ELEŞTİRİ - KAPAK TASARIM - KAPANDI...

Eleştiri = Büyücü - Betülce

Herkese merhaba...

Yine bir eleştiri ile karşınızdayım. Bu sefer fantastik bir kurguyu eleştiriyorum.

Dikkatimi çeken ilk şey özensizlik. Bazı kelimeler arasında fazla boşluklar var. Bir kaç kelime de harf hataları var. Noktalama işaretleri hataları var. Boşluk atıp virgül atıp tekrar boşluk atmışsın mesela. Bazı ayrı kelimeleri birleşik yazmışsın. Nokta atmışsın boşluk vermeden başlamışsın. Kimi yerlerde buna dikkat etmişsin kimisinde ise dikkat etmemişsin. Kısacası özenmemişsin dediğim gibi.

Herhalde beğenilmezse devam etmem bu yüzden dikkat etmesem de olur demişsin gibi. Daha sonra da belki de beğenilince düzenlemeye gerek duymamışsın. İlk hatan bak bunlar mesela. İlk bölümde daha kendini ele veriyorsun, ele veriyorlar...

Ve sonraki bölümlerde de devam ediyor aynı hatalar.

Altıncı bölümde kraliçeyi betimlemeni ve hepsini birleştirip uzun uzadıya bir paragraf tek cümle oluşturmanı sevdim. Betimlemelerini sevdim ama yine de senin hikayen de içime sinmeyen bir şeyler var. Belki de bölümleri kısa kısa tutmuş olman ya da altıncı bölüm olmuş olmasına rağmen hala bir adım ilerlenmemesi, konunun uzaması, tam olarak bilemiyorum.

Çoğunlukla renkler üzerinden oynamışsın. Mavi siyah mor sürekli olarak belirtip duruyorsun. Ağdalı bir anlatım yapmak istemişsin ama arada bir yerlerde kalmış. Çok güzel ya da çok çirkin diyemem. Ama kafa karıştırıcı bir yanı da yok değil. 

Çok fazla devrik cümlen var. 

Hikayene genel olarak baktığımda üç farklı düzende yazmışsın. Sürekli olarak aynı düzen de yazman önemli aslında. İlk yirmi bölümde aynı hatalar devam ediyor. Sonra farklı bir düzen oluşturmuşsun ama yine hataların mevcut. Bir süre sonra yine farklı bir düzen oluşturmuşsun ki artık konuşmaları ayırmamaya paragrafları ayırmamaya insanlara yorum yapacakları alanlar bırakmamaya başlamışsın. Üç düzende de hatalısın.

Paragraflar ve karakterler arasındaki konuşmalar, insanların yorum yapacakları alanlardır. 

Düzen sıfır.

Noktalama sıfır.

Konu farklı ve güzel ama aynı zamanda sıkıcı.

Ben bunu okur muyum? Evet, okurum ama daha da özenilmesi gerekiyor. Baştan savma yapılan iş hiçbir zaman kazandırmaz. Sende de bir baştan savmalık görüyorum. Belki bana hayır, özeniyorum diyeceksin, belki de ben böyle seviyorum ve istiyorum  diyeceksin, bunlar beni ilgilendirmez. 

Genel olarak konuşacak olursam size yazın ya da yazmayın demeye hakkım yok. 

Yazın ama özenerek, tarzınızı göstererek farkınızı ortaya koyarak yazın. Böyle yazmadıktan sonra yazmanızın bir anlamı yok. Diğerleri gibi olursanız, diğerlerinden farkınız kalmaz.

Bir hikaye de düzen, noktalama işaretleri, paragraflar, konuşma tümleçleri çok önemlidir. 

Giriş-Gelişme-Sonuç, boşuna dememişler.

Senin hikayene dönecek olursam eğer hikayeni okumanı öneriyorum. İçine sinmeyecek çok şey olduğunu fark edeceğine eminim. Başta kendimiz kendimizi eleştirmeli ve içimize sinmeyenleri yazmamalıyız. İçine sinmeden yazıp yayımlamamalısınız. 

Başta kendimiz yazarken acaba ben bu hikayeyi okur muyum okumaz mıyım demeliyiz...