MALEFİZ | Yarı Texting

41. ÖZEL BÖLÜM

Multi: Enis ve Elis

"Aşkım, Elisʼi alır mısın ağlıyor!"

"Enisʼin maması hazır mutfak tezgahında git yedir"

"Tamam"

Elisʼi yani kızımı Saneme verip mutfağa ilerledim bebek sandalyesinde oturan Enisʼe döndüm.

Tezgahtan bebek mamasını ve kaşığı alıp Enise yediriyordum.

Enis sakindi, ama Elis...

Yedirdikten sonra ağzını kuru peçete ile sildim ve kucağıma aldım.

Salonʼa ilerlerken Elisʼi Sanem uyumuştu.

Enisʼi Sanemin kucağına bırakıp 'L' koltuğuna yayıldım, televizyonu açamıyordum.

Sanem kızıyordu çünkü, küçücük yaşta çocuklarımızı bağımlı yapacaksın diye.

Telefonumu koltuğun üstünden aldım, ve pubg oynadım.

Büyümüştüm ama hatta iki çocuğum olmuştu bırakamamıştım..

"Bora!"

"Ne var kızım? Oyunda mı oynamayayım?"

"Hayır, diyorum çocuklarımızda merak edip yanına gelecekler"

"Lan uyudular, uyudula- evet uyudular ve bizim birlikte kalmamız için zaman var"

Telefonu bırakıp Sanemʼin yanına giderken, kendimi yanına attım.

"Sırnaşma be"

"Kızım hadi sevgili olduğumuzda diyordun anladım şimdi evliyiz?"

"Evliyiz diye bana sırnaşacağın anlamına mı geliyor?"

"Evet"

"Çok haklısın boraşkım"

Deyip kolumun altına girmişti, ellerini belime sardı. Saçına öpücük kondurdum.

Ve bana hala 'boraşkım' diye sesleniyordu.

Şeymaʼdan

"Gökhan!"

"Efendim hayatım?"

"Canım çaklıtlı pasta istiyor!"

"Oğlumuzun canı pasta mı istiyor?!"

"Evet"

"Koşa koşa!"

Mirayʼdan

"Hocam hasta hayata geri döndü!"

"Tamam, Hira hanım yarayı siz kapatıyorsunuz"

Deyip amilyataneʼden çıktım, yorulmuştum. Yedi saatlik amilyat boru değildi..

"Miray hocam, Eşiniz kızınız ile gelmiş sizi ziyaret etmek adına"

"Teşekkürler, Hira yarayı kapattımı?"

"Evet"

"Tamam, tekrar teşekkürler"

Deyip odama doğru yürüdüm, biricik kızım Melisa ve Özgür gelmişti.

Yorgun olsam bile yorgunluğumu giderecek insanlardı.

Odama girdiğimde elinde çiçek olan Özgür ve alkış yaparak gülen Melisa vardı.

Melisayı kucağıma aldım Melisanın gözlerini kapattım ve Özgürʼü öptüm.

Kızımız beş yaşındaydı, ve kızıma kötü örnek olmak istemiyordum.

Akgünʼden

"Duygucuk, duygucuk!"

"Efendim?"

"Biz bir çocuk mu yapsak?!"

"Ne alaka"

"Evlenmemizin üstünden iki-üç yıl geçti sonuçta."

"Ee?"

"Diyorum sen ana olsan ben baba?"

"Şuan olmaz başım çok ağrıyor"

"Ne"

"Olmadı dimi?"

"I-ıı"

"E ne olacak şimdi"

"Dedim ya bebem"

"İyi tamam"

"Vallaha mı?"

"Vazgeçerim şimdi görürsün!"

Tam ona yönelmiştim ki Telefınum çalmaya başlamıştı.

Ama niye ya?!

Diğer bölüm final normalde 60.bölümde bitirecektim vazgeçtim :d