Bir sabah kadir abinin adamlarından birisi sığınağımıza gelip "eşil ev kampında doğru hızla ilerleyen bi zombi sürüsü var" deyince hızla etkili silahlarımız ile dolu birer çanta alıp (içlerinde molotof kokteili, el bombası, silah mühimmatları gibi şeyler vardı)
Hızla kampa doğru yol aldık kampa vardığımızda oradaki gözcü kulelerinden birine çıkıp dürbünle sürüye bakınca yarım kilometre ileride olduklarını ve gerçektende büyük bir hızla bize yaklaştığını gördüm.
Aşağıya inip bu sürünün buraya doğru gelme nedenini sorduğumdaysa bunları buraya çekenin bir maykçı gurubunun olduğunu söylediler.
Kadir abinin birilerine bi komutan gibi emirler verdiğini görünce yanlarına gitim kadir abide,ben yanlarına gelince adamlarına son emrini verip gönderdi benim de geldiğimi farkettiğinde ise önce buraya geldiğimiz için bana teşekkür etti sonrada onları yenmemizi sağlayacak bi fikrimin olup olmadığını sordu, kendisine zombi derisinin ve kanının anormal bir biçimde yanıcı olduğundan bahsedince bunu çok şaşırtıcı buldu ardından ona planımı anlattım "dediğim gibi zombilerin kanı ve derileri aşırı şekilde yanıcı olduğundan eğer molotof gibi yanıcı patlayıcılar yaparsak hepsini birden yok ederiz... Aslına bakarsan bende birçok molotof ve el bombası var eğer bunlardan birkaç tane daha yapıp birbirine bağlarsak oldukça etkili patlayıcılarımız olur" kadir abi fikrimi onaylayıp herkese bir süre boyunca molotof yaptırıp bombalara sabitletti.
Zombiler artık elli metre gibi korkunç bir mesafeye gelmişlerdi seslerini duyuyor bir an önce hepsini öldürmek için dua ediyorduk.
Zombilere ilk saldırımız uzun menzilli snipher ler ile oldu, gözcü kulelerindeki adamların silahlarından çıkan etkili kurşunlar ile birkaçını öldürmeyi başarmışlardı.
Snipher lerin ardından sıra bombacılara gelmişti, kendilerine verdiğimiz bombaları kadir abinin emriyle sırasıyla fırlatıyorlardı ilk olarak molotofları yakıp sonrada pimleri çekilen bombalar gerçektende zombilerin bir çoğunun yok olmasına ve en azındanda yanıp ölmelerini sağlamıştı.
Bombacılar ın ardından kampın barikatlarına fazla yaklaşanları da öldürmek ellerinde pompalı olan adamların göreviydi...
BİR SAAT SONRA:
Aralıksız bir saat savaşıp aynanda da mühimmatı dikkatli harcamak çok zordu ama en sonunda zafer bizim olmuştu, zombileri yenmiş bu savaşı kayıpsız atlatmıştık.
O akşam yeşil ev kampındaki kutlamaya kalıp ertesi gün ise kadir ile oldukça önemli bir görüşme yapıp sığınağımızın yolunu tuttuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOMBİ ŞEHRİ
Science Fictionisimleri emir ve hamza olan iki arkadaş birgün okuldayken başlayan zombi salgını ile şoke olurlar, bi anlık hata yüzünden okuldan kaçan insanların gerisinde kalıp okulda mahsur kalırlar