Astrid son bir haftadır sanki bir rüyada yaşıyormuş gibi hissediyordu. Bundan kastı iyi bir rüya olması değildi tabi. Bir kabus olması daha muhtemeldi. Düğünden önce kimseyle görüşmemesi gerektiği tembihlenmiş ve odasından çıkması yasaklanmıştı. İstediği her şey odasına geliyordu. Unn yemeğini getiriyor, daha önce hiç görmediği başka bir genç kadında günde bir kez uğrayıp düğünde giyeceği kıyafet için ölçüler alıyor ve beyaz sıradan bir kumaşla prova yapıyordu. Unn gelinliğini düğünden önce göremeyeceğini ama renginin kesinlikle beyaz olmadığını söylemişti. Astrid'in son düşündüğü düğünde nasıl bir kıyafet giyeceğiydi o an. Düğün kelimesi aklına geldiğinde tüyleri ürperiyordu. Loki'yi de göremiyordu tabi. Zaten görüşmemesi gereken asıl kişi oydu. Unn, Asgard ritüellerinden ve geleneklerinden bahsederken özellikle bu kısmı uzun uzadıya anlatmıştı.
''Gelin ve damat düğünden en az bir hafta önce görüşmeyi keserler. Bu birbirlerini özlemeleri içindir. Düğün gecelerine biraz daha heyecan katmak için yüzyıllardır böyle bir gelenek var. Günün birinde evlenirsem ben de buna dikkat edeceğim.''
Genç kız bunları anlattıktan sonra yüzünde geniş bir sırıtmayla uzaklara dalmışken Astrid içindeki huzursuzluğa birde mide ağrılarını eklemişti. Düğün gecesi aklına geldikçe midesindeki düğüm biraz daha sıkılaşıyordu sanki.
Üstelik bütün bunlar yetmezmiş gibi Lady Sigyn, Astrid'in odasına oldukça can sıkıcı bir ziyarette bulunmuştu. Amacı, uzaktan bir tebrik ziyareti gibi gözüküyorsa da Astrid, Sigyn'in kendini göstermek için geldiğini anlamıştı. Artık Loki ile evliliklerinin geçerliliği kalmadığı için parmağındaki devasa safir yüzüğü çıkarmıştı ama Lady sıfatının hakkını verircesine dik bir yürüyüşle ve iğneleyici onlarca sözcükle girmişti odaya. Doğrudan söyledikleri bir anlam ifade etmese de üstü örtülü olarak hala kendisinin öneminden bahsediyordu. Her zaman bir adım arkanda olacağım diyordu sanki Astrid'e. Gölgen olacağım...
Sigyn'in nahoş ziyaretinden sonra sinirleri iyice yıpranmıştı Astrid'in. Her şeyin bir an önce olup bitmesini istiyordu. Gece yatağına uzandığında gözünün önünden gitmeyen iki şey vardı. Ne renk olduğunu bile bilmediği bir gelinlikle aptalca dikildiği ve etrafında tanımadığı yüzlerce kişinin bulunduğu bir düğün ve hemen akabinde gece Loki'nin yatağına girivermesi. Bunu düşündüğü her an midesindeki düğüme bir yenisi daha ekleniyor gibi oluyordu.
Düğünden bir önceki gün tahmin ettiğinden bile stresli geçiyordu. Unn ve diğer kızları da sayarsa odasında tam altı kadın sürekli koşuşturuyordu. Unn, Astrid'e düğünden sonra bu odada kalmayacağını Loki ve kendisi için yeni bir daire hazırlandığını söylemişti. Bu sebeple odasındaki tüm kıyafetleri ve eşyaları toparlanmış ve başka bir yere taşınmıştı. Astrid bu konuda da biraz huzursuz hissediyordu. Kendi odasında olup bitmesini tercih ederdi her şeyin. Ama onu kimse dinlemiyordu zaten. Son gecesini odasında geçirecekti ve ertesi gün gelinliğini getirip giydirecekler ve saçlarını yapacaklardı. Unn erkenden yatağa girmesi için ısrar etmişti. Sabah gelip banyo yapmasına yardım edecek ve ardından da diğer kızlar gelecekti. Astrid genç kızı dinleyip yatağına uzandı. Gözlerini kapatıp uyumaya zorladı kendini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lost & Damned / Kayıp ve Lanetli (Loki FanFiction)
FanficYağmurlar kara döndüğünde, Toprak buzdan örtüsünü örttüğünde, Gözlerinden süzülen yaşlar buzdan kristallere döndüğünde, Dokunuşumun şehveti ile titreyecek, Ve artık geri dönüşün olmadığını bileceksin...