AŞKA TUTSAK

9.Bölüm

Sıcaklığı sayesinde, acımın hafiflediğini hissettim. Barın'ın elini itikleyip, göğsüne kafamı koyup sıkıca beline sarıldım.

"İstemiyorum diyen küçük hanıma bakın."

"Çok sıcaksın, ağrım azaldı bunun sayesinde."

"Biliyorum güzelim, uyu hadi."

--------------

Boynuma vuran nefesle uyandım, gıdıklanmıştım. Gözlerimi yavaşça açtığımda, Barın'la hala sarılır vaziyetteydik, karnımın ağrısı da bayağa iyiydi. Yavaşça yataktan kalktığımda, kolumun çekilmesiyle yatağa geri düştüm.

"Barın, şey günaydın."

"Günaydın, nereye gidiyodun?"

"Lavoboya hem üstümü falan değiştiricem."

"Üstünü değiştir çıkıcaz, akşama holdingin davetine katılıcaz."

"Hıı, şey ben katılmasam olmaz mı? Hiç girmedim öyle yerlere."

"Biliyorum güzelim, merak etme yanında ben olucam fazla durmayız hem."

Kafa sallayıp, dolabımın karşısına geçtim.

"Ne giysem ki?"

"Güzelim davet için kıyafetini aldım, ilk holdinge geçicez ondan sonra ben seni kuaföre bırakıcam."

Kafa sallayıp, dolaptan siyah badi, altına siyah karga  pantolonu alıp, lavoboya geçtim.

İşlerimi halledip odaya geçtim, odada Barın'ı göremeyince aşağıya indim, amcamla konuştuğunu görünce sessizce kapının orda bekledim. Barın yanıma gelince dışarı çıkıp, arabaya bindik.

Telefonumu çıkarıp, saate baktığımda Algın'ın mesajlarına cevap verip telefonu kapattım, saat ikiye geliyordu. Bayağa bir uyumuşuz.

Araba durunca kafamı kaldırıp, holdinge baktığımda küçük dilimi yutmuştum gerçekten, tek kelimeyle mükemmeldi. Aktan holding adı bile havalı.

Barın'ın arabadan indiğini görünce, bende hızla arabadan inip, yanına geçtim. Ben holdinge dalmış, düşünürken elime değen soğuk parmaklarla düşüncelerimden sıyrılmıştım, kafamı kaldırıp Barın'a baktığımda etrafına baktığını gördüm. İçeri girip, asansöre bindiğimizde derin bir nefes aldım, çok boğuyordu kapalı alanlar.

Asansörden indiğimizde, herkesin bakışlarının bizde olduğunu görünce, Barın'ın elini sıkıp, daha da yanına yaklaştım. Barın gülerek, elimi bırakıp belime sarıldı, bende kolumu beline sarınca, gülüşünün daha da büyüdüğünü görünce bende tebessüm ettim. Kafamı kaldırıp, baktığımda herkesin şaşkın bakışlarla Barın'ı izlediğini gördüm, neden şaşırdıklarını anlamamıştım, bunu Barın'a soracaktım.

Odaya girdiğimizde kendimi siyah deri koltuğa atmıştım, gerçekten çok yorgundum, hala daha uykum vardı.

"Güzelim, birazdan ben toplantıya giricem, sende burada otur sonra seni kuaföre bırakıcam."

"Tamam, Barın  sana bir şey sorucam?"

Kafa sallayıp yanıma oturdu.

"Barın sen, gülünce çalışanların sana şaşkın şaşkın bakıyordu, neden öyle baktılar ki?"

"Çünkü onların yanında hiç gülmedim."