8.Bölüm

1.2K 120 113
                                    


Barın'a baktığımda manzarayı değil beni izliyordu.

"Barın neden manzaraya bakmıyorsun?" Kulağıma yaklaşıp, sır verircesine.

"Benim manzaram sensin küçüğüm." Burnumdan öpüp, önüne döndü.

Utanarak kafamı başka yöne çevirdim, bir kere de utandırmasa ölürdü zaten. Teleferikten indikten sonra, Barın elimden tutup yemek olan yere götürdü, Algın'la Bartu'nun da arkamızdan geldiğini gördüm. Masalara oturduğumuzda sucuk ekmekle ayran getirdiler, sucuk ekmeğe bayılırdım.

Yemek yedikten sonra, Algın'la bol bol fotoğraf çekildik gerçekten burayı çok sevmiştik. Kış mevsimini çok severdim, her yerin bembeyaz olması hoşuma gidiyordu.

Bartu "Abi artık İstanbul'a dönmeliyiz, şirketi boşlamayalım." Barın kafa sallayıp, elimi tuttu.

Arabaya bindiğimizde, hemen klimayı açtılar gerçekten bu iyi hissettirmişti, hava buz gibiydi gerçekten saate baktığımda, beşe geldiğini gördüm eve sekiz gibi anca giderdik.

Algın "İki gün sonra okul başlayacak, heyecanlı mısın?"

Arnisa Akel "Hemde nasıl, çok merak ediyorum nasıl arkadaşlıklar edinicez."

"Kesinlikle kardeşim, hele ordan koca bulucam mı? Onu ayrı merak ediyorum." Bu dediğine sesli gülerken, dikiz aynasın Bartu'nun çatık kaşlarıyla Algın'ı süzdüğünü gördüm.

Sanırım kıskançlık kokusu alıyorum, bir yerlerden.

"Eminim koca bulacaksın, canım arkadaşım."

"Amiin." Birbirimize bakıp, sesli bir şekilde kahkaha atmaya başladık. Bizde resmen huydu bu, birbimize bakıp gülesimiz geliyor.

Barın "Küçüğüm, isterseniz uyuyun, yol uzun sürer."

Algın "Barın benim uykum yok sem buraya gelsen, ben oraya geçsem olur mu?" Algın'a gözlerimi büyüterek baktım, hırsla kolunu cimcikledim, gülerek bana baktı.

Barın "Bana uyar, Bartu sağa çek kardeşim."

Barın arabayı, durduğunda olan biteni şaşkınlıkla izliyordum. Algın arabadan inince Bartu yanıma geçti. Gözlerim artık yuvalarından çıkıcaktı.
Bartu arkama geçip gözlerini kapattı, Algın'a baktığımda gülerek kemerini takıyodu, şuan arkadaşımı kemerle boğmak istiyordum bu normal mi?
Ama eve geçeyim ben, onu minderle boğacağım.

Hırsla kafamı mindere koydugumda, Barın kafasını boynuma koydu.

Sessiz bir şekilde fısıldadım. "Barın kafanı çek, hemen."

Boynumu öpüp, kafasını daha rahat bir şekile getirdi. Arabanın sarsıntısı hep uykumu getirmiştir, gözlerim yavaş yavaş kapanırken, en son hatırladığım Barın'ın sıkıca belime sarılmasıydı.

Yanağıma konan öpücüklerle uyandım, gözlerimi açtığımda Barın muhteşem gülüşüyle bana bakıyordu.

Arnisa Akel "Geldik mi?"

"Yok küçüğüm, benzin için durduk, az kaldı ama." Dediğinde Bartu arabaya bindi, bende kafa sallayıp önüme döndüm.

Gözlerimi tekrar kapatıp, dinlendirmek istedim, saçlarımdaki ellerle gözlerimi hızla açtım. Barın'a baktığımda, yüzüme garip bir şekilde bakıyordu. Utanıp kafamı çevirdim, resmen gözümün içine girecekti adam.

AŞKA TUTSAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin