Treize

5.4K 173 127
                                    

"O uyanacak ve senin başın belaya girecek."

"Umrumda değil." Nasıl böyle olabiliyor diye düşündü Louis. Normalde Harry'nin böyle fantezileri olabileceği aklının ucundan bile geçmezdi. Fakat birbirlerini yavaş yavaş tanıyorlardı ve görünen oydu ki bir insanın günlük hayattaki kişiliği ve seksteki kişiliği arasında tonlarca fark olabiliyordu.

Louis Harry üstüne gelmeye devam edince adımlarını geri geri atmaya başladı. Ta ki gidecek yer kalmayana ve yönünü değiştirerek merdivenlere koşana dek.

Yünlü çorapları her koşar adımında kayma tehlikesi geçirmesine neden oluyordu. Arkasından ona doğru gelen Harry'yi farkettiğinde sahte tedirginliği arttı ve önündeki merdivene takılarak düştü. Geri kalkmaktan vazgeçince kıkırdayarak dizleri ve elleri üzerinde merdivenleri çıkmaya devam etti. Ne yazık ki Harry onu bileğinden yakalamayı başarmıştı ve aşağıya doğru sürüklüyordu. Louis'nin istediği de buydu. İçten içe Harry'nin onu yakalamasını ve kaçtığı için cezalandırmasını istiyordu. Bunun için şansını zorlaması,hemen vazgeçmemesi gerekiyordu. Aklındaki düşüncelerle gelen gülümsemesine engel olamadı.

Bileğindeki eller onu serbest bırakınca merdivenleri çıkmaya devam edecek gibi olsa da biraz sonra aynı eller onu koltuk altlarından yakalayarak kaçmak için var olan tüm şanslarını engelledi. Ayakları yerden havalandıktan birkaç adım sonrası Harry onu başta bulunduğu yere getirmiş,yere nazikçe yatırmıştı. Garipti. Tüm bu kahkahalar ve gürültü sırasında Nick hala uyanmamıştı bile.

"Babacım,o gerçekten de ölmüş olabilir." İşaret parmağıyla koltukta hala uyumakta olan adamı gösterdi.

"Ona uyku hapı verdim. Annene de veriyordum. Seks konusunda çok ısrarcı olduğu zamanlar." Harry sanki dünyanın en önemsiz şeyini söyler gibi söyledi. "Ben bilecektim ve sen bilmeyecektin ama şimdi bak her şeyi mahvettin." Louis'nin bu cümleyle birlikte kaşları çatıldı ama karşısında dikilen ve çok güzel görünen babacığı üzerinde tekrar göz gezdirdiğinde tüm siniri geçti.

"Uyku hapı yerine yanlışlıkla fare zehri vermiş olabilir misin?"

"Çok konuşma." Harry emir verici bir tonda söyleyerek Louis'nin yanına eğildi. "Bugün sessiz olacaksın. Sessiz,uslu ve tatlı bir sürtük olacaksın. Benim için." Pijama üstüne uzanan eller onu neredeyse yırtar gibi çıkardığında Louis sadece bir külotla karşısında dikiliyordu. Dokunulmak için kıvranan penisini belli eden bir külotla. Louis ne ara sertleşmeye başladığını bilmiyordu bile. Belki de Harry'nin baştan beri ona bakış şekliyle alakalı bir zayıflığı vardı.

Harry'nin eli sadece birazcık ileride yere düşmüş poşete uzandı. "Gözlerini kapat."

Louis onun dediğine itaat ederek gözlerini yumdu. Ne beklemesi gerektiğini bilmiyordu bile. Ardından boynunun çevresinde bir ağırlık hissetti. "Şimdi aç."

Louis gözlerini korkuyla açtığında Harry'nin gözleri boynundaki şeye açlıkla dikilmişti. Bir tasma? Louis uzanıp hissetmeye çalıştığında Harry'nin elleri onu durdurdu. Sonra o eller Louis'nin çok farklı bir ruh haline bürünmesini sağlayan tasmanın üzerindeki harflerde gezindi. Küçük çocuğun yüzü utançtan kıpkırmızı olmuştu. Ne hissettiğinden emin değildi. Belki de aşağılanmış hissediyordu. Fakat bu tuhaf bir biçimde aynı anda hem rahatsız edici hem de değildi. "Ne yazdığını öğrenmek ister misin?" Harry sorduğunda Louis başını sallamakla yetindi. "Öğrenemezsin. Sürpriz."

"Ama-"

"Şşş." Harry'nin eli külodunun lastiğinde gezindikten sonra onu ölüm gibi gelen bir süre içinde yavaşça pürüzsüz bacaklardan aşağıya doğru sıyırdı. Louis şimdi tamamen savunmasızdı. Sertliği olabileceği en hassas halindeydi. Bacakları o farkında bile olmadan aralanmıştı. Bu sanki Harry'nin karşısında kazandığı bir içgüdü haline gelmişti. "Bu gece benim için uslu olacak mısın meleğim?"

Hard CandyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin