Bölümün Yayınlanma Tarihi: 14/12/2019
Mi Young
Sabahın ilk ışıkları göz kapaklarımın ardından kendini hissettirirken cam tarafından diğer tarafa dönerek, yorganıma sıkı sıkı sarıldım. Yorganım sıcacıktı ve hem yumuşak hem de sertti, bir de üstüne üstlük kalp atışları vardı.
Kalp atışları mı? Gözlerimi hızlıca araladım. Gözlerimin hizasında Taehyung'un dün akşamki tişörtü vardı. Kokusu yavaşça burnumu ele geçirirken başımı geri çekerek yüzüne baktım, güneş ışığı yüzüne doğru vuruyordu, bundan rahatsız olduğunu belirten bir yüz ifadesi belirdiğinde elimi kaldırıp, güneş ışınlarının onun yüzüne vurmasına engel oldum. Yüzündeki ifade yavaşça değiştiğinde gülümseyerek doğruldum ve elimi indirdim, gölgem sayesinde güneş ışınları ona vurmuyordu. Hazır uyurken onu usulca, beynime kazıyacak şekilde izleyebilirdim değil mi? Kusursuz yüzü her zamanki gibiydi, dümdüz bir burnu, küçük çekik gözleri ve pespembe kalın dudakları. Onda en çok dikkatimi çeken şey ne biliyor musunuz? Dudağının üzerindeki o küçük siyah beni, benler insanları huzursuz etse de onlara farklı bir hava katıyordu maalesef ki insanlar bunun farkında olamayacak kadar kör.
Bir dakika ya! Taehyung'un benim yatağımda ne işi var ki? Dün akşam en son film izliyorduk sonrasını da hatırlamıyorum. Çocuk beni buraya getirirken, onu kendimle beraber yatağa mı sürükledim ne yaptım ben?
''Taehyung'' diye mırıldanarak elimi kolunun üzerine koyup, hafif sarstım. Taehyung huzursuzca kıpırdanarak bir anda belimi kavrayıp beni göğsüne yaslayıp: ''Na Mi, birazcık daha uyumama izin ver lütfen'' diye mırıldandı. Kalbime doğru uzaktan gelen oku görecek kadar gözlerim açıktı, ok hızlıca kalbime saplandığında büyük bir acı bedenimi ele geçirmişti. Gözlerim yavaşça dolarken, ellerimi göğsünün üzerine koydum ve onu itip: ''Kalk yatağımdan!'' diye çığırdım benden beklenmeyecek bir hamleyle. Taehyung irkilerek gözlerini araladıktan bir saniye sonra yataktan çıkıp: ''Özür dilerim, ben... dün gece...'' diyerek duraksadı ve hızlıca bana yaklaşıp: ''N-ne oldu? Canını mı yaktım?'' diye mırıldanarak bana dokunacakken kendimi geri çekerek: ''Lütfen bana dokunma'' dedim. Sesim sert ve kırıcı çıkmıştı, belli ki onu benimle yatmaya sürükleyen kişi bendim , onun bana kızması gerekirken ben bana Na Mi, dediği için ona kızıyordum.
''Özür dilerim... ben dün akşam gitmeye çalıştım ama bırakmadın'' dediğinde dudaklarımı birbirine bastırarak içimden kendimi tebrik ettim. Aferin sana Mi Young, cidden aferin! Çocuğun sevgilisi var, uyku mahrumluğun yüzünden onu neden yanında sürüklüyorsun? Aptal şey!
''Asıl ben özür dilerim'' dedim kendimle geçirdiğim iç savaştan çıkarak.
''Ben... bazı gecelere yalnız uyumaktan korkuyorum, sanırım o gecelerden birine denk geldin ve senin sıcaklığını da hissedince bırakmadım sanırım, özür dilerim'' dedim.
''Sorun değil yine olsa yine yaparım'' dediğinde şaşkınca ona baktım. Dediklerinden gayet ciddiydi, bunu yüz ifadesiyle de onaylıyor.
''Yapmamalısın, senin bir sevgilin var. Benim aptallığım yüzünden bana ayak uydurmamalısın. Zaten buralarda çok uzun kalacağımı sanmıyorum, elinde sonunda beni bir daha asla göremeyeceksin.'' dedim. Gerçek aşkı iliklerime kadar hissedecek şekilde bulmuştum lakin aşkım karşılıksızdı ve bu karşılıksızlık yüzünden bu sefer gerçek bir ruh olarak Tanrının karşına çıkacaktım ve Tanrı büyüktür ki, ya deniz kızı gibi baloncuk olup yok olmamı sağlayacaktı ya da beni yine o soğuk, kimsenin kalmak istemediği, ruhumun büyüdüğü yere arafa, geri gönderecekti.
''O da ne demek?'' dediğinde ayağa kalkıp: ''Hiçbir şey, şimdi izin verirsen'' dedim başımla kendimi göstererek.
''Çıkıyorum'' arkasını döndü ve kapıyı açıp çıktığında ayağa kalkıp, kapıyı kapatarak sırtımı kapıya yaslayarak kendimi yere bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araftaki Kalp | Kim Taehyung | ✔️
FanfictionTAMAMLANDI ✔️ Doğduğu günden beri arafta sıkışmış bir genç kız, Ya araftaki ışığı takip ederek ruhunu cennettin sonsuzluğuna teslim edecekti, Ya da ona dokunmadan onu sevecek birini bularak yavaş yavaş insana dönüşecekti... *Wattpad'e İlk. Başlama T...