Sevgi? Belki.

44 3 8
                                    

Köyün merkezine vardığımda Neeko benim üzerime koşarak atlamıştı. Gülerek saçlarını okşadım. Rakan da hızlıca yanıma gelip sırasını beklemeye başlamıştı. Bunu fark ettiğimde kahkaha atmıştım. Neeko geri çekildiğinde Rakan'a gidip sarıldım.

"Demiştim size bakın döndüm."

Daha sonra sözümü tutup Neeko'nun gözlerini ellerimle kapatıp Rakan'ı rahatça öpmüştüm. Ayrıldığımda gülümsedim fakat Rakan hala öpüşmenin etkisindeydi sanırsam. Onu dürtüp yola devam etmemiz gerektiğini söyledim.

"Öncelikle Neeko'yu benim evime bırakalım annem ona iyi bakacaktır. Oradan beraber krallığa gideriz. Krallıkla iş birliği yapıp bir ordu kurdurturuz. O ordu ile de sonsuz karanlığı yok etmek için savaşırız?"

İkisi de beni dinleyip düşündükten sonra kabul etti. Neeko'nun elini tutup ormanın çıkışına doğru gittik. Birkaç saat sonrasında şehre vardığımızda evimi görmüştüm. Acaba annem ne durumdadır? Evin camına baktığımda Tresh camdaydı. Beni gördüğünde hızla kapıya gelip kapıyı açtı.

"Selam Tresh birazcık oldu daha ama yakında bitireceğim bu durumu."

İçeri girmemizi söylediğinde korkan Neeko'nun elini iyice tutarak içeri girdim. Ardından Rakan içeri girdiğinde salona oturduk.

"Annem nerede?"

"Mutfakta yemek yapıyor."

Kalkıp sessizce mutfağa gittim. Masaya baktığımda 4 tabak olduğunu görmüştüm. Boğazım düğümlenmişti. Tabaklardan birinde yine bana hep yaptığı gibi çocuk bardağı koymuştu. Yavaşça anneme döndüm. Işıldayan teni solmuştu. Bedeni zayıflamıştı.

"Günaydın annecik."

O an annemin yanağından birkaç yaş döküldü.

"Bırak artık peşimi.. Sen gerçek değilsin.. Kızıma ve Kocama benzemeyi bırak!"

Annem elini tezgaha vurup ağlamaya başladığında hızla ona gidip sarıldım.

"Anne benim Xayah. Kuşun burada."

Onunla beraber yazdığımız şarkıyı söylemeye başladım

"Gecenin karanlığında
Yalnızlığın ortasında
Ben buradayım anneciğim
Yıldızların altında havada süzülüyorum"

Annem bir anda duraksayıp bana döndü. Gerçek olduğumu anladığında bana sarılıp öpmeye başladı. Bir süre daha ağladıktan sonra ocağı söndürüp beraber salona gittik.

"Anne tanıştırayım. Bu Rakan, bu da Neeko. Neeko sizinle kalacak biz dönene kadar. Lütfen ona bakar mısın?"

Annem Neeko'ya bakıp ilk geldiğim zamanlardaki gülümsemesini takındı. Daha sonra bana döndü.

"Xayah tabii bakarım. Ama benimle gelsene sen biraz."

Başımla onaylayıp annemle beraber gittiğimde annem beni sorgu yağmuruna tutmuştu. Rakan da Rakan ne olmuş be Rakan'a ne soruyorsun bu kadar.

"Onu seviyor musun?"

"Bilmiyorum."

"Xayah seni tanıyorum. Sevdiğin şeyleri gördüğünde ister istemez tırnaklarınla oynuyorsun ve demin ona bakarken tırnaklarınla oynadın."

"Sevgi? Belki."

Annem sırıtarak salona doğru gitti ben de peşinden geldim. Sonra annem Neeko'yu yanına çağırıp yanına oturtmuştu ve ben de mecburen Rakan'ın yanına oturmuştum. Daha sonra annem Rakan'a döndü.

"Kızıma güzel bakarsan iyi edersin yoksa Tresh'i üzerine salarım."

"Hey ben köpek değilim!"

Rakan'a dönüp mahçup bir şekilde bakarken o sırıtıyordu.

"Merak etme anneciğim iyi bakacağım."

O an hatlarımın koptuğunu söyleyebilirim. Rakan'a şaşkınca döndüğümde o ise sırıtarak bana bakıyordu. Ardından Neeko sevinçle bağırdı.

"Rakan Xayah'ı seviyor! Xayah Rakan'ı seviyor! Çabuk öpüşün yoksa Tresh'i üstünüze salarım!"

Neeko'nun dediğiyle annem kahkaha atarken Tresh her zamanki gibi hergele diyip iç çekmişti.

Son umutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin