"Düğün Telaşı"

1.4K 42 22
                                    

"Ceren lütfen hayır deme.Ben sensiz yapamam.Bak yeni bir hayat kurabiliriz.Hatalarımızı telafi edebiliriz.Ceren lütfen."
Ceren gülmeye başlamıştı.
Cenk afalladı.
"Neden gülüyorsun?"
"Cenk ben varım dedim.Yani kabul ettim."
Cenk birkaç saniye boş boş baktıktan sonra birden ayaklandı.
Ceren'i kucağına alıp döndürmeye başladı.
"Cenk! Cenk dur! İndir beni hadi!"
"Ya kızım dur biraz bir sevineyim!"
"Deli!"
Cenk en sonunda Ceren'i yavaşça yere bıraktı.Bu defa kendisine çekip sımsıkı sarıldı.
"Seni çok seviyorum başımın tatlı belası."
"Umarım seviyorsundur Cenk Karaçay.Çünkü bu son şansın."
Seher,Agah ve Şeniz başta olmak üzere herkes onları izliyordu.Damla,Cemre ve Nedim bu duruma seviniyordu.
Civan içten içe seviniyordu ama bunu dışarıya vurmuyordu.Yoksa her ne kadar Cenki sevmese de ablasının ona olan büyük aşkının farkındaydı.
Neriman için değişen bir şey yoktu.Ha Nedim ha Cenk.Onun tek ilgilendiği Karaçay soyadı ve servetiydi.
Ama diğer 3 kişi..
Agah,Seher ve Şeniz asla bu evliliği hatta bu birlikteliği onaylamıyordu.
Agah Nedimden sonra Cenkin Cerenle evlenmesini ahlaksızlık olarak görüyordu.Seher ise benim o şımarık Karaçay oğluna verecek kızım yok diye düşünüyordu.Şeniz..Şeniz Cerenin ona yapabileceklerinden korkuyordu.Korkmakta da haklıydı.Daha Mümtaz'la başa çıkamazken bir de Cerenle uğraşamazdı.
~~
Mümtaz çoktan evine geçmişti.En sadık adamı Erhan'ı çağırmıştı yanına.
"Buyrun Mümtaz bey."
"Gel otur şöyle."
Erhan ikiletmeden yaptı kendisine söyleneni.
"Sizi dinliyorum efendim."
"Anlat bakalım.Sevgili ailem ne durumda?"
"Ceren hanım yeniden hamileymiş.1 haftadır hastanedeydi.Bugün taburcu oluyor.Cenk bey herkesin önünde kendisine evlenme teklifi etmiş."
Mümtaz inanamaz bir yüz ifadesi takındı.
"Vayy.Bak sen benim oğluma.Sonunda kendinde annesine karşı koyacak cesareti bulmuş demek ki.Bu çocuk kesin aşık Erhan.Kesin.Şeniz'den haber ver bana.Sesi soluğu çıkmıyor."
"Şeniz hanımdan pek bir ses yok.Eminim şu an oğlunun evlenmesine engel olmaya çalışıyordur."
"Güzel.Bir şey anladılar mı peki?"
"Hayır efendim.Herkes Şahin ve babasının yaptığını düşünecek."
"Ala.Bu yaptıklarının karşılığını alacaksın.Şimdi beni biraz yalnız bırak.Zaferimin tadını çıkarayım."
~~
Agah,yine adamlarını toplamıştır.
"Lan 1 hafta oldu! 1 hafta! Evime kim girdi! Bu kızı kim vurdu! Nasıl hala öğrenemezsiniz! Ben size evimi ailemi emanet ediyorum be!"
Yine adamlarını azarlarken Hamza gelir.
"Agah bey bulduk efendim.Bu olayın arkasındaki ismi bulduk."
Agah'ın gözleri büyümüştü.Hemen Hamza'nın yanına gitti.
"Söyle! Kimmiş o canına susamış it!"
"Şahin.Damla hanımın arkadaşı.O ve babası planlamış bu işi.Zaten hatırlarsanız şu uyuşturucu mevzusu da onların oyunuydu."
Agah sinirle masasına vurdu.
"O Şahini de onun o it babasını da hemen bulun bana! Hangi deliğe girdiyseler bulup çıkartın!"
"Hiç merak etmeyin efendim."
Adamlar odadan çıktıktan sonra Agah koltuğa oturdu.Artık bu olanlara tahammül edemiyordu.
~~
Ceren yine köşke gelmişti.Onun başta hayali ama zamanla kabusu olan o köşke.Etrafına şöyle bir bakındı.
"Biliyor musunuz? Hiç özlememişim bu köşkü."
Seher de Cemre de cevap vermedi.
Ceren'i müştemilata götüreceklerdi.
Cenk hemen müdahale etti.
"Seher hanım nereye?"
"Nereye olacak? Müştemilata tabiki.Kızım yatsın dinlensin."
"Ceren tabiki dinlenecek.Ama müştemilatta değil.Benim odama götürün."
Seher birden vücudunda bir sinir dalgası hissetti.Cenk'in karşısına geçti.
"Bana bak! Olan olmuş tamam.Engel olamadık.Ama sen bu kızın hiçbir şeyi değilsin.Ne diye ben kızımı senin odana götürecekmişim?"
"Hee doğru söylüyor anam."
Civan da onaylamıştı.
Cenk elbette Cereni bırakmayacaktı.
"Ben Cerenin bebeğinin babasıyım.Ben bu kızın müstakbel kocası olacağım.Gözlerinizin önünde evlenme teklifi ettim o da kabul etti.Bilmem hatırladınız mı? Yani izin verirseniz şimdi odamıza gidelim.Ya da isterseniz ben Cereni de alıp gidecek bir yer bulurum."
Seher çaresiz kalmıştı.Aslında diretecekti ama Cerenin halini görüyordu.
"Yavrum iyi misin?"
"Annecim diyorum ki şu kavganızı bir kenara bıraksanız? Bende bir uzanıp dinlensem?"
Seher öldürücü bakışlarını Cenk'in üzerinde gezdirdikten sonra tekrar konuştu.
"İyi.Kızım senin odanda kalsın.Ama ve lakin bir şartım var."
"Buyrun sizi dinliyorum."
"Ceren iyileşene kadar ben onunla beraber kalacağım.Ve sen Cenk efendi o düğün olana kadar kızımın yanına bile yaklaşmayacaksın."
Cenk böyle bir teklif beklemiyordu tabiki.
"Seher hanım saçmalamayın.Ben Ceren'den ayrı kalamam."
"Kalacaksın.Bunca zaman nasıl kaldıysan şimdi de kalacaksın.Teklif var ısrar yok."
Cenk sorar gözlerle Cenk'e baktı.
Ceren başıyla onayladı.
"Peki madem.Dediğiniz gibi olsun."
Bir kolunda Seher bir kolunda Cemre,Ceren meşhur Cenk odaya gitti.
Odaya girdiği an gözleri yatağa gitti.
Aklına gelmişti.O günler..O geceler..
Birden kalbinde bir sızı hissetti.
Gözleri dolmuştu.
"Kızım iyi misin?"
"İyiyim."
"Hadi gel yat."
Ceren kıpırdamamıştı.
"Kızım hadi.Yeterince yoruldun zaten."
"Hayır yatmak istemiyorum."
Cemre kardeşinde bir sorun olduğunu anlamıştı.
"Ablacım neyin var?"
"Ben bu yatakta yatmak istemiyorum."
"İyi de neden?" dedi Seher.
Ceren birden ağlamaya başladı.
"Ben artık istesem bile yatamam ki bu yatakta.Uyku girmez gözüme.Başkasının kokusu sindi bu odaya.Ben nasıl kalabilirim? Hiçbir şey olmamış gibi."
Cemre,Ceren'in neyi kastettiğini anlamıştı.Utançla başını eğdi.
Seher de durumun farkındaydı.İçi parçalanıyordu.
"Tamam kızım.Tamam yavrum geçti.Ağlama.Hadi gel biz müştemilata gidelim."
~~
Karaçaylar ise Agah'ın çalışma odasına toplanmıştı.
Cenkin bu ani evlilik teklifi herkesi vurguna uğratmıştı.Elbette ne Şenizin ne de Agahın bu evliliğe onayı yoktu.
Cenk odaya geldi.
İçeriye girdikten sonra kapıyı da kilitledi arkasından.
"Ee Karaçaylar.Büyük aile meclisimizi topladığımıza göre.Başlayın artık.Aklınızdan ne geçiyorsa söyleyin.Söyleyin de bitsin."
Agah güldü.
"Cenk.Oğlum.Sakin kalmaya çalışıyorum.Sabrımı zorlama istersen."
"Tabi babacım.Zorlamam.Siz benim sabrımızı zorlamadığınız sürece."
"Bu kızla evlenmen doğru değil.Hem de hiç doğru değil.Bu kız senin kuzeninle evliydi ulan.Ne ara bu kadar iğrençleştin sen."
"Ne düşündüğünüz zerre umrumda değil.Ben Cereni seviyorum ve bu defa onu üzecek bir şey yapmam.Hem onların evliliği gerçek değildi bunu sizde biliyorsunuz."
"Hadi oğlum.Diyelim ki dediğin gibi olsun.Onların evliliği sahteydi.Peki ya Ceren? O kızı hiç düşündün mü? Kızın bir gün bile doğru düzgün yüzüne bakmadın lan! Kız neden inansın lan!"
"Çünkü seven insan inanır!"
Şeniz daha fazla dayanamadı.
"Agah yeter! Bu evlilik asla gerçekleşmeyecek Cenk! Asla!"
Damla gözlerini devirdi.
"Ya inanamıyorum size.Abim aşığım diyor.Abim yani.Düşünsenize.Ne kadar büyük bir haber bu.Hem hepsini geçtim kız hamile ya.Evlenip mutlu olmalarına neden bu kadar karşısınız anlamadım gitti.Kuzi sende bir şeyler desene ya."
Nedim bu konulara pek karışma taraftarı değildi.
"Cenk.Eğer o kızla evlenirsen bil ki artık annen yok! Ya o kız ya da ben!"
Şeniz sinirle çıktı odadan.
Herkes şaşırmıştı.
Cenk ise artık umursamıyordu.
"Annem de coştu iyice.Resmen drama queene bağladı kadın.Neyse abicik sen bakma ona.Babaanne olacak ya şimdi.Yaşlanıyor diye morali bozulmuştur.Zamanla atlatır.Ben daima destekliyorum sizi."
"Sağol Damla."
Agah son sözünü söyledi.
"Annen haklı Cenk.Bu evlilik asla olmayacak!"
"Hayır baba! Bu evlilik olacak! Hem de öyle bir olacak ki! Herkes bu düğünü konuşacak!"
Cenkte odadan çıkmıştı.
Doğruca odasına gitti.Seher hanım umrunda bile değildi.Ceren'i görmek ve ona sarılmak istiyordu.
Ama oda bomboştu.
"Ceren"
Birkaç defa seslendi ama ses veren olmadı.
Koşarak merdivenlerden indi.Nurtenle karşılaştılar.
"Nurten.Ceren nerede?"
"Seher müştemilata götürdü."
"Ne müştemilatı ya! Ben Ceren burada kalacak demedim mi! Deliricem vallahi deliricem! Neyse sağol."
Cenk koşarak müştemilata gitti.
~~
Seher zorla çorba içiriyordu Cerene.
"Kızım hadi iç şunu.Biraz bari.Hatırım için.Hem bak sen iki canlısın olmaz öyle."
"Annem haklı Ceren.Bebeğini düşün.Bak biliyorum canın yemek istemiyor ama olmaz böyle."
Ceren en sonunda bağırdı.
"Aa yeter! Gelmeyin üstüme! Midem bulanıyor.İstemiyorum yemeyeceğim!"
Tam o sırada Cenk geldi.
"Gelebilir miyim?"
"Ne işin var senin bu saatte burada?!"
"Ben Cereni görmeye geldim Seher hanım."
"Bu saatte mi? Git gündüz gözüyle gelirsin."
Cemre annesinin koluna girdi.
"Annecim.Hadi gel biz seninle biraz hava alalım."
Cemre zar zor da olsa Seheri dışarı çıkarmayı başarmıştı.
Cenk gelip Ceren'in yanına oturdu.
Ceren ona bakmıyordu.
"Ceren.Hayırdır.Küs müyüz?"
"Evet küsüz Cenk."
"Yine ne yaptım ya!"
"Bilmem."
Ceren omuz silkti.
Cenk,Ceren'in başını tutup kendine çevirdi.
"Güzelim.Sorun ne?"
"Sorun o oda Cenk."
"Nesi varmış odanın?"
"Ben o odada kalmam."
"Bak eğer annen kızdı diye istemiyorsan ben bir şekilde ikna ederim."
"Sorun o değil.Sorun o oda.O yatak.Ben orda kalamam.Sen benden sonra başkasını da aldın.Hem odaya hem o yatağa."
Cenk birden dondu.
Ceren'e ne yaptığını farketmemişti şimdiye dek.
"Ama Ceren biz evlenicez."
"Biliyorum.Ama ben o odada kalmam Cenk."
"Tamam güzelim.Ben halledicem tamam mı.Sen sakın üzülme."
Cenk Ceren'in karnını okşadı.
"Benim kızımı da üzme."
Ceren güldü.
"Kız mı? Kız olacağını nereden biliyorsun ki?"
"İçime doğdu.Hem annesi gibi dünyalar güzeli bir kızımız olsa fena mı olur."
Cereni öptü birden.
"Yaaa Cenk napıyorsun! Annemler görecek şimdi!"
"Görürseler görsünler.Artık umrumda değil."
"Deli."
Cenk arkasına baka baka çıktı müştemilattan.
-Sabah-
Ceren mışıl mışıl uyuyordu ta ki bir gürültü duyuncaya kadar.
Gözlerini kırpıştırdı.
"Noluyor ya"
Üzerine hırkasını alıp müştemilatın önüne çıktı.Babaannesi,annesi ve ablası ordaydı.
"Abla noluyor burada?"
"Sana da günaydın ablacım.Cenk odayı yeniletiyormuş."
Ceren'in sanki bir anda uykusu açıldı.
"Odayı mı yeniletiyor? Gerçekten mi?"
"Evet."
~~
Şeniz sabah erkenden kalkmıştı.Odasında güzelce hazırlandı.Adeta imzası olan o ateşli kırmızı rujunu sürdü.
Çantasını alıp aşağıya iniyordu ki adamların bir takım mobilyalar taşıdığını gördü.Cenk de başlarında duruyordu.
"Cenk.Hayırdır oğlum.Ne yapıyorsun?"
"Hiç annecim.Malum yakında evleniyorum.Odamı değiştirmek istedim."
Şeniz upuzun bir kahkaha attı.
"Cenk.Sen gerçekten bu evliliğin olacağını mı sanıyorsun? Buna müsade eder miyim?"
"Senden müsade istemiyorum!"
"Ah çok tatlısın.Küçük oğlum benim.Yalnız o kızla evlenmek için cesedimi çiğnemen lazım!"
"Çiğnerim o zaman!"
Cenk yukarıya çıktı.
Şeniz arkasından bakakaldı.Bayağı bir bozulmuştu ama belli etmedi.Gözlüğünü takıp arabasına bindi.Mümtaz'ın yanına gidiyordu.
~~
Mümtaz keyifle kahvesini yudumluyordu.
Erhan geldi.
"Mümtaz bey.Şeniz hanım geldiler efendim."
"Güne güzel başlayacağız desene.Al bakalım içeri."
Şeniz içeriye girdi.
"Mümtaz.Uzun zaman oldu görüşmeyeli."
"Haklısın Şenizcim.Arayı uzatmayalım bir dahaki sefere."
"Tabi.Uzatmayız."
"Bir şeyler alır mısın?"
"Sağol.Böyle iyiyim."
"Bir an başına bir şey geldi sandım.Sen bu kadar sessiz kalmazdın."
"Oğlumun saçmasapan hayalleriyle uğraşmaktan vakit bulamadım.Halledelim artık şu işi."
"Hangi işten bahsediyorsun?"
"Şikayetini geri alacaksın."
"Bunu neden yapayım?"
"Çünkü ben öyle istiyorum."
"İyi hoş.Ama ben sana şartımı söyledim.Ya Agahtan boşanırsın ya da hapse girersin."
"Peki ya sen Mümtaz? Sen hapse girmek ister misin?"
"Ne diyorsun sen be!"
Şeniz çantasından bir ses cihazı çıkarttı.
"Al dinle bakalım."
Mümtaz ses kaydını dinledi.Şeniz vurulma meselesini biliyordu.
"S-sen."
"Ah evet ben.Beni çok hafife aldın Mümtazcım.Kalbimi kırdın."
"Ne istiyorsun!"
"Şikayetini geri alacaksın.Yoksa kardeşin abisinin ne haltlar yediğini öğrenir."
-2 hafta sonra-
Cenk herkesin karşı çıkmasına karşı asla geri adım atmamıştır.Düğün tarihini almıştır.
Ceren'in hamileliği gayet iyi gidiyordur.Tek bir sorun vardır.Aşırı alıngan olmuştur.
Bugün de ablası ve görümcesi ile gelinlik provasına gideceklerdi.
Ceren artık Cenk'in odasında kalıyordu.Tabi Seher'in şartına uymak zorunda oldukları için Cenk misafir odasında yatıyordu.
Ceren dolabından çok sevdiği mavi elbisesini çıkardı.
Üzerini hızlıca değiştirdikten sonra aynada kendisine bakıyordu.
Damla geldi.
"Yengelerin en ponçikellası.Hadi artık.Aynayı çatlatacaksın.Abim zaten ağaç oldu beklemekten.Gidelim de en güzelinden bir gelinlik alalım sana şöyle."
"Tamam."
-Alışveriş-
Ceren birkaç gelinlik denemiştir ama hiçbirini beğenmemiştir.
"Tatlım hadi ama beğensene şu bebeklerden birini.Sonuncusu çok güzeldi onu neden beğenmedin?"
"Çok şişman gösterdi beni.Kilo almışım dimi ben?"
"Tatlişkom hani sen birazcık hamilesin ya.Hani karnında benim minicik yeğenim büyüyor ya.Normal değil mi."
Ceren oradaki koltuğa oturup ağlamaya başladı.
Cemre Damlaya kötü kötü baktı.
"Damla yani sende."
"Ay ne dedim ki ben şimdi."
"Kız zaten duygusal.Söylediğin şeye
bak."
"Ben şimdi hamileyim ya.Kilo alacağım.Her ay biraz daha büyüyecek karnım.Cenk beni beğenmeyecek değil mi?"
Cenk Damlanın arkasındaydı.
Damla abisini görmüştü.Cenk ona eliyle sus işareti yaptı.
Cenk Ceren'in yanına geçti.
"Ceren."
"Sen mi geldin!"
Ceren Cenk'in boynuna sarıldı.
"Kim ağlatmış benim birtanemi?"
"Kimse.Ben öyle kendi kendime ağladım.Hani sen beni beğenmiyorsun ya."
"Ben seni beğenmiyorum kızım ben sana hastayım."
"Gerçekten mi?"
Eliyle gözyaşlarını sildi Ceren.
"Evet gerçekten."
~~
Düğün günü gelip çatmıştı.Ceren mutluluktan adeta uçuyordu.
Cenk ilk defa bu kadar heyecanlı hissediyordu kendisini.
Şeniz bu durumdan hala hoşnut değildi.Ama oğluna engel olamamıştı.
Ceren gelinliğini giymişti.
Cenk de damatlığını.
Seher ağlıyordu.
"Çok güzel oldun kızım."
Seher başta itiraz da etse sonradan kendini duruma alıştırmaya çalışıyordu.İki kızı da çok hata yapmıştı.Yanlış evliliklerden geçmişlerdi.Ama Ceren'in Cenke nasıl aşkla baktığını görebiliyordu.
Cenk odanın kapısını tıklattı.
"Gelebilir miyim?"
"Gel."
Cenk içeri girdi.
Ceren adeta bir kuğu gibiydi.Gözlerini ondan alamıyordu.
Büyülenmişti sanki.
"Ç-çok güzel olmuşsun."
"Sen de çok karizmatiksin ha.Sakın yanımdan ayrılma.Bu gelinlikli halimle saç baş kavga etmek zorunda bırakma beni."
Herkes güldü.
Cenk ,Seher'e döndü.
"Eşimi alabilir miyim?"
"Al bakalım.Kızım artık sana emanet.Ama aklında bulunsun.Eğer bu kızın gözünden tek bir damla yaş aktığını görürsem seni doğduğuna bin pişman ederim."
"Merak etmeyin."
Cenk ve Ceren kolkola yürüdüler.Agah ve Şeniz konukları karşılıyordu.Gelin ile damat görününce bir alkış koptu.
Başlarından aşağı gül dökülürken masalarına geçtiler.Nikah memuru da gelmek üzereydi.
Ceren'in nikah şahidi Damla,Cenk'in ise Civan olacaktı.
Herkes nikah memurunu beklerken polisler geldi.
"Şeniz Karaçay! Nedim Karaçay'a yıllarca yanlış tedavi uygulamak ve uygulatmaktan tutuklusunuz!"
-Bölüm sonu-

Aşka Tutsak(CENCER)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin