Bölümün Yayınlanma Tarihi: 06/02/2020
Mi Young
Yanımda mışıl mışıl uyuyan Taehyung'u inceleyerek gülümsedim. Dokunmadan sevmenin mümkün olduğunu bana öğreten adamdı o, gerçek olabileceğine inanmadığım bir şeyin gerçek olduğuna beni inandıran adamdı o.
Dünyanın en güzel insanı, en saf, en temiz kalpli insanıydı o. Korktuğunu dün gördüm, korktuğu için kaçtığını biliyorum fakat o kalbini dinleyerek geri döndü ve beni benden alacak şekilde ilk öpücüğümü bana sunmuştu.Ne güzel bir şeymiş, birisi tarafından sevilmek. Araftayken bunun nasıl bir his olduğunu hiçbir zaman bilmedim, hiçbir zaman öğrenmedim fakat dünyaya geldikten kısa bir süre sonra öğrenmiştim. Çok mu hızlı gelişmişti? Belki! Fakat bu aşk değil mi? Nereden geleceğini, ne zaman geleceğini, ne kadar süreceğini asla bilemezsin en azından dünyada kaldığım süre boyunca öğrendiğim şey buydu.
Dokunmadan sevmek, gözlerinin içine uzun uzun bakmak, sevdiği için uzak kalmak. Bunlar farklı hisler, gerçek aşkın hisleri ve gerçek aşk araftaykende duyduğum gibi zamansızdı.
''Şimdi ne olacak?'' tavana bakarak altı dudağımı ısırdım.
'Bizimle geleceksin ve hayatını geri alacaksın' kulağıma doğru fısıldayan melekle doğrulup: ''Gerçekten mi?'' diye fısıldadım.
'Mi Young, herkes gibi seninde bir ailen var. Ailene kavuşman için seni onun yanında almamız gerek ama korkma, seni unutmayacak. Gerçek bir insan olarak geri döndüğünde, yine karşılaşacaksınız' başımı sallayıp, yataktan çıkarak çalışma masasına oturup, kalemlikten bir kalem alıp, kenardaki kağıtlardan da bir tane kağıt alıp bir şeyler yazmaya başladım.
'Günaydın Taehyung-ah!
Bu mektubu okuduğuna göre yanında değilim demek ama korkma! Geri geleceğim. Seni asla terk etmeyeceğim, kimse
de terk etmemi sağlayamaz zaten merak etme.
Fakat araftaki hayatımı sonlandırmak için geri dönmeliyim, oradaki hayatım sonlandırıldıktan sonra buradaki hayatıma geri döneceğim eminim ki araf hakkında her şeyi unutacağım ama seni unutmayacağım hiçbir kuvvet seni unutmamı sağlayamaz zaten meleklerin ve Tanrı'nın seni unutmama izin vermeyeceğini biliyorum çünkü gerçek bir insan olmamı sağlayan kişi sensin. Sana minnettarım güzel adam, seni seviyorum ve beni bekle tamam mı? Geri döner dönmez seni bulacağım.
Seni seven Mi Young''Hazır mısın?' meleğin fısıltısıyla başımı sallayarak kağıdı kaplayıp üzerine 'Taehyung-ah'a' yazarak masanın üzerine koydum ve bir anda önümde beliren melekle: ''Mektubu okuyabilecek değil mi?'' başını sallayıp: ''Merak etme, burada yaşadığınız her şeyi hatırlayacaksınız hatta arafta kaldığını bile hatırlayacaksın çünkü Tanrı bunun sana karşı verilen bir hediye olduğunu söyledi ve verilen hediyeler kolay kolay unutulmaz değil mi?''
''Evet, teşekkür ederim ve bir an önce gidelim'' dedim. Melek elimi kavrayıp tam beni buradan götürecekken: ''Bir dakika'' elini bırakıp, Taehyung'un yanına gittim ve dudaklarının üzerine küçük bir buse kondurup, kulağına doğru: 'Seni seviyorum Taehyung-ah' diye fısıldayarak hızlıca meleğin yanına geri dönüp, elini kavradım: ''Gidelim''
Taehyung odası yerini arafa bıraktığında kalbimin atışını da kaybetmiştim. Tekrar ruh olmuştum ve yakında tekrar insan olacağım.
'Başardın' melek Tanrı'nın fısıltısını bana söylemişti.
'Başaracağını biliyordum ve bunun karşılığında sana güzel bir hediyem var' diyerek devam etti melek. Sessizce meleğin Tanrı'nın söylediklerini iletmesinin devamını beklemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araftaki Kalp | Kim Taehyung | ✔️
FanfictionTAMAMLANDI ✔️ Doğduğu günden beri arafta sıkışmış bir genç kız, Ya araftaki ışığı takip ederek ruhunu cennettin sonsuzluğuna teslim edecekti, Ya da ona dokunmadan onu sevecek birini bularak yavaş yavaş insana dönüşecekti... *Wattpad'e İlk. Başlama T...