15.Bölüm

720 43 115
                                    

Uzun bir aradan sonra, hepinize merhabaa🙃💞

Lütfen okuduktan sonra yıldıza basmayı unutmayın.

Vote sınırı 70

Yorum sınırı 200

《》《》《》《》《》

Sırtımdaki elini belime indirdiğinde, yavaşça ayağa kalkıp kucağına aldı, odaya çıkardığında pikeyi kaldırıp yatağa bıraktı. Kendisi de yanıma uzanınca, hızla boynuna sarıldığımda, kafamı göğsüne saklayıp gözlerimi kapadım.

Kulağıma gelen seslerle, hızla gözlerimi açtım. Yan tarafıma baktığımda, Barın'ı göremeyince konuşan kişinin o olduğunu anlamıştım.

Ayağa kalkıp, giyinme odasına girdiğimde, Barın'ın konuşma sesinin daha da yükselmesiyle korkmuştum

"Barın, bir sorun mu var?" Kafasını çevirmesiyle, gözlerimiz buluşmuştu. Hızla telefonu kapatıp, cebine koyduğunda şaşırmıştım.

"Yok fıstığım, işle alakalı."

"Neden ben gelince, telefonu kapatıp cebine koydun peki?"

"Senin yanında bağırmak istemedim, iş yerine gidince hallederim." Gülerek ona baktığımda, o da siniri geçmiş bir şekilde gülüyordu.

"Ben kahvaltı hazırlayayım, sende gelirsin giyinince." Odadan çıktığımda, dolabın kapağını açıp içinden açık mavi kot pantalonumu alıp, üstüne sıfır kol beyaz bluzumu giyip, aşağıya indiğimde çalan kapıyla yolumu değiştirip, kapıyı açmıştım.

"Yenge ekmeği getirdim." Kafa sallayıp, elinde ki poşeti alıp içeri geçtim.

Mutfağa girip, kahvaltılıkları çıkardığımda, hemen çayın suyunu koyup dolaptaki sosisleri çıkardım.

Yağın içine sosisleri attığımda, yağın sıçramasıyla korkarak geri çekildim. Sosisleri kızarttığımda, tabaklara yerleştirdiğimde sofr hazır olmuştu.

Mutfaktan çıkıp merdivenlere doğru bağırdığımda, Barın gülerek yanıma geliyordu.

"Fıstığım, bu gidişle yaptığım kasları bana erittireceksin."

"Bir şey olmaz, hem fena mı olur, eline yüzüne can gelir." Gülerek yanağımdan öpmesiyle, koluna vurup geri çekilmiştim.

Sofraya geçtiğimizde, çayları doldurup yerime oturdum. Kızarttığım sosislerden bol bol önüme koyup, hızlı hızlı ağzıma atıyordum.

"Arnisa'm, yavaş ol boğulacaksın."

"Bor şoy olmoz." Ekmeğin boğazımda kalmasıyla, öksürmeye başlamıştım. Barın hızla ayağa kalkıp, sırtıma vurmaya başladı. Gözlerimden yaş geldiğini hissettiğimde, gözyaşlarımı silip, önüme konulan suyu kafama dikledim.

"Hep senin nazarın değdi."

"Yok artık, güzelim sen hızlı hızlı yediğin için oldu o."

"Hıı tabi canım tabi."

"Senin o canım diyen ağzını, bir öperim şaşar kalırsın."

"Barın sussana, sen iyice edepsizleştin valla kızıyorum."

"Sustum fıstığım, sen bugün napıcaksın?"

"Valla Barın, evde sıkıldım Algın'a haber vericem biraz dolaşalım hem kıyafet falan bakarım."

"Tamamdır, bu kart yanında bulunsun şifresi doğum tarihin zaten."

AŞKA TUTSAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin