayıt yaptırmaya gidiyoruz."
"Evet Algın süper oldu valla."
Algın'la muhabbet ede ede durağa kadar gittik, otobüs geldiğinde itişe itişe bindik.
İneceğimiz durağı gördüğümüzde yavaşça otobüsten indik.
Okulun önüne geldiğimizde birbirimize gülüp tekrar sarıldık, içim içime sığmıyordu gerçekten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKA TUTSAK
Teen FictionArnisa arkadaşı Algın'la sokakta ki çocuklarla oyun oynarken sert bakışların esiri olmuştu. Kafasını kaldırdığında buz mavisi gözlerle karşılaştı. O adamın kendi evlerine girdiğini görünce şaşırmıştı. "Arnisa, boynun altında kalasıca nerdesin kız se...