Kader

864 55 16
                                    

Ne zamandır yazamıyordum arkadaşlar kusura bakmayın . Sınav haftamdi. Bu yüzden uzuuun bir bölüm yazdım :D . Ama umarım yine silinmez :) . Sizi seviyorum arkadaşlar . Yorumlarınızı görünce veya mesajlarınızi çok seviniyorum . Vote ve yorumlarınızı beklerim .Keyifli okumalar. :) Bu arada Lance in söylediği hikayeyi kafadan uydurdum :D Ama bence güzel oldu :D . Multimedia da hikayedeki kraliyet

Lance in Ağzından ;

Aman tanrım , ben ne yapacağım şimdi . Bilmem kaç saattir aynı yerde uzanıyor prensesim. Acaba ne olmuştu . Lanet olsun hala uyanmadı . Eğer uyanmazsa da gider o Adrian î kendim öldürürüm. Çoğu kişi sinirli olduğumda bana bulaşmak istemezler zaten . Hah isabet oldu . Ne diyorum ben (!)

Uyan prensesim . Çünkü sana ihtiyacım var , seni sonsuza kadar beklerim ama seni seven birisini bekletmek bir prensese yakışmaz .

Onu koyduğumuz yatağa doğru yürüdüm . Ve yatağının kenarına oturdum . Isıl ısıl parlayan yüzü şimdi solmuştu . O masmavi gözleri şimdi kapalıydı . Ama hala nasıl bu kadar güzel olabiliyordu ? Anlamıyordum .

Böyle mükemmel birisi neden beni seviyor ki ? Tamam tabikide sevmesini isterim ama kirli geçmişim ile, o kadar masum insanı öldürmüşken hala nasıl mutlu olabiliyorum . Ben ben mutlu olmayı hak edecek , yanimdaki mükemmeli hak edecek ne yaptım bilmiyorum .

Ben hic iyi bir şey yapmadım ki bu zamana kadar , Anna yi sevdiğimden beri ne insanları önce işkence edip kanını içiyorum ne de kanını içtikten sonra öldürüyorum . Şimdi sadece kan torbaları veya hayvanlarin pis kanları . Lezzetsiz. Ben değiştim öyle değil mi .

Psikopat vampir değişti ! Bu nasıl mümkün olabilir . Bir kız beni nasıl değiştirebilir ?! Aklım almıyor . Aşk miydi bunun adı . Bence aşktan daha fazlasıydı bu . Aşk masumlar içindir . Masum aşklar vardır . Katil ile masum kızın aşkı değil .

Hayır , hayır düşünmemeliyim . Düşünürsem işin içinden çıkamam . Sadece Anna ya odaklan . Sadece prensesini uyandırmaya çalış . Gerisinin önemi yok .

Hem belki de hic öğrenmez ,eskiden nasıl olduğumu ? Ben söylemek istediğimi sanmıyorum . Kirli geçmişimin sayfalarını ona anlatmak ? Hayır çünkü bu onu kaybetmekle eş değer . Ben bunu yapamam. Ona anlatamam.

Her neyse . Bitti . Bu konuyu kafandan sil artık Lance .

Saçını okşamaya başladım. İpek gibi sarı uzun saçlarını . Aşık olduğum saçlarını . Ona uzandım . Ve mırıldanmaya başladım .

Prensesim artık uyanma vaktin . Çünkü prensin seni telaşla üzüntüyle bekliyor .

Ama uyanmadı . Hala kaskatıydi. Ne bekliyordun ki ? -_- . İki mırıldandın diye uyanmasını mi . Gerçekten bazen çok saf olabiliyorum .

Ona ben insanken eskiden annemin bana uyumam için anlattığı hikayeyi anlatmaya başladım . Belki ters tepki olur ve uyanırdı ha ?

"Hayallerde yaşamaya devam et Lance belki o zaman mutlu olursun " diyen iç sesimi önemsemedim.Ve anlatmaya başladım . Çünkü umut her zaman vardır .

Bir zamanlar çok güzel bir prenses yaşarmış . Bu prensesin sapsarı upuzun saçları ve herkesi büyüleyebilecek masmavi gözleri varmış . Ve bu prenses çok saf ve çok iyiymiş.

Halkın bir sorunu olduğunda o koşarmış yardım etmeye . Böylece herkes tarafından sevilirmis. Kral da yani , güzeller güzeli prensesin babası da onun bu neşeli halinden çok memnunmuş. 

Kızın 18. yaş gününde , babası hastalanmış. Ve ilk kez ağlamaya başlamış . Halk da onu bu durumda görünce yardım etmeye çalışmış . Ama kız yinede hıçkırarak ağlamaya devam etmiş . Onu gören herkes ağlamaya başlamış . Ama ağlamayan halktan birisi ona çare bulmuş . Yanına gitmiş . Ve ona :

İçimdeki VampirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin