Geçmişi Üzerine Devrilince Kalbi Enkazda Kalan Adam

2.5K 170 637
                                    

Oy sınırı: 50

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oy sınırı: 50

Yorum sınırı: 600

3500 kelimelik bölüm yazdım silindi. Oturdum  bu saate kadar tekrar yazdım. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen! Keyifli okumalar. Bölüm tamamen tanrısal bakış açısıyla yazılmıştır.

Önceki Bölümden:

Öğrencisi masum bir suratla uyuyordu. Yanına yaklaşıp yatağın kenarına diz çöktü ve o an siyah bir defter dikkatini çekti. Bu, birlikte aldıkları günlüktü. Kaşları usulca çatıldı. Papatya bu günlüğü öylesine yazmazdı. Onu tanıyordu.Günlüğü okumalı mıydı? Ya da sadece Papatya'yıuyandırmalıydı? Bu ikisi arasında seçim yapmak biraz zor gibiydi. Dayanamadı ve arasında kalem olan defteri kavradı...

Şimdiki Bölümden Devam:

Odalar yıkılırken odalardaydım

Ev diye bir şey kalmadı

Korkudan tavan çözüldü önce 

Avizelerde çalkantılar başladı

Pencereler dağıldı

Boyalar döküldü

Perdeler çekildi

Yalnız ben kaldım

En son ben kaldım

Odalar yıkılırken odalardaydım

Saat 18.12 gibi tozum karıştı rüzgara

(kimseyi aramadım)

***

Adam defteri kavradıktan saniyeler sonra zil çalmaya başlayınca kor tutmuş gibi çekti elini defterden. Elini alnına yasladı ve hızla doğruldu çöktüğü yerden. Ne yapıyordu az önce? Gerçekten günlüğü okuyacak mıydı? Hayır hayır, okumazdı o. Okuyamazdı. Ne geçerse geçsin aklından, yapamazdı.

Zil ısrarla çalmaya devam ediyordu. Hızla çıktı odadan ve hızlı olmasına rağmen sessizce çekti kapıyı. Kim olduğunu kontrol etmeden kapıyı açtığında karşısında Giray'ı buldu. Kaşları istemsizce çatıldı. Giray gergin görünüyordu.

'Papatya buradaymış?'

'Evet burada. Uyuyor içeride.'

'İçeriye gelebilir miyim?'

Kendine yeni gelmiş gibi geri çekildi kapıdan adam.

'Tabi ki, buyur gel. Konuşalım hatta seninle biraz Papatya uyanmadan.'

Hoca Branşın Ne?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin